Bir adam öldürdüm translate French
192 parallel translation
Bir adam öldürdüm.
J'ai tué un homme...
Şuanda şehirdeki bütün polisler beni arıyor. Bir adam öldürdüm.
La police me recherche... pour meurtre.
Bir adam öldürdüm ve zararsız bir adamın ölmesine seyirci kaldım.
Je viens de tuer un type... et de voir un gars inoffensif se faire refroidir.
En son 10 sene önce bir adam öldürdüm. Bir oğlan.
Le dernier homme que j'ai tué, c'était un jeune.
Hayatını kurtarmak için bir adam öldürdüm, üç ay beraber yaşadık, ve sen kaçıp gittin.
Pour toi, j'ai tué. Je t'ai soigné. Nous avons vécu 3 mois comme mari et femme.
- Bir adam öldürdüm.
J'ai tué un homme.
Oren, ilk defa bir adam öldürdüm.
Oren... C'est la première fois.
Ben bir adam öldürdüm.
J'ai tué un homme.
Bu gece bir adam öldürdüm, Anna.
J'ai tué un homme.
Bir gün bir adam öldürdüm, öyle diyorlar yani
J'ai tué un homme un jour, on dit
Gazete parçaları için bir adam öldürdüm.
J'ai tué un homme pour des coupures de journaux.
onun için bir adam öldürdüm.
J'ai tué un homme pour lui.
Victoria, biraz önce bir adam öldürdüm.
Je viens de tuer un homme.
Sadece bana gerekli olduğunu söyledin diye bir hastane odasına girdim ve bir adam öldürdüm.
J'ai tué un homme dans sa chambre à l'hôpital simplement parce que tu m'avais dit qu'il le fallait.
- Hey, senden daha büyük bir adam öldürdüm.
- J'ai tué des gars plus costauds.
Bu sabah bir adam öldürdüm.
Ce matin, j'ai tué un homme.
Bir adam öldürdüm.
Depuis ma dernière communion j'ai tué un homme
Dün gece baskında bir adam öldürdüm.
J'ai tué un gars dans un hold-up hier.
Bebek müshili için bir adam öldürdüm.
J'ai tué un type pour du laxatif pour bébé.
Ama bir adam öldürdüm.
J'ai tué un homme.
- Bir adam öldürdüm.
- J'ai tué un homme.
Bir adam öldürdüm.
J'ai tué un homme!
Bir adam öldürdüm.
J'ai tué un homme.
Bir adamı öldürdüm ben bana büyü yapan bir kadının aşkı uğruna.
J'ai tué un homme... par amour pour une femme qui m'a ensorcelé.
Dans salonunda bir adamı öldürdüm.
J'ai tué un type dans un bal.
- Bir adamı öldürdüm.
J'ai tué un homme.
Sonra büyük bir kamyon geldi ve biri dışında hepsini öldürdü. Ve o adam hayduttu. Böyle olunca silahımı çektim ve onu bir başıma öldürdüm.
Et puis un gros camion est venu et les a tués tous, sauf un et c'était un bandit, alors j'ai pris mon fusil et je l'ai tué, moi tout seul.
Ernie bir adamı öldürdüm.
Ernie, j'ai tué un homme.
- Nasıl sakinleşebilirim? Bir adamı öldürdüm!
Comment pourrais-je me calmer?
Bir gece, o ve başka bir adam beni takip ediyorlardı ve ben onları öldürdüm.
Lui et un autre étaient venus pour me tuer, quand j'ai tiré.
- Zaten bir adamı öldürdüm, Carmody'i öldürdüm.
J'ai tué Carmody.
Bir zamanlar seni okşayan bu ellerle bir adamı hunharca öldürdüm. Sırf yoldan güvenle geçebilmek için!
Ces mains qui ont caressé tes cheveux et ton corps, ont tué un homme froidement.
Bir sürü adam öldürdüm.
J'en ai tué beaucoup.
Bu güne kadar, 7 adam öldürdüm ve 11 tanesini de elimden zor kurtuldu ve bir kere bile yaralanmadım.
À ce jour, j'ai tué 7 hommes, et amenés 11 autres près de la mort, et je n'ai jamais été blessé.
Bir adam öldürdüm!
J'ai tué un homme!
Zaten bir adam öldürdüm, kimseden korkum yok.
J'ai déjà tué un homme, je ne crains plus personne.
Bu güne kadar, 7 adam öldürdüm ve 11 tanesini de elimden zor kurtuldu ve bir kere bile yaralanmadım.
À ce jour, j'ai tué 7 hommes, amené 11 autres aux portes de la mort, et je n'ai jamais été blessé.
Bu köye, 3 yıl önce yaptığım bir hatayı düzeltmek için geldim ben. Talihsiz bir olay sonucu, öldürmemem gereken bir adamı öldürdüm.
Je suis venu dans ce village pour prier sur la tombe d'un homme que j'ai tué par erreur il y a trois ans.
O zaman acele et. Son dört yılda o kadar çok adam öldürdüm ki bir tane daha olsa benim için fark etmez.
J'ai tué plein d'hommes à la guerre, un de plus ne ferait aucune différence.
Lanetleneceğim, İIk kez gerçeği söyleyen bir adamı öldürdüm.
Ce serait bien la première fois que je tue un homme qui dit la vérité!
Bir adam öldürdüm.
J'ai tué un homme. On en fait partie.
Muhafızlarıyla birlikte beni kabaca bir tavırla aşağılayan ve bana efendilik edip hükmetmek isteyen o adamı da öldürdüm.
Je tuai les gardes et l'homme qui m'avait insulté... qui m'avait insulté avec tant d'arrogance, avec la détermination de me montrer sa supériorité.
Bir gün, kızın ile biriyle bankta oturan bir adamı öldürdüm.
On a buté un type. Il était sur un banc, avec une fille.
Bir defasında bir adam silahla üstüme yürüdü ve onu öldürdüm.
Une fois, un type m'a menacé d'un flingue et je l'ai descendu.
Ama gerçek şu ki, bir keresinde buradaki Marry Anne ile bir adamı öldürdüm.
Un jour, j'ai tue un homme a mains nues.
Ne kocakarısından bahsediyorsun sen, ben bir adam öldürdüm.
Je viens de tuer un homme.
Sanırım bir adamı öldürdüm.
Je pense que j'ai tué un homme.
Bugün nefret ettiğim bir adamı öldürdüm.
J'ai tué un homme que je haïssais, aujourd'hui.
Ben bir adamı öldürdüm ve buradaki kimse bununla ilgilenmiyor.
J'ai tué un malade et tout le monde s'en fiche.
Birisini öldürmüş bir adamı öldürdüm...
J'ai tué un homme qui a tué un homme.
Ben cinayet işledim... şapkalı bir kadını ve mağazadaki bir adamı öldürdüm.
J'ai tué. Une dame à chapeau, un type dans un magasin.
bir adam var 42
bir adam 202
bir adam vardı 32
bir adamın 26
bir adam öldü 19
öldürdüm 50
öldürdüm onu 23
bir ay sonra 33
bir anda 56
bir avukat 38
bir adam 202
bir adam vardı 32
bir adamın 26
bir adam öldü 19
öldürdüm 50
öldürdüm onu 23
bir ay sonra 33
bir anda 56
bir avukat 38
bir alman 26
bir ara 40
bir ay 77
bir an 49
bir at 67
bir aptal 17
bir arkadaşım var 42
bir ay önce 34
bir araba 43
bir an önce 40
bir ara 40
bir ay 77
bir an 49
bir at 67
bir aptal 17
bir arkadaşım var 42
bir ay önce 34
bir araba 43
bir an önce 40