English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ A ] / Acımak yok

Acımak yok translate Spanish

93 parallel translation
Gelenleri geri çevirmeyiz ama kaçaklara ve hainlere acımak yok!
Pueden unirse a nosotros. Pero los desertores no quedarán sin castigo.
Daha önce Eddie Constantine'in bir filminde oynamıştım. "Acımak Yok".
Hice una película con Eddie Constantine. "Y a pas d'pitié". ¿ Lo has visto?
Avcılara acımak yok!
No merecen compasión.
Acımak yok, teşekkür ederim.
No me compadezcas. Gracias.
Acımak yok!
¡ Sin piedad!
- Acımak yok!
- ¡ No merece piedad!
Bitir işini. Acımak yok!
Remátale. ¡ Sin piedad!
Acımak yok! Onu yere ser Johnny.
¡ Húndele el puño, Johnny!
Bundy'lere acımak yok.
- No tendremos piedad con los Bundy.
Acımak yok.
- No tendremos piedad.
Acımak yok! "
¡ Sin piedad! "
Kaybedenlere acımak yok.
Sin piedad para el vencido.
Bir daha kendine acımak yok diyorum.
"Bueno, eso es auto-compasión, y eso es suficiente de eso por hoy."
Acımak yok. Uyarmak yok.
Sin piedad, sin avisar.
Père Duchêne'den alıntılayayım o zaman : "Aptallara acımak yok!" Haberlerde hep böyle bahsediliyor. Tamam da, tek bir alıntıdan yola çıkıyorsun.
Afortunadamente, recientes negociaciones han borrado todas las incertidumbres.
Ama diğerlerine acımak yok!
Pero, con los demás, ¡ sin piedad!
General Stuart, evlerimizi işgal edenlere acımak yok.
General, sin cuartel a los violadores de nuestros hogares y lares.
İlk tehlike belirtisini görür görmez, acımak yok.
A la primera señal de peligro... la primera... sin piedad.
Acımak yok. Sonuna kadar "Woola Pazarlama".
- ¡ Rueda esa piedra!
Reklam yok! Acımak yok!
Sin avisos, sin piedad.
Bir, iki, üç. Acımak yok!
Uno, dos, tres. ¡ Sin piedad!
Acımak yok, açıklama yok.
Sin penas. Sin comentarios.
Kesinlikle acımak yok.
No habrá piedad.
Erkek sivillere acımak yok!
No le muestres compasión.
yasaklanmışlara acımak yok!
¡ No hay piedad para las abominaciones!
Acımak yok.
Nada de compasión.
- Acımak yok.
- Sin disculpas.
Düşene acımak yok.
Ni simpatía por los caídos.
Düşene acımak yok. Düşmanlarımıza merhamet yok.
Ni simpatía por los caídos y no hay piedad para sus enemigos.
Kural yok, eldiven yok, acımak yok.
Sin reglas, sin guantes, sin compasión.
Nefes nefese mücadele, acımak yok.
Es un mano a mano, y no habrá piedad.
Acımak yok!
- ¡ Sin piedad! - ¡ Sin piedad!
- Acımak yok.
- Sin piedad.
- Acımak yok. - Acımak yok!
- Sin piedad.
- Acımak yok. - Acımak yok!
- ¡ Sin piedad!
Acımak yok!
- ¡ Sin piedad!
Dikkatli ol acımak yok
¡ Ten cuidado! No tienen piedad! Mostrar lo que usted puede!
- Acımak yok!
- ¡ Sin piedad!
İsyanı başlatanlara acımak yok!
¡ No hay piedad para aquellos que iniciaron el disturbio!
Acımak yok.
He dicho que sin piedad.
- Acımak yok!
¡ Inflexible!
Ve Derian acımak yok.
Y, Derian... sin piedad.
Acıma. Acımak yok.
Piedad.
Acımak yok.
Sin piedad.
Cesur adamlara acımak dışında yapabileceklerimizin hiçbir değeri yok.
Hombres valientes por los que sólo podemos sentir pena ahora.
Hastalarımı tanımak için zamanım yok, fakat Naomi'nin özel biri olduğunun farkındayım. Acılarınızı paylaşıyorum.
Realmente no conozco a mis pacientes muy bien aunque sé que Naomi era una mujer especial.
Acımak yok.
Pena de muerte para los podridos, y sin apelación.
Kasıtsız bir günah işlediğinde... yok etmek anlamsız kalır ve... acımak için bir hakkın olduğunu hiç düşünmezsin...
Si uno peca sin querer, uno destruye sin querer,... y cree que no tiene derecho al perdón...
Nefilim'e acımak yok!
¡ No hay piedad para un Nephilim!
Henüz karar vermedik. Açıkçası pek önemi yok. Çünkü burada, bu işi bir sonraki seviyeye taşımak için bulunuyoruz.
Aún no lo hemos decidio, pero en verdad no importa, porque estamos aquí para llevar el trabajo al siguiente nivel.
Üç deyince, "Acımak yok." diyoruz.
"Sin piedad" a la cuenta de tres.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]