Gore translate Spanish
121,050 parallel translation
Görünüşe göre gözün bakılmaması gereken yerlerde.
Parece que no puedes mantener Tus ojos a ti mismo
- Az önce ulaşan habere göre Ryder diğer tüm baronları özel bir toplantıya çağırmış.
Acaba de recibir la palabra. Ryder llama a todos los demás Barones a un cónclave.
Bernadette Terry'e göre değildi.
Bernadette nunca fue la adecuada para Terry.
Görünüşe göre Lord Sutcliffe'ın kayıp varisi kız olamazmış.
el hace mucho desaparecido heredero de Lord Sutcliffe no puede ser una chica.
Evren hakkında uzman olan bir adama göre insanlar hakkında hiçbir şey bilmiyorsun, değil mi?
Para un hombre que es un experto en el universo, no sabes nada sobre las personas, ¿ no es así?
Hatta biz inançlı fizikçilere göre geçmiş, günümüz ve gelecek arasındaki fark inatçı bir ilüzyondan ibarettir.
De hecho, para nosotros los físicos, la distinción entre el pasado, el presente y el futuro no es más que una obstinada ilusión.
Size göre iki yıl göz açıp kapayana kadar geçiyor olabilir ama bana göre sonsuza kadar sürüyor.
Tal vez para usted dos años son como un pestañeo, pero para mí, es una eternidad.
Görünüşe göre epey makale okumuşsun, delikanlı.
Parece que ha leído bastantes trabajos, jovencito.
Ama... etrafıda hiç yıldız ya da gezegen yok. İvme, hızın zamana göre türevidir.
sin... sin estrellas ni planetas alrededor.
Görünüşe göre ilginç bir yıl geçireceğiz.
Vaya, parece que tendremos un año muy interesante.
Bana göre biraz fazla Fransız ama haklıymışsın. Sadelikle karmaşık duygular uyandırma kabiliyeti olağanüstü.
Demasiado francés para mí, pero tenías razón, su habilidad de evocar emociones complejas con gran simplicidad es muy notable.
Mckinnon'da dinleme cihazı olduğuna göre daha aktif olmamız gerekmez mi?
Ahora que McKinnon está de nuevo colaborando, ¿ no deberíamos dar el paso?
Hayır burada olduğuna göre ikimiz de burada olalım.
No. Estás aquí. Estemos los dos aquí, juntos.
Kafasına göre takılıyor sanıyordum.
Pensé que él iba solo.
Canlı görünüyorsunuz. Görünüşe göre yaz tatili size yaramış.
Ambos se ven sonrosados, parece que las vacaciones de verano los trataron bien.
Bana göre orada termodinamik konusundaki eğitim eksikti.
Encontré la instrucción sobre termodinámica ahí carente.
İnsanların hissettiği basınç miktarı da o çarpmaların sıklığına göre anlaşılabilir.
Y la cantidad de presión que la gente siente puede ser entendida por la frecuencia en que se producen esos choques.
Duruma göre değişir, Boone.
Depende, Boone.
Ya da duyduğuma göre Cats perde açmış ve iyi olduğunu zannediyorum.
Bueno, supe que acaban de poner Cats, se supone que es buena.
Burada yazana göre her yıl veriliyormuş ve şöhretin yanında büyük para da getiriyormuş.
Dice aquí que será otorgado anualmente y más allá de la fama, viene con mucho dinero.
İtiraf etmeliyim ki dosyanız sizi yüceltiyor ve görünüşe göre yetenekli birçok başvuran arasından nasıl olduysa karşılaştığımız en nitelikli aday sizsiniz.
Su récord le da credibilidad, debo admitir. Y a pesar de la larga lista de talentosos candidatos, usted parece de alguna forma el candidato más calificado que hemos visto.
Bu zırva bana göre rahatsız edici bir trendin delili. Nedir o?
Toda esta charada es evidencia de lo que se avecina.
Basit bir cihaza göre epey etkili.
Como dispositivo rudimentario, es muy eficaz.
Newton'a göre, cevap evet.
Según Newton, la respuesta es sí.
Görünüşe göre sende ondan bolca var.
Me parece que tienes un amplio suministro de esos.
Çünkü uzay ve zaman mutlaktır, Newton'a göre.
Porque el espacio y tiempo son absolutos, - de acuerdo a Newton.
– Herkese göre.
- De acuerdo a todo mundo.
Ama sabit duran bana göre eş zamanlıydılar.
Pero para mí, estando quieto ahí, fueron simultáneos.
Çünkü bana göre ikimiz de biriz.
Porque en mi corazón, nosotros dos somos uno.
Efsaneye göre eskiden sürekli dışarı çıkan havalı, eğlenceli bir çiftlermiş.
Cuenta la leyenda que solían ser una pareja guay, divertida, que salía por ahí a todas horas.
Görünüşe göre bu macera sona erdi!
¡ Parece que esta misión llega a su final!
Görünüşe göre bir tek sağdıç yok.
Parece que lo único que necesito es al padrino.
En yaygın kurama göre... Bir sonraki aşamada... Kuramın geliştirilmesi için...
De acuerdo a esa teoría, el resultado de y es en esa etapa que esta teoría y las otras teorías conocidas chocan...
Söylentiye göre bir Nobel ödülü daha kazanacakmışsınız.
El rumor es que usted está a punto de ganar otro Premio Nobel.
– Örümceğe göre öyle değil.
No, para la araña no es así.
İstihkak. Personele göre belirli bir istihkaktır.
Una asignación... una muy específica basada en el personal.
Size göre yani.
Basada en vosotros.
Duyduğuma göre Tanrı'yı arıyormuşsun vaiz.
He oído que buscas a Dios, predicador.
Tanrı'ya göre, gelen cemaat orayı kilise yapar, bina değil.
Como lo ve Dios, es el rebaño lo que hace a la iglesia, no el edificio.
"Tanrı'ya göre..."
"Como lo ve Dios".
Efsaneye göre bu bıçağın keskin yüzü kestiği her yere ölümü getirir.
La leyenda dice que el filo de esta navaja mata todo lo que corte.
İhlâl için özür dilerim. Görünüşe göre, daha uygar yollarla bölümünüze erişebilmek için.... gerekli izin belgesinden mahrûmum.
Aparentemente, no tengo la forma para entrar en su departamento por medios más civilizados.
Washington'un yâverlerinden birinin anlattığına göre,... General, Andre'nin ele geçirilmesinde ne askerlere ne de ödül avcılarına sadece üç kadına Moll Dyer'in önderliğindeki Dyer Kardeşler'e teşekkür etti.
De acuerdo a uno de los asistentes de Washington, el general le pagó por la captura de Andre no a los soldados o a cazadores de fortuna sino a un trío de mujeres, las hermanas Dyer, guiadas por Moll Dyer.
Bana göre fizik her şey.
Para mí, lo es todo.
Duyduğuma göre opera, "Tosca" nın yeni bir yapımını getirmiş.
Ya no hablemos más de política. He oído que la ópera ha montado una nueva producción de Tosca.
Orada bazı kişilerin inandığına göre teorileriniz bunu söylemenin kibar bir yolu yok, tamamen fanteziymiş. Kibirli görünme riskini göze alarak söyleyeyim.
Y hay aquellos que creen que sus teorías son, no hay forma educada de decirlo, pura fantasía.
Görünüşe göre bu akşam ikimizin de akşam yemeği arkadaşı yok.
Bueno, parece que ninguno de los dos tiene compañero de cena esta noche.
Saygıdeğer kocanla asla buluşmayacağım belli olduğuna göre umarım bunu ona gösterirsin.
Como está claro que nunca veré a tu estimado esposo, espero que tú le muestres esto.
Görünüşe göre herkes sevmiyormuş.
No parece que todo el mundo le quisiera.
Söylediklerine göre bir çanta taşıyormuş.
Dice que el hombre que corría por el callejón llevaba una bolsa.
Kara kutuya göre uçakta bir sorun yokmuş.
La caja negra mostró que no hubo ningún fallo en el avión.
görev 62
göreceğiz 617
görevli 39
göreceğim 28
görevi 115
görev tamamlandı 49
göremedim 51
göreceksin 766
göremiyorum 394
görevin 17
göreceğiz 617
görevli 39
göreceğim 28
görevi 115
görev tamamlandı 49
göremedim 51
göreceksin 766
göremiyorum 394
görevin 17
göreyim seni 19
görevim 43
göreviniz 18
görevimiz 59
göreyim 23
göremezsin 24
görebiliyorum 215
görelim 143
görev çağırıyor 20
göreceksiniz 203
görevim 43
göreviniz 18
görevimiz 59
göreyim 23
göremezsin 24
görebiliyorum 215
görelim 143
görev çağırıyor 20
göreceksiniz 203