English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ N ] / Nerede kaldın

Nerede kaldın translate French

1,226 parallel translation
Nerede kaldın?
- Enfin! - A bientôt, Cosmo!
Nerede kaldın?
Vous en avez mis du temps.
Nerede kaldın?
Tu étais où?
Nerede kaldın dostum?
C'est pas trop tôt!
Nerede kaldın Stevie?
Où étais-tu, Stevie?
Bu sefer nerede kaldın?
Où ils ont logé? Au Plaza?
Nerede kaldın?
- Où t'étais?
Nerede kaldın?
Où étais-tu?
Nerede kaldınız?
Où étiez-vous passés?
Billy, nerede kaldın? Ted!
Billy, où étais-tu?
Nerede kaldınız çocuklar?
Où êtes-vous, bordel?
Nerede kaldın? Bak...
Oui, écoute...
Hey, oğlum, nerede kaldın?
Salut, mon grand. Tu en as mis du temps!
Ira nerede kaldın?
T'es malade ou quoi?
Sen nerede kaldın?
T'étais où?
Nerede kaldın?
C'est pas trop tôt!
Duncan, nerede kaldın?
Duncan, qu'est-ce que vous foutez là-dedans?
Nerede kaldın ha? Nina, Nina
Où est cette nana
Bumstead, nerede kaldın?
Bumstead, qu'est ce qui vous a pris?
Nerede kaldın bakalım?
Pourquoi es-tu en retard?
Hey nerede kaldın?
Je me gèle le cul.
Nerede kaldınız?
Où êtes-vous?
Angel. Nerede kaldın?
Hé, Angel, t'étais où?
Nerede kaldın?
Tu saignes d'où?
Nerede kaldınız?
Où vous étiez passés?
Nerede kaldınız?
Où étiez-vous?
Nerede kaldınız?
où étais-tu passé?
Nerede kaldınız?
- Qu'est-ce que vous faisiez?
Nerede kaldın?
Où étais-tu passé?
Nerede kaldınız?
C'est pas trop tot!
- Nihayet! Nerede kaldın?
Te voilà enfin, où t'étais?
Nerede kaldın?
Où étais-tu passée?
Lee ne zaman ve nerede olacağını bilmeni istemedi. Böylece sen dışında kaldın.
Lee ne voulait que tu connaisses ni l'endroit ni l'heure.
Tercümanın nerede kaldı?
Qu'est-ce qu'il fout, ton interprète?
- Hani vicdanın nerede kaldı şimdi?
II meurt. - Et ta conscience?
Bu sefer nerede kaldın?
Au Plaza?
Dewey, nerede kaldın?
Où étais-tu passé?
Nerede kaldın?
Où tu étais?
Nerede kaldıklarını öğren.
Mais, trouve-moi où ils se cachent.
Nerede kaldığınızı mı unuttunuz? İşinizden ayrılmaktan bahsediyordunuz.
Vous parliez de quitter votre boulot.
Nerede kaldığını haber vermeden eve kafasına estiğinde geliyor... son üç aydır.
Il rentre à la maison en pleine nuit, sans rien dire de ses agissements depuis trois mois.
Nerede kaldığını bilmem gerekiyor.
Où êtes-vous descendue, si j'ai besoin de vous?
Nerede kaldın, Kerry?
Où est Kerry?
Nerede kaldın?
Où étiez-vous?
- Sen nerede kaldın?
- Où t'étais?
Nerede kaldın, kadın?
Où t'étais?
Nerede kaldığını ya da onunla nasıl irtibat kuracağımı da bilmiyorum.
Je ne sais pas où il est ni comment le joindre.
Nerede kaldığını biliyorsunuz. Kimse onu yok etmeyi denemedi mi?
Vous savez où il vit et personne ne l'a encore tué?
- Senin nerede kaldığın beni ilgilendiriyor!
Où tu dors, ça me regarde!
Nerede kaldığını biliyor musunuz?
Vous connaissez son hôtel?
Hey, Vinny, nerede kaldın?
Où t'étais?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]