Bir şeyler yanlış translate Spanish
1,428 parallel translation
Bir şeyler yanlış. Neden onu vurmak istediler ki? Çünkü öyle olmasını istedim.
Algo no está bien, ¿ por qué querrían dispararle?
Burada bir şeyler yanlış
¿ Algo no está bien?
Bir şeyler yanlış.
Algo va mal.
Ya bir şeyler yanlış giderse?
¿ Qué pasa si algo sale mal?
Silahla vurulmak FDA tarafından kabul edilen bir tedavi yöntemi olmadığına göre ameliyat sırasında bir şeyler yanlış gitmiş olmalı.
Como los disparos no están aprobados por la FDA como tratamiento para nada significa que algo salió mal en la cirugía.
Ama ölümlerin sebebi vergiler olursa, bir şeyler yanlış demektir.
Pero cuando los impuestos producen la muerte, algo está podrido.
Bir şeyler yanlış burada Lemon.
- Algo anda mal aquí, Lemon.
"Bir şeyler yanlış gidiyor, istiyorum ama isteğim olmuyor" diye sorarsanız, deriz ki ; birinci adımı atıyor ve istiyorsunuz, ama ya sonrasında?
Así que nuestros amigos dicen. 'Algo debe estar yendo terriblemente mal, porque sé que estoy pidiendo, así que donde están mis cosas? y decimos, estás pidiendo.
Kulağa çılgınca gelebilir ama bir şeyler yanlış gidiyormuş gibi.
Conozco a mi hermana... Sé que estaba algo loca, pero...
Bir şeyler yanlış giderse, riskleri bildirmediğimiz için bizi dava eder.
Sí algo sale mal, nos demandará por no discutir los riesgos.
Bakın, her nerede olduğunu düşünüyorsanız bir şeyler yanlış gitti.
Mire, dondequiera que crea que está, algo ha ido mal
Yanlış bir şeyler var.
Algo anda mal
"Burada yanlış bir şeyler olmalı."
Algo malo debe de pasar ".
Shen, yanlış bir şeyler var.
Shen, algo está mal.
Bende yanlış giden bir şeyler var.
No mamá. El que está mal soy yo.
Bazı şeyler değişti Joseph. Ama değişmemiş ve hiç değişmeyecek olan bir şey de var ki o da doğru ile yanlış arasındaki farktır.
Las cosas han cambiado, Joseph pero....... lo que no ha cambiado y nunca cambiará es la diferencia entre el bien y el mal.
Ahh... bak, bu saatte rahatsız ettiğim için üzgünüm, fakat burada yanlış bir şeyler oluyor.
Perdona que llame tan tarde pero aquí pasa algo muy raro.
Burada yanlış bir şeyler var.
Hay algo mal con esto.
Yanlış bir şeyler var
Algo está mal aquí.
Yanlış bir şeyler var Ne?
No sé, algo... algo está mal. Que?
Ortada yanlış bir şeyler var gibiydi.
Sería como admitir que ocurrió algo malo.
Bu emri verirsem iki şekilde de yanlış bir şeyler olursa bir günah keçileri olacak.
Yo di esta orden de cualquier forma tienen una escapatoria si algo sale mal.
Bu şeyler çocuklar tarafından yanlış bir zamanda okunuyor.
Chicos de edad vulnerable leen estas cosas.
Bir de utanmadan kalkmış, Nay'i de çağırmış ki... ben yalan yanlış şeyler anlatmayayım.
Ella tuvo el coraje de hablarme de esto para que no diga mentiras.
Yanlış bir şeyler var S. Hissedebiliyorum.
Algo anda mal aquí, Q. Puedo sentirlo.
Yanlış bir şeyler oluyordu.
Estaba pasando algo.
Bir şeyler yanlış.
Algo está mal.
Yanlış olan bir şeyler var.
Algo va mal.
Gabriel yanlış bir şeyler mi yaptı?
¿ Gabriel hizo algo malo?
Bir şeyler yanlış gidiyor.
Algo va mal.
Bir gazeteci olarak,... İsrail ve Filistin meselesini ne kadar araştırırsanız, yanlış bir şeyler olduğunu o kadar çok hissedersiniz.
Como periodista, cuanto más miras el conflicto entre Israel y Palestina, más sientes que algo no está bien.
"Eğer bu kişiler emre uymuyorlarsa yanlış bir şeyler var demektir."
Si estos tipos se niegan a hacerlo, es que hay algo mal.
Daha ilk başta yanlış bir şeyler olduğunu fark ettim.
Desde un principio, me di...
Yanlış olan bir şeyler var.
Verá...
Yanlış bir şeyler hissediyorum.
Estoy sintiendo algo.
Yanlış olan bir şeyler var.
Algo no está bien con ella.
Eğer yanlış giden bir şey yoksa o zaman doğru giden bir şeyler var.
Si nada fue mal, entonces algo fue bien.
Hastanın yanlış şeyler yapmış olması bir şeyi değiştirmez.
El que un paciente haya hecho cosas malas no cambia nada.
Randy.yanlış bir şeyler var.
Randy... Algo esta mal aquí.
- Çünkü yanlış olan bir şeyler var. - Andy'le ilgili mi?
Porque no tienes la razón sobre esto.
Pekala, bir şeyler kesinlikle yanlış.
Bien, definitivamente algo está mal.
Jack, yanlış bir şeyler var.
Jack, hay algo mal aquí.
Yanlış bir şeyler var.
Algo no está bien.
Gideon, yanlış bir şeyler var.
Gideon, hay un problema.
Yanlış anlamayın efendim ama bir şeyler söylemek bana düşmez. Bu yüzden söylemeyeceğim.
Usted--con todo el respeto, señor, no creo que yo esté en posición... de decir algo, por eso no voy a- - No--No lo voy a hacer.
Sanırım Meen davasında yanlış bir şeyler var.
Creo que hay algo extraño en el caso de Meen.
Yanlış bir şeyler mi kullandın?
¿ Me pusiste un número equivocado de maquillaje?
O evde yanlış bir şeyler olduğunu biliyordum.
Sabía que algo iba mal en esa casa.
Babanın bir an önce kendisinde gerçekten yanlış bir şeyler olsa iyi olur.
Será mejor que a tu padre le suceda algo interesante.
Gerçeği anlat... Sen barış yanlısısın, hakkında bir şeyler duymuştum. Bana zarar vermeyeceksin.
Se que eres pacifista, lo he escuchado no me lastimarás.
Pekala, üzgünüm, Birleşik Devletler ordusu kendi yorgunluğunu ve... tükenmişliğini fark edemediğinde bir şeyler çok çok yanlış gitti.
Bien, lo siento, algo va muy, muy mal cuando el Ejército de los EE.UU. no puede reconocer el agotamiento de uno de los suyos.
bir şeyler içelim mi 27
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler oluyor 92
bir şeyler yap 245
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yedin mi 17
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler yemek ister misin 35
bir şeyler oluyor 92
bir şeyler yap 245
bir şeyler yapalım 16
bir şeyler dönüyor 27
bir şeyler söylesene 16
bir şeyler içmek ister misin 26
bir şeyler iç 32
bir şeyler yemelisin 30
bir şeyler 51
bir şeyler oldu 26
bir şeyler yapsana 20
bir şeyler düşüneceğim 19
bir şeyler dönüyor 27
bir şeyler söylesene 16
bir şeyler içmek ister misin 26
bir şeyler iç 32
bir şeyler yemelisin 30
bir şeyler 51
bir şeyler oldu 26
bir şeyler yapsana 20
bir şeyler düşüneceğim 19
bir şeyler yapmalıyız 131
bir şeyler yapmamız lazım 17
bir şeyler ye 49
bir şeyler yapmalısınız 16
bir şeyler olmalı 28
bir şeyler yapmalıyım 35
bir şeyler yapmalısın 55
yanlış 511
yanlıştı 16
yanlışlıkla oldu 20
bir şeyler yapmamız lazım 17
bir şeyler ye 49
bir şeyler yapmalısınız 16
bir şeyler olmalı 28
bir şeyler yapmalıyım 35
bir şeyler yapmalısın 55
yanlış 511
yanlıştı 16
yanlışlıkla oldu 20
yanlış anladın 80
yanlış anlama 85
yanlış numara 72
yanlış yaptım 18
yanlış oda 23
yanlış yapıyorsun 36
yanlış düşünüyorsun 23
yanlış cevap 43
yanlış olan ne 69
yanlış anlamışsın 22
yanlış anlama 85
yanlış numara 72
yanlış yaptım 18
yanlış oda 23
yanlış yapıyorsun 36
yanlış düşünüyorsun 23
yanlış cevap 43
yanlış olan ne 69
yanlış anlamışsın 22