Çok hoş değil mi translate English
499 parallel translation
Çok hoş değil mi?
Isn't that pretty?
Dr. Ziegfeld, çok hoş değil mi?
Dr. Ziegfeld, isn't it lovely?
- Güzelmiş değil mi Billy. - Çok hoş değil mi?
Isn't that pretty, Billy.
Julie, Genç teğmenin bize eskortluk yapması çok hoş değil mi.
Julie, it's awful nice of that young lieutenant to escort us.
Çok hoş değil mi?
Isn't it very pretty?
Çok hoş değil mi?
Isn't it lovely?
- Çok hoş değil mi?
- Isn't that decent?
Çok hoş değil mi?
Very pretty?
- Gerçekten çok hoş değil mi? Bana yardım edin, doktor.
He's really elegant, isn't he?
Çok hoş değil mi?
Isn't that lovely?
Çok hoş değil mi?
Isn't that cute?
Çok hoş, öyle değil mi? Kapa çeneni!
That's kind, isn't it?
Burası eski sevkıyat odasından çok daha hoş olmuş, değil mi?
This is a lot nicer than the old shipping room, isn't it?
Çok hoş, değil mi?
Pretty, isn't it?
Çok hoş, değil mi?
Aren't they nice?
Evet, çok hoş, değil mi?
Yes, isn't she lovely?
Çok hoş, öyle değil mi?
She's lovely, isn't she?
Müzik çok hoş, değil mi?
Music is lovely, isn't it?
Çok hoş bir yer, değil mi?
Very nice here, isn't it?
Gerçekten çok hoş çakıl taşları değil mi?
They're really very fine stones, aren't they?
Çok hoş görünümlü, değil mi?
Kinda cute-lookin', ain't she?
Çok hoş değil mi?
Pretty good, huh?
Çok hoş bir ifade, değil mi?
That's a very nice expression, isn't it?
Deneme süresi çok hoş, değil mi?
Isn't that beautiful, probation?
Çok hoş, öyle değil mi?
By jove. Jolly well is, isn't it?
Çok hoş, değil mi, böylesine mükemmel bir uzlaşmaya şahit olmak?
It's pleasant. is it not... to see so perfect a reconciliation.
Çok hoş, değil mi?
Cozy little job, what?
Çok hoş bir kadın, değil mi?
She's quite a woman, isn't she?
Çok hoş, değil mi?
Nice isn't it?
- Çok hoş, değil mi?
- Lovely, isn't it?
Çok hoş, değil mi?
She's nice, isn't she?
Çok hoş bir kız, öyle değil mi?
She's a very nice girl, isn't she?
Çok hoş görünüyor, değil mi?
She looks lovely, doesn't she?
Indiscret çok hoş bir parfüm, değil mi?
Isn't Indiscret a lovely perfume?
Çok hoş, değil mi?
It ´ s pretty, isn ´ t it?
Bu çok hoş, değil mi Deanie?
Ain't he pretty, Deanie, huh?
- Çok hoş, değil mi?
- Quite nice, in't it?
Çok hoş, değil mi?
Isn't that nice?
Çok hoş, değil mi?
Aren't they lovely?
- Çok hoş, değil mi?
- It's pretty, isn't it?
Léonard, siz ne yapmaya çalışıyorsunuz? Odanız çok hoş, değil mi?
What's all this?
Çok hoş bir kız, öyle değil mi?
She's quite a pretty girl, don't you think?
Çok hoş, değil mi?
Lovely, isn't it?
- Çok hoş biri, değil mi?
- He's nice, isn't he?
- Çok hoş biri değil mi?
- She's quite good-looking, isn't she?
Çok hoş, değil mi?
Very nice, eh?
Çok hoş adam, değil mi?
He's a very nice man, isn't he?
Çok hoş, değil mi?
Rather sweet, isn't it?
Çok hoş bir kız, değil mi?
She's a very pretty girl, isn't she?
- Çok hoş bir davranış değil mi?
Wasn't that nice of him?
Ve onu, bu bey yapmış. Çok hoş, değil mi?
Nice, isn't it?
çok hoşsun 64
çok hoşuma gitti 64
çok hoş 795
çok hoş görünüyorsun 55
çok hoşuma gidiyor 19
çok hoşuna gidecek 20
çok hoşsunuz 21
çok hoşuma gider 34
çok hoş bir kız 25
çok hoş olur 23
çok hoşuma gitti 64
çok hoş 795
çok hoş görünüyorsun 55
çok hoşuma gidiyor 19
çok hoşuna gidecek 20
çok hoşsunuz 21
çok hoşuma gider 34
çok hoş bir kız 25
çok hoş olur 23
çok hoşlar 25
çok hoş biri 33
çok hoştu 69
hoş değil mi 45
değil mi 44479
degil mi 350
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
çok hoş biri 33
çok hoştu 69
hoş değil mi 45
değil mi 44479
degil mi 350
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil misin 154
değil miyim 77
değil mi efendim 66
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değil misiniz 34
değil mi evlat 40
değil mi hayatım 33
değil mi jack 21
değil miyiz 24
değil mi oğlum 33
değil mi efendim 66
değil mi çocuklar 56
değil mi ya 25
değil misiniz 34
değil mi evlat 40
değil mi hayatım 33
değil mi jack 21
değil miyiz 24
değil mi oğlum 33