English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ A ] / Anladın mı şimdi

Anladın mı şimdi translate French

870 parallel translation
Ne demek istediğimi anladın mı şimdi?
Tu vois ce que je veux dire?
- Anladın mı şimdi?
- Pas possible.
Resmi bir törende! Dediğimi anladın mı şimdi?
Pour assister à une cérémonie officielle!
- Git uyu. - Anladın mı şimdi, aptal?
- Retourne te coucher.
Bilimsel çalışmak dediğim buydu işte, anladın mı şimdi?
Pourquoi abandonner maintenant?
Onu yeterince elinde tuttun, şimdi de ben istiyorum, anladın mı?
Tu les as eu assez de temps. Maintenant je les veux - tu m'entends?
Şimdi, birkaç fişek atışı göreceksiniz ve korkacaksınız, anladınız mı?
Vous allez voir des obus et vous aurez la trouille.
Tamam. Şimdi birbirimize karşı dürüst olalım, anladın mı?
Maintenant, nous allons avoir une petite conversation.
Şimdi anladım. Benden bıktın.
Tu as assez de moi!
Bu adamlardan biri kardeşi, diğeri de kocası. Şimdi anladın mı?
Un de ces hommes est son frère, l'autre est son mari.
Şimdi çalışıyorum dediğin gecelerde ne yaptığını anladım.
Je vois d'où tu sors tous tes bobards.
Örneğin şimdi beni biri çağırır ve ben de buna cevap vermezsem... destekçim olduğunuz için bunun direk size yansımaları olur. - Anladınız mı?
Par exemple, si on sonne et que je ne réponds pas, cela vous nuira en tant que protectrice.
Anladığım kadarıyla asıl macera şimdi başlıyor.
Et ce n'est pas fini.
Şimdi anladım. Sen Rocky Sullivan'sın.
J'y suis!
Şimdi, dinle. Tek yapman gereken dışarı koşmak, anladın mı? Tramplende sıçra.
Tout ce que tu dois faire, c'est courir et sauter sur le tremplin.
Şimdi anladın mı, kim buyruk veriyor?
Tu ne comprends pas qui commande, ici?
Şimdi anladın mı?
Vous avez compris, maintenant?
Kovac, işte şimdi benim anladığım dilden konuşmaya başladın.
Kovac, maintenant vous parlez mon langage.
Şimdi neyle karşı karşıya olduğumu anladın mı?
Vous comprenez, maintenant?
Akşamlarını nerde geçirdiğini şimdi anladım. Ve gecelerini!
- Cher Edouard, je comprends où vous passiez vos soirées.
Şimdi beni dinle ben ne plastik istiyorum ne de hisse. Evlenmek de istemiyorum, anladın mı?
Je ne veux pas de plastique ni d'investissement de départ et je ne veux pas me marier, tu comprends?
Şimdi biraz öne doğru eğil. Kolların serbest kalsın. anladın mı?
Courbe-toi comme ça
Şimdi kendini kaşı, anladın mı?
Bien. Maintenant, gratte-toi.
Doğru. Şimdi anladın mı?
Vous comprenez?
Espri yapmak konusunda ne dediğimi şimdi anladın mı?
C'est ce qui arrive quand j'essaie d'être drôle.
- Şimdi ciddi olmadığınızı anladım.
- Je vois que vous n'êtes pas sérieux. - Au contraire.
Şimdi benden neden bu kadar nefret ettiğinizi anladım. Çünkü Dr. Kik'e aşıksınız.
Je sais pourquoi vous me haïssez, vous aimez le Dr Kik.
Şimdi anladın mı? - Evet, anladım.
Tu as tout en tête?
Şimdi neden bundan kurtulmam gerektiğini, bana neden yardım etmen gerektiğini anladın mı?
Tu comprends pourquoi tu dois m'aider?
Tamam. Şimdi kaderlerimiz birbirine bağlı, anladın mı?
Maintenant, nous sommes unis plus que jamais, compris?
- Nedir? İhtiyacı olanlara iş vermek sizin yardımınızı isteyecekleri bir pozisyonda, şimdi anladın mı?
Il faut mettre le demandeur en position de bienfaiteur.
- Şimdi anladın mı?
Vous voyez?
Şimdi anladın mı?
Tu comprends maintenant?
Tek anladığım ; arkadaşlarımı kaçırdığınız. Şimdi de kızı aldınız!
Je comprends que vous avez capturé mes amis et maintenant la fille.
Ama şimdi neden yapamadığımı anladın mı?
Vous comprenez maintenant pourquoi je ne pouvais...
Şimdi anladın mı?
Tu comprends?
şimdi iyice anladın mı?
C'est clair?
Anladın mı şimdi?
Tu as compris?
Aciliyeti şimdi anladınız mı?
Vous voyez qu'il y a urgence.
Anladın mı? Şimdi de bir kaşıp şurup alıyorsun... Şekerkamışı şurubu.
Une cuiller à soupe de mélasse...
Şimdi anladın mı?
Vous pigez?
Şimdi anladın mı?
Tu comprends? Et toi?
- Vincent davranışların hakkında şikayetçi olanları şimdi anladım.
Je vois ce qu'on veut dire quand on se plaint de tes mauvaises manières.
Sanıyorum bizlerin Kimbrough'un arkadaşı olmadığımızı şimdi anladınız.
Vous avez dû comprendre qu'on n'est pas amis avec M. Kimbrough.
Yemin ederim... Dilini tut. Şimdi anladın mı?
Maintenant, tu vois comment c'est quand personne ne te croit.
Şimdi benimle gelmezsen, yapacak başka bir şey yok, anladın mı?
Mais si tu ne viens pas, c'est fini, nous deux.
Şimdi beni anladın mı?
Vous allez m'écouter.
Evet, Jim, şimdi beni anladın mı?
Vous me comprenez, maintenant.
Seni aptal, şimdi sana neden benimle gel dediğimi anladın mı?
Sotte, maintenant tu vois pourquoi je t'avais dit de venir avec moi?
Şimdi anladın mı?
Vous me suivez?
Ona şimdi aramızda hiç fark... - olmadığını anladığımı söyler misin.
Peux-tu lui dire que je viens de comprendre qu'on était en fait semblables?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]