Bırakın geçelim translate French
45 parallel translation
Bırakın geçelim!
LAMARQUE AU PANTHEON!
Bırakın geçelim! Ordu bizden yana!
LAMARQUE AU PANTHEON!
Biz köpek değiliz! Bırakın geçelim.
On n'est pas des chiens!
Bırakın geçelim çocuklar, biz basın mensubuyuz.
- Arrêtez, on couvre l'événement.
- Şimdi bırakın geçelim.
Maintenant, laissez-nous passer!
Lütfen, bırakın geçelim!
S'il vous plaît, laissez-nous passer!
Bırakın geçelim.
Attention!
Bırakın geçelim.
Laissez nous passer.
Bırakın geçelim!
- Laissez-nous passer.
Bırakın geçelim!
Laissez-le passer.
- Lütfen bırakın geçelim. - Eşinizin masum olduğuna inanıyor musunuz?
Je vous en prie, laissez-nous passer.
- Bırakın geçelim.
- Laissez-nous passer.
- Haydi, bırakın geçelim sizi akbabalar.
- Laissez-nous passer, vautours.
Bırakın geçelim.
Laissez passer
Çekilin kenara. Bırakın geçelim.
Ecartez-vous
Bırakın geçelim. Üzgünüm efendim ama emir aldık.
Je regrette, j'ai des ordres.
Bırakın geçelim!
Laissez passer!
Lütfen. Bırakın geçelim.
S'il vous plaît, laissez-nous passer.
- Bırakın geçelim, lanet olsun.
- Laissez-la passer, nom de Dieu!
- Bırakın geçelim.
Laissez-nous passez!
JOE GELLER, Demokratik Parti Miami-Dade İlçesi Başkanı Bırakın geçelim!
PARTI DÉMOCRATE PRÉSIDENT POUR LE COMTÉ DE MIAMI-DADE
Doktor var mı? - Bırakın geçelim...
- Laissez-nous passer.
Bırakın geçelim.
Laissez-nous passer.
- Bırakın geçelim!
Sergent! Ouvrez.
Bırakın geçelim.
- Laissez-nous entrer.
Bırakın geçelim.
Laissez-moi entrer!
- Lütfen bırakın geçelim.
- S'il vous plaît, laissez nous passer.
Bırakın geçelim!
Laissez-nous passer.
Bırakın geçelim!
Laissez-nous entrer!
Bırakın da geçelim.
Laissez-nous passer.
Bırakın da geçelim.
Veuillez nous laisser passer.
Şimdi, bırakın da geçelim. Yoksa ekonomik bir anlaşma mı yapmak istersiniz?
Laissez-nous passer, à moins que vous ne souhaitiez qu'on parle d'argent?
Bırakın geçelim.
Laissez-nous passer
Şimdi davaya geçelim Yerel kilise gruplarına konserve gıda taşıyan sevgili çocuklarım Bud ve de kız aryan bir süper arabanın acımasızca saldırısıyla Geleceklerinden haince Mahrum bırakılmışlardır.
Mais revenons au procès. Alors qu'ils apportaient des boîtes de conserve à l'église du quartier, mes enfants bien-aimés, Bud et... la fille... ont vu leur avenir tomber en morceaux sous les coups sans pitié d'une super-auto aryenne.
Kim olduğumuzu biliyorsunuz. Bırakın da geçelim.
Tu sais déjà qui je suis, laisse nous passer.
Lütfen, bırakın da geçelim.
Laissez-nous passez, s'il vous plaît!
Şimdi neyi doğru yaptığınızı bırakıp, neyi yanlış yaptığınıza geçelim.
Passons maintenant à ce que vous avez fait de bien et de mal.
Bırakın geçelim.
Écartez-vous.
Tehditler savurmayı ve isim vermeyi bırakıp senin bir daha dönmemek üzere çekip gittiğin kısma geçelim derim.
Je suggère d'arrêter les menaces et les insultes et que l'on passe au moment où vous partez, là où je n'entendrais plus parler de vous.
Bırakın da geçelim.
Laissez nous passer.
Lütfen tüm etik ve ahlak çatışmasını bir yana bırakıp dalga geçelim bir dakikalığına.
- Non sans raison. On peut mettre le débat éthique entre parenthèses et se moquer d'eux un peu?
Bırakın da geçelim. Size sorun çıkarmaya gelmedik.
Laissez-nous passer et vous n'aurez pas de problème.
Bu saldırı başarılı olamayacak, bırakın da harekete geçelim!
Nous n'accepterons pas cette aggression, alors en route!
geçelim 22
bırak 1242
bırak beni 1950
bırakma 58
bırakıyorum 119
bırakma beni 65
bırakın 390
bırakmam 34
bıraktım 124
bırakmayacağım 38
bırak 1242
bırak beni 1950
bırakma 58
bırakıyorum 119
bırakma beni 65
bırakın 390
bırakmam 34
bıraktım 124
bırakmayacağım 38
bırakın beni 769
bırakacağım 37
bırak onu 1012
bırakalım 42
bırakın gelsin 27
bırakın gitsinler 39
bırak gitsin 444
bırakmak mı 26
bırakın geçeyim 78
bırak kalsın 58
bırakacağım 37
bırak onu 1012
bırakalım 42
bırakın gelsin 27
bırakın gitsinler 39
bırak gitsin 444
bırakmak mı 26
bırakın geçeyim 78
bırak kalsın 58