Hiçbirşey yok translate Spanish
555 parallel translation
Yapabileceğim hiçbirşey yok!
¡ y no hay nada que pueda hacer al respecto! En efecto.
Orada korkacak hiçbirşey yok.
No hay nada que temer.
Hatırlayabildiğim hiçbirşey yok.
No hasta donde recuerdo.
"All for you." ( herşey senin için ) ( ilk şarkının sözleri okunuyor ) 540 00 : 40 : 33,363 - - 00 : 40 : 38,960 Yapılmasını istemediğim ya da yapamadığım hiçbirşey yok.
" Todo por ti.
Sıradağların 50,000 mile m2 de hiçbirşey yok.
Aquí hay 130.000 km. de montañas.
- Burada hiçbirşey yok.
- Nada por aquí.
- Gergin değilim, zamanlama yok, hız yok hiçbirşey yok
No hay tensión, coordinación ni ritmo, ni nada.
Hiçbirşey olmadı, tatlım, ve endişelenecek hiçbirşey yok.
No ha pasado nada, querida, así que no hay por qué excitarse.
Charles dedi ki, bir arkadaşına ait bir kulübe varmış. Birkaç günlüğüne kullanabiliriz. Yakınında hiçbirşey yok.
Un amigo de Charles tiene una casa, podemos pasar unos días por poco dinero y no habrá nadie alrededor,
Hayır, hiçbirşey yok.
No, no tengo ninguno.
Liege'de görülecek hiçbirşey yok.
No hay nada en Lieja.
Söyleyebileceğin hiçbirşey yok.
No hay nada que pueda decir.
Sözlümün turnuvaya katılmak istemememle ilgili yapacağı hiçbirşey yok
Mi prometida no tiene nada que ver con que no quiera participar en el torneo.
Eğer kararlıysan, söyleyebileceğim hiçbirşey yok.
Si insistes, no hay nada que pueda hacer.
fakir bir ülke, ne ordu nede donanma, hiçbirşey yok soylu bir sınıf dışında, La Fronde nin tasarladıkları.
Un pobre país, sin ejército ni marina. Nada. Salvo una nobleza con La Fronde en sus mentes.
Onlara anlatacak hiçbirşey yok.
No hay nada que pueda decirles.
Tertemizmiş, ter yok, hiçbirşey yok.
Estaba limpia, no encontraron sudor, nada.
çünkü başımı derde sokacağımdan falan emin ve bu konuda yapabileceğim hiçbirşey yok.
Está segura que iré al infierno. Y yo no puedo consolarla. Para mí, el infierno no existe.
Bir ikiyüzlüden daha sinir edici hiçbirşey yok.
Nadie es menos soportable que un hipócrita.
- Onun için yapabileceğimiz hiçbirşey yok.
- Eso no nos concierne.
Bize ipucu verecek hiçbirşey yok.
No hay nada que nos dé un indicio.
- Parmak izi ekibi inceledi. Hiçbirşey yok.
No hay huellas, capitán.
Telefon yok, hiçbirşey yok.
Sin teléfono ni nada.
Yüzme, yat gezileri, partiler,... ve bu tür şeyler dışında hiçbirşey yok.
Sólo nadas, vas en yate, acudes a fiestas y cosas así.
Acaba şey.. Aah! Çocuklar, elimde hiçbirşey yok.
¿ Acaso tú...? Chicas, no conseguí nada.
- Önümüzde hiçbirşey yok.
No tenemos nada frente a nosotros.
- Hayır, maalesef hiçbirşey yok.
- No, nada en absoluto.
- Hiçbirşey yok mu? - Logoyu gördüğümüze göre, yayın yapıyorlar.
Mientras tengamos un patrón, eso significa que están enviando la señal.
Şey, ondan uzak dur, kabul et üstesinden gelemeyeceğin hiçbirşey yok.
Tú siempre puedes con todo.
Kafanda hiçbirşey yok hepsi aşağıda.
No tienes nada en la cabeza. lo tienes todo aquí.
Burada 1920'den öncesine ait hiçbirşey yok.
No hay nada de antes de 1920.
Aşağıda hiçbirşey yok.
No hay nada Abajo
Bak, hiçbirşey yok- - Gitmemeyi tercih ederim.
Preferiría no ir
Burada hiçbirşey yok.
Que no hay nada Ahí
Hiçbirşey yok.
No hay nada
Hiçbirşey yok, Michael.
No me pasa nada.
dokunmak, koklamak veya tatmak için hiçbirşey yok.
Nada para tocar, probar u oler.
Belgrad canavarı hakkında hiçbirşey yok. hoşçakal...
No dicen nada del estrangulador.
Gerçekten hiçbirşey yok.
De veras no hay nada.
Hiçbirşey başlamadı. Ölen de yok.
Nadie se va a morir.
Onların istediği hiçbirşey bizde yok öyle değil mi, Jesse?
No tenemos nada que les interese. ¿ Verdad, Jesse?
Korkacak hiçbirşey yok bunda, O yarı insan.
Es medio humana.
Shh. Mağaza fon parasıyla hiçbirşey çevirdiğim yok.Saçma sapan konuşuyor işte.
Yo no toco el dinero de la tienda.
Soruyu cevaplayacak birikimim yok. Mesele hakkında hiçbirşey bilmiyorum.
No estoy calificada para responder.
Sakın unutmayın, hiçbirşey karıştırmak yok.
Recuerden, no estropear.
Hiçbirşey olduğu yok.. Bir şey olmadı....
Nada, no me ha pasado nada.
Hiçbirşey yok.
Nada.
- Hiçbirşey, kas yok. - Hiçbirşey?
- No tiene músculos.
Hayat hakkında hiçbirşey bildiğin yok.
No conoces la vida.
Neler olduğunun önemi yok, hiçbirşey bu gerçeği değiştirmeyecek.
No importa lo que pase, nada cambiará eso.
Burada hiçbirşey yok.
No hay nada aquí.
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yok bişey 18
yoksa ne olur 26
yok oldu 57
yoktu 131
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yok bişey 18
yoksa ne olur 26
yok oldu 57
yoktu 131
yok bir şey 967
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65
yoksa ne 75
yok musun 43
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yoksa o 24
yok etmek 16
yok hayır 73
yok efendim 65