Bana ne olduğunu söyle translate Spanish
388 parallel translation
Bana ne olduğunu söyle.
Dime. Dime qué ha pasado.
Bana ne olduğunu söyle.
Dime qué tienes.
Bana ne olduğunu söyle.
- Lo sé. Ahora dime que ha pasado.
Bana ne olduğunu söyle, hemen çabuk!
Dime qué significa esto, rápido.
Tanrı aşkına, bana ne olduğunu söyle.
Por el amor de Dios, dime qué ha pasado.
Bana ne olduğunu söyle.
Dígamelo.
Lütfen bana ne olduğunu söyle.
Dime qué ocurre, por favor.
Muhammed, bana ne olduğunu söyle?
Muhammad, dime ¿ qué pasó?
Harold, bana ne olduğunu söyle!
Harold, dime, ¿ qué ha pasado?
Bana ne olduğunu söyle.
Tal vez si la busco yo.
Bana ne olduğunu söyle yoksa kımıldamam.
Empiezas a contarme qué está pasando o no moveré un músculo.
- Bana ne olduğunu söyle.
Dime qué pasó.
Bana ne olduğunu söyle.
- ¿ Qué ocurre?
Ne olduğunu söyle bana.
Dígame qué le ha pasado.
Aç ve bana onun ne olduğunu söyle.
Ahora desdóblelo y dígame qué es.
Bana sadece ne olduğunu söyle.
Dime lo que ha pasado.
Margo, bunların arkasında ne olduğunu söyle bana.
Margo, dime qué hay detrás de todo esto.
Bana sorununun ne olduğunu söyle.
Dime qué sucede y veré lo que puedo hacer.
- Bir Romalının ne olduğunu biliyorum. - Söyle bana.
- Porque se lo que es un romano.
Ne olduğunu söyle bana.
Dime qué es.
Bana kim, nerede, ne zaman, ne şartlarda olduğunu söyle yeter.
Dime quién dónde cuándo y en qué circunstancias.
Bana bunun ne demek olduğunu söyle.
¿ Qué dice ahí?
Bana ne olduğunu nereden geldiğini söyle, ve hiç bir veteriner sana dokunamaz.
Dime quién eres, qué eres y de dónde procedes, y no serás objeto de ningún experimento.
Şimdi bana gerçekte ne olduğunu söyle!
- Dígame qué pasó realmente.
Hadi ama, ne olduğunu söyle bana.
No te hagas el ingenuo. ¿ Qué era?
Bana tek bir cümlede şu andaki sorununun ne olduğunu söyle.
Dime en una frase qué problema percibes que tienes ahora.
Evet, bana ne olduğunu söyle.
¡ Dime qué sucedió!
Bak ne diyeceğim, defterin nerede olduğunu söyle bana, ben de seni bataklığa götüreyim.
Te propongo un trato. Si me dices dónde está el cuaderno, te saco de los pantanos.
Bana sorunun ne olduğunu söyle...
Dime cuál es el problema.
Ne olduğunu söyle bana!
¿ Qué pasó?
Tamam, bana sadece nerede ve ne için olduğunu söyle.
Bueno, sólo confírmalo y dime el lugar.
Bowman, gizli yazıyı boş ver, bana sadece ne demek olduğunu söyle!
Bowman, ve a Criptografía y dime qué coño pone.
O mağarada ne olduğunu söyle bana.
Dime qué hay en la cueva allá arriba.
Küçük kardeşine gerçekte ne olduğunu söyle bana.
Dime qué pasó realemente con tu hermanita.
Ee bana ne kadar üzgün olduğunu söyle.
Bueno, dime cuánto lo sientes.
Ne olduğunu söyle bana.
Dime lo que pasó.
Bana bunun ne olduğunu söyle.
- ¿ Qué? Dime qué es.
Bak. Canını sıkan bir şey varsa, ne olduğunu söyle bana!
Si algo te molesta, ¡ dímelo!
Bana ne kadar bağlı olduğunu söyle.
Habla de tu devoción por mí.
Sadece bana ne demek olduğunu söyle.
Ahora dígame que significa eso.
Tamam, bana sadece nerede ve ne zaman olduğunu söyle.
dime dónde y cuándo.
Bana kim olduğunu söyle ve bu gemide ne yapıyorsun yoksa seni burda öldürürüm.
Dígame quién es y qué hace en esta nave o le mataré ahora mismo.
Bu tarihi eserlerin bana ne olduğunu, söyle Kolleksiyon mu yapıyoruz?
Dígame, ¿ qué son los artefactos que hemos coleccionado?
Tamam. Öyleyse, sorunun ne olduğunu söyle bana.
Bien, ahora dime... qué es lo que te preocupa.
- Bunun ne olduğunu söyle bana.
- Dime qué es esto.
Bana P.S. nin ne olduğunu söyle yoksa bu küçük kabağı vuracağım.
Ahora dime lo que es un AAP o la mato.
Bana bir parti ve güzel bir kızın nerede olduğunu söyle sana ne kadar iyi hissettiğimi göstereyim.
Dime dónde hay una fiesta y te enseñaré lo bien que me siento.
Bak Q, Atılgan'a yaptığın ziyaretlerin, sadece bir ziyaret etkisi bırakmadığı konusunda, bana bahsedildi, o yüzden, kırık kalbini kendine sakla ve asıl amacının ne olduğunu bize söyle.
Tus visitas suelen ocultar más de lo que se ve a simple vista. Así que ahórrate tus lamentaciones habituales y dinos qué buscas.
Bana sadece ne zaman olduğunu söyle.
Avíseme.
Krala ne söylemek zorunda olduğunu bana söyle ve ben de ne yapabilirim diye bakacağım.
Dime qué tienes que decirle al Rey, y veré qué puedo hacer.
- Bırakın beni! - Bana, ne olduğunu söyle!
- ¡ Que me suelten!
bana ne 176
bana ne bundan 17
bana ne oldu 49
bana neler oluyor 41
bana ne istediğini söyle 17
bana ne dedin 31
bana ne olduğunu bilmiyorum 16
bana ne yapıyorsun 28
bana ne oldu bilmiyorum 38
bana ne yaptınız 18
bana ne bundan 17
bana ne oldu 49
bana neler oluyor 41
bana ne istediğini söyle 17
bana ne dedin 31
bana ne olduğunu bilmiyorum 16
bana ne yapıyorsun 28
bana ne oldu bilmiyorum 38
bana ne yaptınız 18
bana neden öyle bakıyorsun 27
bana neden söylemedin 38
bana ne yapacaksın 29
bana ne olacak 67
bana ne olduğunu anlat 19
bana ne getirdin 24
bana neler olduğunu anlat 17
bana nerede olduğunu söyle 25
bana ne yapacağımı söyleme 50
bana ne yapacaksınız 16
bana neden söylemedin 38
bana ne yapacaksın 29
bana ne olacak 67
bana ne olduğunu anlat 19
bana ne getirdin 24
bana neler olduğunu anlat 17
bana nerede olduğunu söyle 25
bana ne yapacağımı söyleme 50
bana ne yapacaksınız 16
bana ne gördüğünü söyle 17
bana ne yaptın 33
bana ne yapmaya çalışıyorsun 25
olduğunu söyleyin 26
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana bak 1395
bana ne yaptın 33
bana ne yapmaya çalışıyorsun 25
olduğunu söyleyin 26
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana bak 1395
bana öyle bakma 161
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana ver 290
bana biraz su ver 19
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana ver 290
bana biraz su ver 19