Herhangi bir şey translate French
5,497 parallel translation
Creel hakkında herhangi bir şey duyarsan bana haber ver.
Si tu entends quelque chose sur Creel, dis le moi.
Büyük bir olay, suç veya herhangi bir şey var mı?
Des événements marquants? Des crimes? Vous pensez à quelque chose?
Almak istediğin herhangi bir şey var mı?
Veux-tu prendre autre chose?
Senden rica ediyorum, eğer onu destekleyemiyorsan en azından onu kışkırtacak herhangi bir şey yapma. Kardeşim lütfen.
Ma soeur, je t'en conjure.
Eğer istediğiniz herhangi bir şey olursa...
Au moindre besoin...
Herhangi bir şey...
N'importe lequel...
Benim için, demek istediğim, babam hiç olmadı. Bu yüzden herhangi bir şey konusunda bir sorum olduğunda konuşmakta en rahat olduğum kişi annem olmuştur.
Comme je n'ai jamais eu de père, si j'avais des questions sur n'importe quel sujet je me tournais vers ma mère.
Ayrılıp herhangi bir şey arayabiliriz.
On se sépare. Cherche n'importe quoi.
Amber'in sınıfındaki çocukların aileleriyle ilgili herhangi bir şey sorabilirsin.
Vous pouvez demander tout ce qui a un rapport avec les parents de la classe de Amber.
Herhangi bir şey.
N'importe quoi, des oeuvres en mosaïque aussi.
Doreen'in araştırmasından kurtarılabilecek herhangi bir şey.
Ce qu'on peut sauver des recherches de Doreen.
- Şeker veya sakız ya da herhangi bir şey işte.
- n'importe quoi, quelque chose.
Onunla bu kadar yakından çalıştığıma göre sizin için ya da Başkan için hayatınızı kolaylaştıracak yapabileceğim herhangi bir şey varsa...
Eh bien, maintenant que je travaille avec lui, si je peux faire quelque chose pour vous, quelque chose qui faciliterait votre vie ou celle de votre mari...
Norris'in böyle olacağına ilişkin herhangi bir şey hissettin mi?
Il y avait des signes avant-coureurs chez Norris?
Bu, söylediğim herhangi bir şey yüzünden olmadı, Jack.
Rien de ce que j'ai pu dire n'a causé ça Jack.
Gösterişsiz eylemlerimin, Tanrı'nın eylemleri yanında sönük kaldığını görmenin haricinde tanrısal varlığa ilişkin herhangi bir şey düşünme zahmetine girmedim.
Je ne me suis pas soucié de considérations divines, autres que celle de reconnaître mes modestes actions bien pâles comparées à celles de Dieu.
D tüneline doğru ilerliyor. Herhangi bir şey yol elinde.
Il se dirige vers le tunnel D. Il ne porte rien.
Bakın, kimseye söylemeyin lütfen Ofiste bunun hakkında kimse herhangi bir şey bilmesin, tamam mı?
Ecoutez, ne dites rien à qui que ce soit au bureau à propos de tout ça, OK?
Yeter. Bay Hardy, bu yer hakkında herhangi bir şey biliyor musunuz?
M. Hardy, connaissez-vous cet endroit?
Lafı geçmişken, senin hazırlanıyor ya da Liv ile konuşuyor ya da yurt odanı toparlamak dışında herhangi bir şey yapıyor olman gerekmez mi?
Et en parlant de ça, tu devrais pas te préparer ou parler à Liv ou faire n'importe quoi d'autre que ranger notre chambre?
Yayında başkan yardımcısı hakkında herhangi bir şey söylersen bacaklarını öyle kırarım ki, normal boyda olursun.
Si tu dis quoi que ce soit sur la Veep à l'antenne, je vais te casser les jambes si gravement qu'après tu seras de taille normale.
Herhangi bir şey?
Du neuf?
Herhangi bir şey bulabildin mi?
Tu as trouvé quelque chose?
Okuduğun kitaplarda yazan herhangi bir şey bana yardım edemez.
Il n'y a rien que tu as étudié dans les livres qui puisse m'aider.
Okuduğun kitaplarda yazan herhangi bir şey bana yardım edemez.
Ce que t'as appris dans les livres va pas m'aider.
Yani eğer başka yapabileceğim herhangi bir şey varsa...
Donc s'il y a quoique ce soit que je peux faire...
Kendimizi ülkece korku ve öfke siyasetine teslim ettik. Ve korktuğumuz her şey, mesela internetin geleceği ve erişimi gibi, öfke duyduğumuz herhangi bir şey, iç güdüsel olarak müdahaleci bir adalet sistemi doğuruyor.
Nous nous sommes autorisés, dans ce pays, à être pris au piège par les politiques de la peur et de la colère, et tout ce dont nous avons peur, comme le futur d'Internet et des accès,
Annenin ya da ailenizin ihtiyaç duyduğu herhangi bir şey olursa biz buradayız.
Si elle ou votre famille à besoin de quelque chose, on est là pour vous aider.
NSA'i arayaın ve olayla ilgili herhangi bir şey duyan veya gören var mı öğrenin, tamam mı?
Appelez la NSA et voyer s'ils ont entendu quelque chose à propos d'une attaque, ok?
Benim avukatımla... senelerdir çalışıyordu,... kendi parasını harcayarak, birşeylerin izini sürüyordu bir itiraza yardımcı olabilecek herhangi bir şey.
Il a travaillé avec mon - - mon avocat pendant des années, dépensant son propre argent, cherchant chaque - - chaque chose qui pourrait aider en appel.
Mektupta yazan herhangi bir şey katil olduğunu ispatlamıyor.
Rien ne le prouve dans la lettre que ça vient du tueur.
- Bilmek istediğimiz herhangi bir şey olabilir.
Cela peut être n'importe quelle question.
Herhangi bir şey için dava edildiler mi hiç?
Ont-ils été accusés de quelque chose?
Herhangi bir şey arama açımızı daraltabilir.
Pas de chance, on peut restreindre nos recherches.
Bu yüzden bana bir iyilik yap dostum. Sakın bana herhangi bir şey ile ilgileneceğini falan söyleme.
Donc fais-moi une faveur, ne me dis pas que tu prendras soin de quoi que ce soit.
Bir şey öğrenirsen, herhangi bir şey lütfen ara beni.
Euh... si tu sais quelque chose, n'importe quoi, s'il te plaît appelez-moi.
Yapabileceğimiz herhangi bir şey var mı?
Y a t-il quelque chose que l'on peut faire?
Bir baş nedime onun ardını temizler... Kraliçenin ihtiyaç duyduğu herhangi bir şey varsa kontrol eder.
Et la demoiselle d'honneur nettoie après elle et ensuite vérifie si il y a un truc dont la Reine aurait besoin.
Herhangi bir şey söyledi mi?
A-t-il dit quoi que ce soit?
Onunla ilgili herhangi bir şey gördün mü yara izi, doğum lekesi?
Y a-t-il quoi que ce soit que tu aies vu sur lui... des cicatrices, tâche de naissance?
Peki ya eviniz? Herhangi sıra dışı bir şey fark ettiniz mi?
Et dans votre maison, vous avez remarqué des choses inhabituelles?
Herhangi bir şey... Hesabı alabiliriz.
On va prendre l'addition.
Öyle herhangi biriyle yapabileceğin bir şey değildi. Saatlerce, tekrar, tekrar...
Je veux dire, tu peux pas faire ça avec n'importe qui pendant des heures et des heures, encore et encore...
İkimiz de herhangi bir ideal için birçok şey hakkında fazla meraklıyız.
Tous deux sommes trop curieux sur trop de choses pour quelques idéaux.
Herhangi bir shiatsu beceri ya da bir şey var mı?
Vous savez, j'ai quelques légères crampes à la jambe.
Size veya herhangi bir başka devlet kurumuna hiçbir şey vermek zorunda değilim.
Je ne vous dois rien, à vous, comme à tous ceux qui sont ici.
Şey, eğer olur derse, numaramı herhangi bir reklam panosundan veya park bankından alabilirsin.
Eh bien, si elle est d'accord, vous pourriez avoir mon numéro qui est sur les panneaux et les bancs.
Daniel Douglas Langston'ın zamansız ölümüyle ilgili herhangi bir soruyu Başkan yardımcısının ofisine havale et. Diyeceğin şey bu olsun.
C'est ce que tu as dit.
herhangi bir düzeyde, insanlar ihtiyaç içinde hiçbir şey yok. herhangi bir düzeyde, insanlar ihtiyaç içinde hiçbir şey yok.
Il n'y a absolument rien là-dedans dont on ait besoin.
Peki oradayken herhangi şüpheli bir şey gördünüz mü?
Et quand vous étiez là, avez-vous vu quelque chose de suspect?
İki şey var... Bence henüz herhangi bir sonç çıkarmak için çok erken ve bir de, her ne olursa olsun ben buradayım.
Deux choses : il est trop tôt pour tirer des conclusions et... sache que je suis là.
herhangi bir şey var mı 19
herhangi bir şey olabilir 18
herhangi biri 66
herhangi bir yer 20
herhangi bir 21
herhangi biri olabilir 20
herhangi bir yere 62
herhangi bir yerde 34
herhangi birini 22
herhangi birşey 34
herhangi bir şey olabilir 18
herhangi biri 66
herhangi bir yer 20
herhangi bir 21
herhangi biri olabilir 20
herhangi bir yere 62
herhangi bir yerde 34
herhangi birini 22
herhangi birşey 34
herhangi bir fikrin var mı 26
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şey söyle 257
bir şeyler var 19
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey oldu 106
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler söyle 85
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey oldu 106
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler yiyelim 46
bir şeyler söyle 85