Acelem yok translate Spanish
339 parallel translation
Önemli değil. Acelem yok.
Bien, no importa, no tengo prisa.
Acelem yok. Roy hakkında konuşmamı istemiyor musunuz yoksa?
¿ Preferirías que no te hablara de Roy?
Acelem yok.
No es prisa.
Acelem yok.
No corre prisa.
Benim acelem yok.
Yo no tengo prisa.
Acelem yok. Bugün ofisteki rahat günlerimden biri.
Tengo un día tranquilo en la oficina.
Bundan sonra dostlarım benim acelem yok.
Y a mi edad ya deben tomarse las cosas con más calma.
Acelem yok.
No hay prisa.
Acelem yok.
- No hay prisa. Ninguna.
Aslında şu an hiç acelem yok.
¡ Oh! Ya no la tengo.
- Acelem yok evlat ama sakın kurşunu atma çünkü onu bir hatıra olarak saklamak istiyorum.
No hay prisa, hijo. Pero no lo tire. Me gusta guardar lo que me sacan del cuerpo.
Benim acelem yok. Sizin varmı?
Yo no tengo prjsa, Ud.?
Kahvemi bitirmek için acelem yok, ayrıca senin düşüncenle de çok ilgilenmiyorum.
No tengo ninguna prisa por terminar, y no me interesa tu opinión.
Hiç acelem yok.
No hay prisa.
Acelem yok.
No tengo prisa.
- Acelem yok.
- No voy a precipitarme.
Hiç acelem yok.
Ninguna prisa.
Acelem yok, George, sn dakikaya değin bekleyeceğim.
No hay prisa, George. Esperaré al último minuto.
Acelem yok.
Tengo tiempo.
- Hayır, benim acelem yok.
- No... no tengo ninguna prisa.
- Önemli değil, acelem yok.
- Está bien. No tengo prisa.
- Benim acelem yok.
- No tengo prisa.
- Acelem yok.
Ni yo tengo prisa.
- Acelem yok.
- No tengo prisa.
- Hükümet binası, ama acelem yok.
- A la Casa de Gobierno, pero sin prisa.
Acelem yok demiştim.
Ya le dije que no tenía prisa.
Hayır, Bayan Lida, ama acelem yok.
No, Señorita Lida, pero no estoy en la ruina.
Benim de acelem yok.
Yo tampoco, gracias.
Şimdilik acelem yok.
No tengo ninguna prisa.
Burada tatilde misin? Ne demek, acelem yok?
¿ Estás de vacaciones y no tienes prisa?
Acelem yok.
No tengo apuro.
Acelem yok.
No tengo prisa
Acelem yok.
Yo, no tengo prisa.
- Benim acelem yok ki.
¡ No tengo prisa!
Acelem yok.
No llevo prisa.
İtalya'ya parasız gitmek için acelem yok.
Para llegar sin un duro a Italia hay tiempo.
Benim acelem yok.
¿ Sabe? No estoy apurada.
Benim ise hiç acelem yok, Henry.
Yo no tengo prisa, Henry.
Acelem yok.
En mi caso no es tan urgente.
- Yok sağ ol, acelem var.
- Gracias, pero tengo prisa.
Hayır, yok, acelem var.
Tengo prisa. - ¿ Así que su jefe vuelve a casa?
Yok. Artık içmiyorum acelem var.
No me quedan y tengo prisa.
Hayır, acelem yok.
No tengo prisa.
Acelem yok.
No hay ninguna prisa.
Acelem yok.
Bueno, no hay prisa.
- Acelem yok.
Ninguna.
Bir sorun yok dedim, sadece acelem var ve beni oyalıyorsunuz.
Le he dicho que no me pasa nada, sólo que tengo prisa y me está haciendo perder el tiempo.
- Yok acelem var da.
- No, tengo prisa.
- Hayır, acelem yok.
No, no tengo prisa.
- Acelem yok.
No tengo prisa.
Hiç acelem yok.
No tengo prisa.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65