Hiçbir şeyimiz yok translate Spanish
373 parallel translation
Ah baba, paramız ve yiyecek hiçbir şeyimiz yok. Ne yapacağız?
Oh, papá, ¿ qué vamos a hacer sin dinero y sin nada que comer?
- Bizim hiçbir şeyimiz yok
Nosotros ♪
Paramız yok, faytonumuz yok, şemsiyemiz yok, barınağımız yok, hiçbir şeyimiz yok!
Sin dinero. Ni coche. Ni paraguas.
Mükemmel bir gelecekten başka hiçbir şeyimiz yok.
Solo un magnifico futuro.
- Savunacak hiçbir şeyimiz yok.
No tenemos ningún tipo de defensa.
Evde hiçbir şeyimiz yok. Ne ekmek, ne reçel ne de margarin var.
No tenemos nada en casa ni pan, ni mermelada, ni margarina.
Endişelenecek hiçbir şeyimiz yok.
No te preocupes.
- Burada hiçbir şeyimiz yok.
Aquí no tenemos nada.
Bir de hiçbir şeyimiz yok diye düşünüyorduk.
Y creíamos que no teníamos nada para ofrecer a Hermana Clara.
Yani, sana verecek hiçbir şeyimiz yok minnettarlığımızdan, takdirimizden ve sevgimizden başka.
No tenemos nada que darte... excepto nuestra gratitud, admiración... y amor.
Şimdi hiçbir şeyimiz yok, bitti.
Ahora no tenemos nada, se acabó.
"Pirincimiz yok. Buğdayımız yok. Hiçbir şeyimiz yok." diyorlar!
Dicen : " "no tenemos arroz, no tenemos trigo, no tenemos nada" ".
hiçbir şeyimiz yok.
No tendremos nada.
- Hiçbir şeyimiz yok.
- No tenemos nada.
- Hiçbir şeyimiz yok!
- ¡ No tenemos nada!
Ve bizim utanılacak hiçbir şeyimiz yok.
No hay que avergonzarse.
Verecek hiçbir şeyimiz yok dostum.
No nos sobra nada, amigo.
Hâlâ hiçbir şeyimiz yok, sadece daha pahalı.
Y seguimos sin nada, sólo que aquí es más caro.
Konuşacak hiçbir şeyimiz yok.
No tenemos nada más que hablar.
Saklayacak hiçbir şeyimiz yok, değil mi?
No tenemos que ocultarnos nada.
Hiçbir şeyimiz yok.
No tenemos nada.
Evet, kaybedecek hiçbir şeyimiz yok!
¡ No tenemos nada que perder!
Acaba neden senin her şeyin var, bizim ise hiçbir şeyimiz yok?
¿ Por qué crees que tienes tanto y el resto de nosotros tan poco?
Birbirimize söyleyecek hiçbir şeyimiz yok.
No tenemos nada que decirnos en nuestro interior.
Bakın Bay Marcello, burada olan eşyalardan başka hiçbir şeyimiz yok.
Mire, Sr. Marcello. Como están las cosas aquí dentro.
Ama bu sefer size verecek hiçbir şeyimiz yok.
¿ Y esta vez qué le damos? No tenemos nada para darle.
Çünkü senin ve benim ortak hiçbir şeyimiz yok.
Porque tú y yo no tenemos nada en común.
Buna benzer hiçbir şeyimiz yok ve bunu sevdim.
No tenemos nada así allí, y a mí me gusta.
Rotamızı izleyeceğiz kaybedecek hiçbir şeyimiz yok.
No perdemos nada por continuar con nuestro rumbo.
Kaybedecek hiçbir şeyimiz yok.
Nosotros no tenemos nada que perder.
Fakat ev sahibi kira için gelirse... verecek hiçbir şeyimiz yok.
Pero no tengo nada que darle al casero si viene por el alquiler.
Saldırgan yakalanana kadar kanları alınan kadınlarla ilgili yazacak hiçbir şeyimiz yok.
Hasta que no tengamos al asesino no se debe saber nada de la perdida de sangre en las mujeres.
Umursayacak hiçbir şeyimiz yok.
No tenemos nada de lo que preocuparnos.
Bizim hiç kimsemiz ve hiçbir şeyimiz yok demektir.
Eso significa que no tenemos nada ni a nadie.
Ama önerecek hiçbir şeyimiz yok.
¡ Pero no tenemos nada que ofrecer!
Birbirimize söyleyecek hiçbir şeyimiz yok.
No tenemos nada que decirnos.
Hiçbir şeyimiz yok.
No nos queda nada.
Tüfeğimiz falan yok, hiçbir şeyimiz yok.
Nosotros no tenemos fusiles de caza, que no tienen nada.
Utanacak ya da korkacak hiçbir şeyimiz yok.
¡ No hay ningún motivo para avergonzarnos o tener miedo!
Ortak hiçbir şeyimiz yok.
No tenemos nada en común.
Yiyecek hiçbir şeyimiz yok.
No tenemos para comer.
- Kaybedecek hiçbir şeyimiz yok.
No. No perdemos nada, Eminencia, y lo ganamos todo.
Kaybedecek hiçbir şeyimiz yok!
No tenemos nada que perder.
Yıllarca süren hapislik... Şimdi geri döndük ve hiçbir şeyimiz yok.
Tantos años en la cárcel... y ahora que hemos vuelto ya no tenemos nada.
O halde, konuşacak başka hiçbir şeyimiz yok.
Entonces no tenemos más que discutir.
Ne et ne de yağ var. Hiçbir şeyimiz yok.
No había carne, no había mantequilla.
Birbirimize söyleyecek hiçbir şeyimiz yok.
- Necesito hablarte. - Siempre dices eso y luego no tenemos nada que decirnos.
Şimdi hiçbir şeyimiz yok.
Ahora no tenemos nada.
Hiçbir şeyimiz yok mu?
¿ Qué tenemos aquí?
Karar verdim ki, eğer sahip olduğumuz şey, incelemeye değer değilse belki de hiçbir şeyimiz yok demektir.
He decidido que si no es Vale la pena examinar lo que tenemos, tal vez no tenemos nada.
Bu koca apartman dışında hiçbir şeyimiz kalmadı. Elindeki her şeyi kaybeden bir aptaldan farkım yok.
Este enorme piso, y yo como una idiota aferrándome a mi menguante mobiliario.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yok bişey 18
yoksa ne olur 26
yok oldu 57
yoktu 131
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yok bişey 18
yoksa ne olur 26
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65