English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ E ] / Eğer olursa

Eğer olursa translate Spanish

7,115 parallel translation
â ™ ª â ™ ª Ama eğer biraz daha yakınlaşırsak kontrolümü kaybedebilirim â ™ ª â ™ ª Ve eğer kalbin teslim olursa â ™ ª â ™ ª Benim tutmama ihtiyacın olacak â ™ ª â ™ ª Biz genciz â ™ ª
* * Pero si nos acercamos mucho, podría perder el control * * Y si tu corazón se rinde * * me necesitarás como apoyo *
Ve eğer kiralarda bir değişiklik olursa o değişiklik ucuzlama olacak, zam değil.
Y si los precios varían, ¡ que sea hacia abajo, no hacia arriba!
Kendi davalarımızda çalışacağız, elbette. Ama eğer danışmaya veya bir çift göze ihtiyacın olursa müsait olacağım.
Trabajaremos en nuestros propios casos, desde luego, pero si alguna vez necesitas una asesoría o una nueva perspectiva en algo...
Benim orda yapacağım şey olayı kontrol altına almak ve eğer ihtiyacı olursa partnerime yardım etmek olurdu.
Lo que yo hubiera hecho sería no meter baza y echarle una mano a ella en caso de que la necesitara.
çünkü eğer partnerine karşı hislerin olursa adaletin objektif olmaz.
Porque una vez que tengas sentimientos por tu compañera, tu enjuiciamiento quedará dañado.
- Eğer Cary'e yardımı olursa, size de yardımı olur.
Si ayuda a Cary, se ayuda usted.
Eğer bir şey olursa, ben seni götürürüm çünkü yaş sınırı olan filmlere bile kendi başına giremezsin.
En todo caso, yo te llevaré porque no puedes entrar a una película para mayores de 17.
" Eğer tamire ihtiyacınız olursa,
" Si alguna vez te encuentras necesidad de las reparaciones,
Eğer ona orada bir şey olursa bunun tek sorumlusu sensin.
Si algo le ocurre allí, es tu responsabilidad.
Özür dilerim, bunun bunun JT ile olan sorunlarımızla bir alakası yoktu. Sorun ; eğer Vincent'a bir şey olursa en yakın arkadaşım ve o yıkılacaktır.
Y lo siento, ya sabes, esto... esto no era por mis problemas con JT, es sólo que él y mi mejor amiga serían devastados.
Eğer sen ya da Batman'in bana ihtiyacı olursa orada olacağım.
Sí tú o Batman me necesitan, estaré ahí.
Eğer kız olursa adını Puppy Dogstocking koymamız gerektiğini düşünüyorum.
Así que... esto es lo que pienso, si es una chica, deberíamos llamarla Cachorra Calceta de Perro.
Eğer fazladan iş imkanı olursa Jenkins, aklımdasın, tamam mı?
Si hay otra oportunidad, Jenkins. - Me acordaré de ti, ¿ sí?
Söylüyorum işte, / / eğer 2 tane buzdolabımız olursa kapasitemizi ikiye katlayabiliriz
Bueno, sólo estoy diciendo, si tenemos dos frigoríficos, entonces esencialmente podemos duplicar nuestra capacidad.
Sanırım ikimiz de biliyoruz eğer topraklarımıza bir saldırı daha olursa, siz ve diğer kongre üyeleri ikinci sınıf üniversitelerde misafir konuşmacı olarak ders veriyor olursunuz.
Creo que ambos sabemos que tanto usted como sus colegas congresistas serían todos conferenciantes invitados en universidades de segunda fila si volviera a producirse otro ataque en nuestro territorio.
Eğer ortaya çıkarılırsa, eğer şüpheli olursa, herşeyi yapabilir.
Si lo descubre, si alguna vez sospecha algo, no podría hacer nada.
Eğer yapabileceğim herhangi bir şey olursa lütfen haber verin.
Si hay algo que pueda hacer, por favor, avísenme.
Eğer biraz teşviğe ihtiyacın olursa bize bakman yeterli.
Si necesitas un empujón, mira hacia nuestra zona.
Yani eğer kafan koparsa ya da Manhattan'ın ortasında bir uzaylı istilası olursa belki.
Quizás si tú, ya sabes, si te explota la cabeza, o hay... una especie de invasión extraterrestre en medio de Manhattan, puede que sí.
Eğer gösteride Kurt'de olursa çok sevinirim.
Me encantaría si pudiéramos tener a Kurt en el espectáculo también.
Malachi, eğer Henry'ye bir şey olursa ne yaparsın?
Malachi, si algo le ocurre a Henry...
Eğer yapabileceğim herhangi bir şey olursa, Iütfen söyle.
Si puedo hacer algo, por favor llámame.
Sayın Yargıç, eğer mümkün olursa...
Señoría, si pudiera...
Eğer politik bir organizasyonda bana ihtiyacın olursa,... ofisi ara.
Si tienes un acontecimiento político, llama a mi despacho.
Eğer onun deli ağzından bir kelime çıkacak olursa, Eğer Roma desteğini ve parasını çekecek olursa, Bu ülke parçalanmanın eşiğine gelir.
Si se queda fuera de su locura, si Roma nos brinda su apoyo y dinero, este país podría desmoronarse.
Ve düşündüm ki eğer bir çırağı olursa -
Y pense que si el tenia un protegido- -
Çünkü eğer bu ufak parçacıklar muhafaza ünitesinden kaçacak olursa Dünya'nın kendisiyle beraber önlerine çıkan her şeyi ışık hızıyla küçültüp bir nokta büyüklüğüne getirebilirler ve bu kötü olur.
Porque si estas diminutas partículas escapan de esa unidad de contención, podrían hacer que todo en la Tierra se volviera diminuto a la velocidad de la luz, incluyendo a la misma Tierra, al tamaño de una pequeña mancha, y eso sería malo.
Eğer Ultra bizi yakalayacak gibi olursa Roger'ı kendimiz yok etmemiz gerekiyor.
Tendremos que destruir a Roger nosotros mismos.
Eğer başarılı olursa müttefikler savaşın seyrini değiştirecek ve İttifak Devletlerini ezip geçecekti.
Si tiene éxito, los aliados serán capaces de cambiar el rumbo de la guerra y aplastar a los Imperios Centrales.
Bir dahaki sefere, eğer böyle bir şansı olursa tabii ki pek de olacak gibi görünmüyordu.
"La próxima vez, si hay una próxima vez"... y no parecía que no habría...
Eğer Eyalet minimum gerekliliği karşılamada başarısız olursa,... sanığı tutmakla ilgilenmez.
los asuntos deberían dejárselos al jurado. Pero el Estado tiene un interés en no retener al acusado si la Fiscalía no cumple con su responsabilidad mínima.
Eğer bir şey olursa, yasal olarak...
Si algo pasa, somos legalmente...
Landry, eğer bir şeye ihtiyacın olursa lütfen sormakta çekinme.
Así que, Landry, si necesitas algo, por favor, no dudes en pedirlo.
Eğer bir değişiklik olursa beni çağır.
Llámame si hay algún cambio.
Evet, eğer ölecek olan sahipsiz birileri olursa size haber veririz.
Sí, necesitamos saber si teneis algún muerto por sobredosis sin reclamar.
- Eğer ihtiyacın olursa...
- si lo necesitas...
Eğer çocuğa bir şey olursa...
Le juro por Dios que si está pegando a ese niño...
Eğer birileriyle konuşmaya ihtiyacın olursa ben buralardayım.
Es hora de parar, Krista. Maldita sea.
Eğer bana bir şey olursa, ciddi bir şey, Bebeği senin almanı isterdim.
Si alguna vez me sucede algo, ya sabes, algo grave, querría que tú te quedaras con el bebé.
Eğer kollarında olursa, kimsenin çalamayacağı bir kopyası olacağını düşünüyordu.
Pensó que si los tenía en sus brazos, tendría una copia que nadie le pudiese robar.
Eğer Joan'a bir şey olursa, kendimi asla affedemem.
Si algo le sucede a Joan, nunca me perdonaría.
Eğer Joan'a bir şey olursa, seni ben öldüreceğim.
Si algo le sucede a Joan, te asesinaré.
Eğer kötü bir şey olursa üstesinden gelemeyiz.
Y algo como esto... si sale mal, no lo superaremos.
Eğer bulunacak olursa hepimiz Daidalus'un günahlarının bedelini ödeyeceğiz.
Porque si alguna vez lo encuentran, bueno, entonces todos pagaremos por los pecados de Dédalo.
Eğer bir İsveçli yurtdışında ünlü olursa gurur duyman gerekir.
No es común tener éxito en el exterior. Debes estar orgulloso.
Efendim, eğer izniniz olursa eğitilmiş tüm askerleri savaşa hazırlamak istiyorum.
Con su permiso, me gustaría que todos los soldados entrenados prepararse para el ataque.
Eğer başarılı olursa, insanlık ölüme mahkum edilecek.
Si tiene éxito, los humanos están condenados.
Burada çalışan herkese de söyle, eğer o adam buraya gelirse yüzünü tanırsan, dışardaki menüye baktığını görürsen geçtiğini görürsen, ne olursa artık.
Dígaselo a todos los que trabajan aquí y si él entra, si le reconoce, si le ve mirar el menú afuera, si le ve pasando, lo que sea, puede...
Ve eğer bir şeye ihtiyacın olursa söyle, tamam mı?
Y dime si necesitas algo, ¿ de acuerdo?
Ada, eğer bugün bana bir şey olursa bu mektubu göndermeni istiyorum.
Ada, si me pasara algo hoy... quiero que envíes esta carta.
Eğer Dani denilen bu kız ona zarar verecek olursa- -
- Si esa chica Dani la lastima...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]