English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ T ] / Tartışma yok

Tartışma yok translate Spanish

167 parallel translation
Tartışma yok. Sakin olun biraz.
Sólo un segundo, tranquilícese.
Bu defa tartışma yok mu yüzbaşı?
¿ Ya no discute mis órdenes?
Tartışma yok efendim.
No. Tampoco haré preguntas.
Tartışma yok!
¡ Sin objeciones!
- Tartışma yok! - Dinleyin!
- ¡ Y sin ninguna objeción!
Tartışma yok.
No hay duda.
İtiraz yok tartışma yok...
Sin discutir sin protestar...
- Of anne, mecbur muyum? - Tartışma yok!
- Oh, mamá, ¿ tengo que hacerlo?
Tartışma yok.
Se acabó la discusión.
Tartışma yok.
Ni razonamientos.
- Tartışma yok, Paul!
- No discutas, Paul.
Tartışma yok.
Sin discusiones.
- Tartışma yok.
- No me contradigas,
Tartışma yok.
Y no se hable más.
Tartışma yok.
No cause problemas.
- Tartışma yok! Eşleşin ve beni takip edin!
¡ Clase infantil, por parejas síganme de inmediato!
- Hayır, tartışma yok. Tamam mı?
- No hay problema.
Tartışma yok.
No lo hay.
Tartışma yok.
Sin discusion.
Onu kafese tıkmışsınız ve tartışma yok mu?
Enjaularlo y sin discusion?
Bir dahaki sefere, balık tutmaya gideriz. Daha fazla tartışma yok, tamam mı?
Dile que quieres ir a pescar, Liam, y no discutas más, ¿ está bien?
İğneleyici söz yok, tartışma yok... ve kesinlikle kavga yok. O senin karın... eski karın.
Nada de bromas, nada de argumentos... y definitivamente nada de pelearse con la esposa... ex-esposa.
Evet. Bu konuda tartışma yok.
No hay discusión sobre eso.
- Tartışma yok.
- Sin discusiones.
Tartışma yok demiştik.
- No vamos a discutir.
Tartışma yok. Ya ekstra parayı verin ya da treni durdururum.
Pague o detenemos el tren ahora mismo.
- Tartışma yok, Lenny.
- Sin discusión.
Tartışma yok!
¡ No hay nada que discutir!
Tartışma yok, konuşma yok.
Sin peleas, sin murmullos.
Tartışma yok.
Esto no es negociable.
Tartışma yok.
No me opongo.
- Tartışma yok, Albay.
- No habrá discusión, coronel.
Tartışma yok, soru sormak yok.
Nada de discusiones ni de preguntas.
Pekala, başka tartışma yok.
Muy bien, no más discusiones.
Bunu tartışma niyetim yok, çünkü siz onu görmekten vaz geçeceksiniz.
No lo he hablado ni pienso hacerlo porque usted va a dejar de verla.
Görüşme, tartışma, Sollozzo numarası yok.
No mà ¡ s reuniones, discusiones o trucos de Sollozzo.
Kavga ve tartışma olacak diye bir kural yok ki!
¿ Quién te dice que tiene que haber peleas y problemas?
Yani dokunmak yok, geçmek yasak, uzak duracaksın ve tartışma bitmiştir.
Por lo tanto, fuera de las manos, prohibido el paso, final de la discusión.
Yok canım o bir tartışma değildi ki.
Esa no fue una discusión.
Namlu yok, ağırlık problemi yok, ve tüm bunlar serbest tartışma sayesinde çıktı.
Fuera cañón y problemas de peso, gracias a la discusión libre.
Tartışma için zamanımız yok.
No hay tiempo para discutir.
Halkları hakkında hiçbir şey bilmediğimiz, uzak bir ülkeyle olan bir tartışma yüzünden Britanya İmparatorluğu'nu savaşa sokmaya niyetimiz yok.
No queremos involucrar al lmperio en guerra por una disputa en un país lejano entre gente de la que no sabemos nada.
- Tartışma yada mazeret yok.
- ¿ Entendido? - Sí, señor.
Hayır bu bilimsel tartışma için vaktimiz yok.
No tenemos tiempo ya para este debate científico.
Tartışma için zamanım yok.
No tengo tiempo para negociar.
- Tartışma yok.
No lo dudo.
Serçeler gruplar halinde yiyecek arar ve küçük bir alanda çok yiyecek olduğunda pek çok tartışma bekleyebilirsiniz, ama yok.
Los gorriones forrajean en bandadas, y cuando hay montones de comida en un área pequeña, quizás esperes montones de discusiones, pero no las hay.
Tartışma noktamız yok.
No vale la pena discutir.
Kadınlar sağda ve soldalar, tartışma ve kavga yok.
Mujeres por todas partes, ni broncas ni reproches.
Tartışma yok.
No discutan.
Bundan sonra tartışma falan yok.
En el futuro ya no vamos a discutir nada.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]