Hepsini biliyorum translate English
388 parallel translation
Evet, hepsini biliyorum.
Yeah, I know all about it.
Bak, ben hepsini biliyorum.
Now, I know all about these things.
Evet, hepsini biliyorum, teşekkürler.
Yes, I know all about that, thank you.
Ben hepsini biliyorum.
I know'em all.
Hepsini biliyorum Nick.
I've heard all those, Nick. - No, no.
Dokuz çeşit koyun pişirme yolu var ve ben hepsini biliyorum.
There are nine different ways to cook mutton and I know them all.
hepsini biliyorum.
I tell you there's somethin'goin on over there. Oh, I know all that.
Hepsini biliyorum.
I know all about it.
Hepsini biliyorum bunların!
I know all that!
Hepsini biliyorum.
I know all about that.
Bütün hepsini biliyorum ve hiçbirine inanmıyorum.
I know the whole argument, and I don't believe a word of it.
- Hepsini biliyorum.
- I know them all.
- Söyleme. Hepsini biliyorum.
- l know all about it.
Hepsini biliyorum.
I know. I know everything.
- Nefsi müdafaaydı o! - Biliyorum. Hepsini biliyorum.
AND I DOU BT I F THIS WILL BE ANY CONSOLATION TO YOU, BUT- -
Hakkınızdaki bilgilerin hepsini biliyorum.
I know all sorts of things about you.
Jet uçaklarını biliyorum, F-106s, F-105s, B-58s. Hepsini biliyorum.
I know about jet aircraft - f-106s, f-105s, b-58s.
Hepsini biliyorum.
They all are so.
Hepsini biliyorum.
That's all I know.
Bunların hepsini biliyorum.
All you're saying I already know it.
- Her şeyi hesapladın.Hepsini biliyorum.
- Down to the penny. I know all that.
Hepsini biliyorum.
I know all of it.
Evet bunların hepsini biliyorum.
Yes, yes, I know all that.
Bunların hepsini biliyorum.
I know all that.
Hepsini biliyorum.
I know all that.
Dinle Danny... Hepsini biliyorum.
Listen, Danny I know about all of that stuff.
Ve, bazen, hepsini biliyorum onun için korkutucu şeyler yapmıyorum.
And, sometimes- - knowing all this, it just really only makes me that much more fearful for him.
- Hepsini biliyorum.
- I know about it.
Aniden bir kıvılcım, bir kurtuluş, bir kapı açılıyor hepsi yerli yerine oturuyor, neden, nasıl, hepsini biliyorum.
Suddenly, a spark, deliverance, a door opens, it all falls into place, I know all the why's and how's.
Aniden bir kıvılcım, bir kurtuluş, bir kapı açılıyor hepsi yerli yerine oturuyor, neden, nasıl, hepsini biliyorum.
A spark, deliverance, a door opens, it all falls into place, I know all the why's and how's.
- Evet, hepsini biliyorum.
- Yeah, I know all about that.
- Biliyorum, hepsini biliyorum.
Off - - I know. I know all about it.
Evet, Evet. Hepsini biliyorum.
Yes, yes. I know all of that.
Onların hepsini birlikte kazandınız, biliyorum.
And you won them all together, I know.
Gideceğin yerlerin hepsini iyi ki biliyorum.
It's a good thing I know all your homes away from home.
Hepsini ezbere biliyorum.
I know them all.
Sana hepsini vereceğim çünkü kullanacağını biliyorum.
I'll give you every blessed thing I can because I know you'll use it. Congratulations.
Hepsini ve daha fazlasını biliyorum ama aşk... aşk herşeydir bunu da biliyorum.
I know all that and more, but love... is everything, as I myself know.
Zor olduğunu biliyorum, bütün bunların hepsini Scott'a karşı tek başıma kullanamazdım.
I could never bring myself to use any of this against Scott.
- Hepsini tersten bile biliyorum! - Öyleyse düzden de öğren.
Know them frontwards too.
İki yıldır, hepsini çaldığını da biliyorum.
For two years, I've known that you steal it all.
Şimdi biliyorum. Sadece karımı değil, hepsini ben öldürdüm.
I know now it wasn't just my wife, it was all of them.
Hepsini de biliyorum ama bunlar beni mutlu etmeye yetmedi.
I have known them all, and they have not made me happy.
Bunlar hata evet evet çünkü hata gibi gösteriliyorlar. Ama ne olduklarını biliyorum... ve hepsini üstleniyorum. Ama onları sadece onları üstüme alıyorum.
These errors, since they are deemed to be such, I admit to them... ln fact I proclaim them I admit to them, but only them
Biliyorum, gözlerin, ağzın, güzel memelerin,... harika saçların ve bunların hepsini burada istemiyorum.
I know you have eyes, mouth, nice boobs,... Beautiful hair And all that is what I don't want here.
Biliyorum. Bunu bilmeni istedim ve bu bir günahsa, hepsini üzerime alıyorum.
I know, I wanted you to know this, and if it's a sin, I'll take the blame for it.
Dini hareketlerin hepsini bilmiyor olabilirim ama bana gösterdiğinin ne anlama geldiğini biliyorum.
Hey, I might not know all the religious gestures, but I recognized the one she gave to me.
Hepsini biliyorum. Ne yapmamı beklediğinizi biliyorum.
I know all that.
Bunu biliyorum. Bu yüzden hepsini bir yerde toplayacağız.
That's why we're gonna get'em all in one place.
Hepsini ezbere biliyorum.
I know them all by heart.
Hepsini hak ettiğimi biliyorum.
I know I deserve all I get.
biliyorum 15888
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum anne 31
biliyorum tatlım 44
biliyorum canım 32
biliyorum ama 99
biliyorum hayatım 20
biliyorum baba 24
biliyorum biliyorum 28
biliyorum efendim 52
biliyorum ki 71
biliyorum anne 31
biliyorum bunu 16
biliyorum işte 83
hepsi 500
hepsi burada 182
hepsi bu 3203
hepsini 400
hepsi yalan 92
hepsi bu kadar 752
hepsi benim 57
hepsi bu mu 684
biliyorum işte 83
hepsi 500
hepsi burada 182
hepsi bu 3203
hepsini 400
hepsi yalan 92
hepsi bu kadar 752
hepsi benim 57
hepsi bu mu 684
hepsi senin olsun 16
hepsi senin 86
hepsini istiyorum 28
hepsi mi 80
hepsi o 61
hepsine 52
hepsi bitti 104
hepsi doğru 60
hepsi o kadar 88
hepsi geçti 70
hepsi senin 86
hepsini istiyorum 28
hepsi mi 80
hepsi o 61
hepsine 52
hepsi bitti 104
hepsi doğru 60
hepsi o kadar 88
hepsi geçti 70