English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ Ş ] / Şimdi de sen

Şimdi de sen translate English

2,467 parallel translation
Önce Boyd, şimdi de sen.
First Boyd, and now you.
Ben senden aldım, şimdi de sen ben aldın.
I took from you, now you take from me?
Harvey öldü, Glickman kayıp ve şimdi de sen beklememi söylüyorsun.
Now Harvey's dead, Glickman's disappeared and you are telling me to wait some more.
Şimdi de sen buradasın.
And now here you are.
Şimdi de sen beni dinleyeceksin.
Now you listen to me.
Şimdi de sen o koltuğa oturup oturmamaya karar vermeye çalışıyorsun.
And so now you're... trying to decide whether or not to sit in that chair.
Neden John, ve şimdi de sen sıçtığımın Taç Giyme Töreni'nden önce ölen birinin ismini veriyorsunuz?
Why has John, and now you, given me the name of someone who died before the cocking Coronation?
İlk önce Fargo beni küçük düşürüyor şimdi de sen rahat rahat götürmeme izin vermiyorsun?
First Fargo humiliates me, and now you won't even let me masticate in peace?
Şimdi de sen bizim elimizdesin.
And now we own you.
Şimdi, sen okuldaki en büyük pısırıklardan birisin, yani senden de pısırık birini bulup onu benzetmelisin.
Ooh. Now, you're one of the biggest wimps in school, so you have to find somebody even wimpier and just kick... their... ass.
Şimdi, sen de kimsin?
Now, then, who are you?
Tabii ki de geçici bir süreliğine, çünkü şimdi sen bana şifreni vereceksin.
You're damn right it's only temporary'cause you're going to give me your passcode right now.
Sen de yetimdin ama şimdi gelmiş geçmiş en iyi yazarsın.
You were an orphan, and now you're the best writer ever.
Evet, biliyorsun işte, önce sen gittin ve şimdi de annem. Sanki...
Yeah, you know, it's, like, first you're gone, and... now her.
Şimdi sen de bana güven.
Now, you trust me...
Şimdi sen de onu yanında mı tutuyorsun?
Now you want him hanging around?
Şimdi sen de sana söyleneni yapacaksın. Tüm çantaları toplayana dek orada oturacak çeneni kapayacak ve arabadan ayrılmayacaksın.
And now you're gonna do what you're told, which is to sit here shut up, and stay in the car till we finish our pickups.
Yapma şimdi, sen de başka kadınlara bakıyorsun.
Wow. Oh, come on. You at least look at other women.
Bir de sen kafayı yeme şimdi.
Don't go nuts on me right now.
Nur Taraki'nin kardeşini sen öldürdün. Şimdi ben de seni öldüreceğim.
You kill Nur Taraki's brother, now I kill you.
Şimdi senin eve gitmeni sağlayabilirim, ama sen de bana gerçekleri anlatacaksın.
Now, I can help you get home, but you're gonna have to tell me the truth.
Şimdi sen de bana içeri geçip arkadaşlarına güzel örnek olacağına söz verir misin?
Now, will you give me yours? That you'll go in there and you'll be a good example to the other kids?
Sen de şimdi onun için kurabiye yapıyorsun.
So sweet of you to make these cookies for him.
Şimdi de, üzgünüm ama sen hastasın.
Now, I'm sorry, but you are sick.
- Sen de mi onun tarafındasın şimdi.
- So now you're on her side. - No, no, no, no.
"Uyanır ateş böceği, uyan sen de benimle şimdi."
The firefly wakens Waken now with me
Şimdi sen de burada sıkışıp kaldın.
I wasn't gonna leave you snipes to have all the fun without me.
- Sen de pes etmelisin artık. - Yapma şimdi.
You might as well give it up.
Şimdi de birkaç poz sen ve baban birlikteyken istiyorum. Sonra da üçünüz birlikteyken.
Now I just need a few photos of you and your dad and then one of you three together, and we'll be all set.
Yani sen şimdi bana bir herifle görüştüğünü ama ne adını ne de nerede yaşadığını bilmediğini söylüyorsun, öyle mi?
You trying to tell me that you're seeing a bloke and don't even know his name and where he's from?
Şimdi sen de bize aitsin.
And now you... you belong to us, too.
Şimdi sen söyleyince... Diğer yapılar için yapmadıkları halde hem de.
Now that you mention it... they didn't do it for the other buildings.
Bir dahaki sefer Chicago'ya geldiğimde sen de benim konserime gelirsin sonra da bir otel odası tutarız diyecektim. Ama şimdi yalnızca çılgın seks yapacağız.
I was going to say, next time I'm in Chicago, you should come to my concert and we'll get a hotel room after, but for now, we should just have crazy sex.
Şimdi imzanı alsam iyi olacak, böylece sen havaya uçtuğunda eBay'de satabilirim. Vay canına.
Yeah.
Şimdi de Aidan'da sıra, kendini küçümseyen bir laf edecek ve sen de güleceksin.
Now Aidan will tell you his, and you'll laugh and he'll say something self-deprecating.
Babam, Chris konusunda sana sert davrandı ve sen de şimdi Natalie ile olan randevumu mahfetmeye çalışıyorsun.
Dad gave you a hard time about Chris, and now you're trying to ruin my date with Natalie.
Şimdi sen kendi insanlarına, .. ben de kendiminkilere göz kulak olacağım.
Now you look for your people, and I'll look for mine.
Ve şimdi sen de sonsuzluğu burada, zamanın sonuna kadar yaşayacaksın.
And now, you get to spend eternity here until the end of time.
Şimdi sen de beni dinle.
Now you listen to me.
- Sen de futbol oynamak için basketbolu bırakmamış olsan şimdi böyle olmazdın.
You know, if you'd stayed with basketball and gave up football, you wouldn't be on the DL.
Quinn'le sen de öyleydiniz ama şimdi birlikte yaşıyorsunuz.
Oh yeah, just like you and Quinn used to hate each other? I know you've been living together for- -
Benim Umut'a yaptıklarımı sen de şimdi uygulayabilirsin.
This is your chance to do what I did with Hope.
Şimdi herkes otçu olmuş, eskiden sen de o kadar kurnaz değildin Bill, di'mi?
Everyone's a grass nowadays, Bill, and you werert exactly subtle, were yer?
Sen yap şimdi de.
You do it.
Biliyorum ve şimdi sen de onun gibi konuşuyorsun.
I know it. And now you sound just like him.
Bunu şimdi yapsan iyi olur çünkü sana âşığım, Calliope. Sen de bana âşıksın. Senden tek istediğim bir şans daha.
And it may as well be now because I'm in love with you, Calliope, and you are in love with me and all I'm asking for is one more chance.
Sen şimdi çayını iç. Ben de eşyalarını getireyim.
Now drink your tea, and I bring your piles.
Sana yüzümü gösterdim, şimdi sen de bana göster.
I'm showing my face. Now you show me yours.
- Şimdi sen de...
Now you're gonna...
Sen şimdi bacaklarını ayıracaksın. Biz de başladığımız işi bitireceğiz.
And you can open your legs, let's finish what we started.
Nathan, şimdi bu maskeyi takacağım ve sen de...
All right, I'm gonna take this mask, Nathan, and I'm gonna lower it...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]