Sen söyledin translate English
3,858 parallel translation
Şimdi sen söyledin.
Uh, you just did.
Onlara üzüldüğümü sen söyledin, değil mi?
You told'em I was upset, didn't you?
Gitmek istemediğini sen söyledin.
You yourself said you didn't want to go back.
Sen söyledin.
You brought it up.
Bagram Hava Üssü'nde olacağını sen söyledin.
You said he'd be at the Bagram Air Base.
Sen söyledin, ben değil.
Your word, not mine.
Alkışlamamızı sen söyledin ya.
You just told us to applaud.
- Sen söyledin senin sağ kolun olduğumu!
- You said I'm your right hand!
Bunun bir randevu olduğunu ben söylemedim, sen söyledin.
I never said this was a date, you did. - Ouch. - Albatross.
Gidiyorum. Ama sen söyledin diye değil.
I am, but not because you said so.
Açık açık sen söyledin aslında.
who said I hated Scott? You said you hated Scott quite articulately, actually.
Sen söyledin.
You said.
Sen söyledin, ben yaptım.
You name it, I've said it.
Çünkü Moriarty'e sen söyledin.
Because you told Moriarty.
- "Güzel parça" olduğunu sen söyledin.
- You said, "She's the perfect catch."
Sen söyledin ya işini bilirdi.
You said yourself, resourceful.
Onun siyah ve beyaz gördüğünü sen söyledin.
Okay, you said she's black and white.
Bana Seo'yu getirmemi sen söyledin.
You told me to bring in Seo.
Sen kendin söyledin.
You said it yourself.
- Bütün bunları sen yaptın. Yalan söyledin.
Well, you've done all this.
Hayır, sen muhteşem söyledin.
No, you sounded fantastic.
Sen ona söyledin mi yoksa söylemedin mi?
Didn't yöu tell him not to?
Sen şimdi ne söyledin?
What did you just say now?
- Sen ona bir şey söyledin mi peki?
Well, did you say anything to him?
O ve annesinin prensleri öldürenleri lanetlediklerini, sen kendin söyledin.
You said yourself she and her mother laid a curse on whoever killed the princes.
... sonra sen beni yakaladın ve hiç bir bahanemi dinlemeyceğini söyledin ve işte bahanem bu.
... and that's when you tackled me and said you wouldn't listen to any excuses and I said listen to my excuse, which this is.
- Sheldon, ne söyledin sen kıza?
Sheldon, what did you say?
Sadece sen öyle söyledin.
You just told me to.
Hâlâ merak ediyorum Winona'yı kendi mi buldu, yoksa sen mi söyledin?
What I'm still wondering... Did he find Winona himself, or did you give her up?
Gary ile çalıştığımı babana mı söyledin sen?
Did you tell your father that I was working on Gary?
Harry ve Sylvia'nın yürütemeyeceklerini söyledin ve açıkçası sen Harry'sin ben de Sylvia.
Well, you said it wasn't gonna work out with Harry and Sylvia, and clearly you're Harry and I'm Sylvia.
Ama sen böyle istediğini söyledin
But you said you like it when girls look you in the eye.
Fahişeler de oldu yalan söylemeyi de bilmyorlardı, sen hemen söyledin.
And I've had whores, and they don't know how to lie, you can tell immediately.
Öyle biri olmadığını mı söyledin sen?
Did you say she's not like that?
Freya biliyordu ve sen ona yalan söyledin.
Freya knew and you lied to her.
Sen Damon'a Stefan hakkında rüyalar gördüğünü söyledin mi?
Did you tell Damon that you're having dreams about Stefan?
Polislere kayıp olduğumu sen mi söyledin?
You told the cops I was missing?
Bence sabrın taştı- - bence sen ona sahte bir görüşme için terkedilmiş o binaya gitmesini söyledin ve onu boğdun... bununla.
I think you ran out of patience- - I think you told her to go to this abandoned building to interview this fake guest, and... you strangled her... with this.
Sen de söyledin.
You said it yourself.
Şimdi, sen bana onları halledebileceğini söyledin.
Now, you told me that you could handle them.
- Brick'e balıktan dönerken manzaralı yoldan gitmesini sen mi söyledin?
- Did you tell Brick to take the scenic route back from fishing?
Hem zaten sen nişanlı olduğunu evleneceğini söyledin.
♪ It's raining violets... And, anyway, you've told me you're engaged to be married.
Ama aksine sen bana hala bir şeyler hissettiğini söyledin.
But instead, you told me that you did.
Hayır, sen sildin, bize sildiğini söyledin.
No, you deleted it, you told us that you deleted it.
Onu ben davet ettim, çünkü sen bana annemi anmamı söyledin.
I invited him, Because you told me to celebrate my mom.
Sen sadece yardım ettiğini söyledin.
You only said you did.
Teddy, bütün Metro sözleşmelerimizi iptal etmiş sen ona, Peggy Kenter'ı tehlikeye attığımı söyledin diye.
Teddy's canceled all our Metro contracts, because you told him I had Peggy Kenter on the line.
Durum şu ki, Huck, sen hep benim seni kurtardığımı söyledin.
The thing is, Huck, you always say that I saved you.
- Sen ona ne söyledin?
What did you tell him?
Jo Kwon Woong'un adamları senin ve bizim peşimizdeyken sen kim olduğunu bir yabancıya mı söyledin?
There are already Jo Kwon Woong's men chasing after us and you're revealing your identity to a stranger.
Junior'ın bana yaptıklarını kimseye söylemeyeceğim dedim sen de onu benden uzak tutacağını söyledin.
I told you that I wouldn't tell anyone about what Junior did to me, and you said that you would keep him away.
söyledin 99
söyledin mi 33
sen söyle 442
sen sus 80
sen siktir 19
sen sor 22
sen sakin ol 18
sen sordun 20
sen sadece 66
sen seç 72
söyledin mi 33
sen söyle 442
sen sus 80
sen siktir 19
sen sor 22
sen sakin ol 18
sen sordun 20
sen sadece 66
sen seç 72