Nereye gideceksiniz translate French
208 parallel translation
Nereye gideceksiniz?
Vous allez dans quelle direction?
Ama nereye gideceksiniz?
Mais où irez-vous?
- Nereye gideceksiniz?
- Où irez-vous?
- Nereye gideceksiniz?
- Où allez-vous? - Jaurès.
Buradan ayrıldığınızda nereye gideceksiniz?
Je vais partir. Où irez-vous?
Nereye gideceksiniz?
Vous allez quelque part?
Buradan ayrılınca nereye gideceksiniz?
Où irez-vous, quand vous partirez?
Bu olursa nereye gideceksiniz?
Où irais-tu alors?
Nereye gideceksiniz?
Où ça?
- Nereye gideceksiniz?
- Pour quoi? - Des courses.
- Ama nereye gideceksiniz?
Mais où irez-vous?
Nereye gideceksiniz?
Partir où?
Nereye gideceksiniz?
Où voulez-vous aller?
Nereye gideceksiniz?
Où irez-vous?
- Peki nereye gideceksiniz?
- Vous alliez où comme ça?
Buradan sonra nereye gideceksiniz Clyde?
Où irez-vous maintenant, Clyde?
Nereye gideceksiniz?
Où allez-vous exactement?
- Nereye gideceksiniz?
- De quoi s'agit-il?
Buradan nereye gideceksiniz?
Des projets futurs?
Nereye gideceksiniz?
Où allez-vous?
- Nereye gideceksiniz?
- Où allez-vous?
Bu imkânsız. Kurallara aykırı. Dursak bile, nereye gideceksiniz ki?
Impossible, c'est contre le règlement, de toute façon, où iriez-vous ici?
Belapur, Rampur, Ramgarh... Nereye gideceksiniz?
Belapur, Rampur, Ramgarh?
Şimdi nereye gideceksiniz?
Où allez-vous?
Bu tatilde nereye gideceksiniz Bayan Singer?
Qu'avez-vous prévu pour vos vacances, Mme Singer?
Nereye gideceksiniz, Porto Rico?
Où partez-vous? A Porto-Rico?
Buradan ayrılınca nereye gideceksiniz?
Où allez-vous ensuite?
Arthur ile sen nereye gideceksiniz?
Où est-ce que vous allez, Arthur et toi?
O şeyin içerisinde tam olarak nereye gideceksiniz, Bay Twain?
Où est-ce que vous allez vraiment dans cette chose, Mr. Twain?
Nereye gideceksiniz, Yüzbaşı?
Où iriez-vous, Cpt.?
Tekrar soruyorum, Yüzbaşı : Nereye gideceksiniz?
Je réitère ma question capitaine : "Où iriez-vous"?
Nereye gideceksiniz?
Pour aller où?
Eh, siz nereye gideceksiniz?
Vous allez où?
Eğer bizim yararımıza olan delillere açık değilse, oradan sonra nereye gideceksiniz?
S'il rejetait des preuves en notre faveur, que feriez-vous?
Ayrılmanız gerekirse nereye gideceksiniz?
Où iriez-vous si vous deviez partir d'ici?
- Nereye gideceksiniz?
- Et où irez-vous? - Comment?
- Nereye gideceksiniz dedim.
- J'ai dit, où irez-vous?
Ya siz, siz nereye gideceksiniz? Tamam, beni ilgilendirmez, sormayacağım. Sormamam gerektiğini biliyorum.
De là, vous, je sais pas... j'ai compris que je ne dois pas poser trop de questions.
Nereye gideceksiniz kızlar?
Je vous emmène où les filles?
Nereye gideceksiniz?
- Bien. Où allez-vous?
Nereye gideceksiniz?
On a une piste.
Nereye gideceksiniz?
Où vas-tu aller?
- Nereye gideceksiniz?
- Où vous allez?
Peki nereye gideceksiniz?
Alors, tu iras où?
Nereye gideceksiniz efendim?
- Où allez-vous, monsieur?
- Nereye gideceksiniz?
- Où va-t-on?
- Nereye gideceksiniz?
Elle a failli mourir. - Où tu veux aller?
Şimdi nereye gideceksiniz?
Eh bien, où vas-tu aller?
Nereye gideceksiniz?
- Où allez-vous?
Nereye kadar gideceksiniz?
Gandhi?
- Nereye kadar gideceksiniz?
Vous allez loin?
nereye gidiyorsun 4208
nereye 2137
nereye gittin 130
nereye gideceksin 183
nereye kayboldun 59
nereye gidiyorum 64
nereye gidelim 62
nereye gitmek istiyorsun 67
nereye gittiniz 39
nereye gidersen git 48
nereye 2137
nereye gittin 130
nereye gideceksin 183
nereye kayboldun 59
nereye gidiyorum 64
nereye gidelim 62
nereye gitmek istiyorsun 67
nereye gittiniz 39
nereye gidersen git 48