Bu harika bir şey translate Portuguese
882 parallel translation
Bu harika bir şey, değil mi?
Não é fantástico?
Bu harika bir şey Jeff!
Que maravilha!
Ve bu harika bir şey.
E é óptimo.
- Bu harika bir şey, Tracy.
- É grandioso, Tracy.
Bu harika bir şey!
Fantástico!
Bu harika bir şey!
Hei, É maravilhoso!
Bu harika bir şey.
Mas... é óptimo.
Bu harika bir şey tatlım.
John, estás aborrecido por teres visto um homem a ser morto.
Biliyorsun, bu harika bir şey, Oxport gibi küçük bir kasabada.
É isto que as cidades pequenas como Oxport têm de maravilhoso.
- Bu harika bir şey. Tebrik ederim.
Não é maravilhoso?
İşte bu harika bir şey.
Tem muito que se lhe diga.
Müzisyenler, özellikle de gençler bir fırsatını bulup... bu kadar para kazanınca "bu harika bir şey" derler. Ama kendilerini kaybedip müziği unutmaları da mümkün. Yeteneklerini kaybetmeleri mümkün.
Quando os músicos novos conseguem... ganhar tanto, acham fantástico, esquecem-se de si e esquecem-se da música, do seu talento, da outra metade do seu eu.
Ben tatlıları pek sevmem, ama bu harika bir şey.
Não sou lá muito apreciador de sobremesas, mas esta é excelente.
Sana kurs aldırdığım için mi? Bu harika bir şey.
É porque te motivo para tirares cursos para adultos?
- Bu harika bir şey.
Mas isso é fantástico.
- Bu harika bir şey.
- O "produto" era muito bom, meu.
Bu harika bir şey, Vali Bey.
Isso é bestial, Governador.
Bu harika bir şey, sana tapıyorum.
Foi uma inspiração e adoro-te por isso.
Bu harika bir şey.
Isso é óptimo.
- Bu harika bir şey.
- "Belo" trabalho!
Bu harika bir şey.
Isso é maravilhoso.
Bu harika bir şey, Max!
Isto é maravilhoso, Max!
Bu harika bir şey değil mi?
Está fabuloso, ou não?
Evet, delirdim, harika bir şey bu!
Estou louco, e é uma sensação maravilhosa!
Bu yaptığın harika bir şey.
É maravilhoso o que estás a fazer.
Bu endişeli bekleyişe eşlik etmek için ta Gallup'tan birilerinin geldiğini görmek harika bir şey.
È uma coisa maravilhosa ver um homem e a sua família virem desde Gallup para se juntar a nós aqui durante estes inquietantes dias.
Bayanlar ve baylar, bu harika çifte baktığınızda bütün dünyada herkesin dilinde olmalarının şaşılacak bir şey olmadığını anlıyorsunuz
Senhoras e senhores, quando se vê este casal não admira que nos sejam familiares.
Çocuklar, harika bir şey bu.
Rapazes, isto é bestial.
Harika bir şey bu!
É ótimo!
Muhteşem bir şey değil tabii, ama biraz hoşuna gidecektir Antonina memnun kalacaktır. Bu harika!
Não é muito, mas acrescente uma ninharia qualquer, e Antanina Nikalaievna ficará contente.
Harika bir şey bu çocuklar!
Pois isto que é estupendo, caras!
İçlerine kapanıyorlar ve vücutlarının içindeki mucizeyi düşünmeye başlıyorlarmış. Bence bu başıma gelen, harika bir şey.
Acho maravilhoso o que está acontecendo comigo... não apenas por fora, mas por dentro também.
Harika bir şey bu!
Um espectáculo!
Bu da çok doğal ve sağlıklı bir şey. "Karşı cins" denen o harika yaratıklara... ilgi duymaya başlamalı artık.
E é natural e saudável... que ela se interesse por aquelas criaturas fascinantes chamadas...
Eğer bu konuda bir şey yapmazsak bu harika yeşillik donarak ölecek.
Se não fizermos algo, aquela vegetação maravilhosa vai morrer congelada.
- Bu harika bir şey, teşekkürler, Maryann.
Obrigada, Maryann.
- İnsanın bu kadar arkadaşı olması harika bir şey!
- É ótimo ter tantos bons amigos!
İnsanlar bu özel duygunun harika bir şey olduğunu iddia ediyorlar.
Os humanos atribuem, de facto, um grande valor a essa emoção.
Bu harika bir fikir ama ben geleneksel bir şey düşünüyordum.
É uma ideia divertida, mas penso em termos de História.
İleriye devamımız bu kişi tarafından engellendi. Onunla gitmeniz için yalvarıyor. Nadir, harika bir şey gösterecekmiş.
A continuação da nossa viagem foi impedida por este homem, que pede que o sahib o acompanhe para lhe mostrar uma coisa rara e maravilhosa.
- Aman Tanrım, harika bir şey bu!
Oh, mamma mia, que maravilha!
Berbat bir şey bu. Harika bir evim vardı, ama masraflarını karşılayamıyordum.
Dantes tinha uma casa bestial, mas muito cara.
Harika bir şey bu.
É bestial. É...
Harika bir şey bu.
Estes dois velhos!
Harika bir şey bu, Jack.
Grande trabalho, Jack.
Şey, bence bu harika bir fikir.
- Acho que é uma excelente ideia.
Bayıldım. Harika bir şey bu!
- Adoro, é divino.
Harika bir şey bu.
Não faz mal.
Bu burbon harika bir şey. Kentucky denen yerden geliyor.
Este bourbon é muito bom.
Harika bir şey bu!
Ainda bem. Assim livro-me de todos.
Hey, harika bir şey bu!
Ora, é maravilhoso!
bu harika 2100
bu harika olur 97
bu harika olacak 41
bu harika bir fikir 102
bu harika bir haber 54
bu harika olurdu 46
bu harikaydı 137
bu harika işte 21
bu harika değil mi 46
harika bir şey 123
bu harika olur 97
bu harika olacak 41
bu harika bir fikir 102
bu harika bir haber 54
bu harika olurdu 46
bu harikaydı 137
bu harika işte 21
bu harika değil mi 46
harika bir şey 123
harika bir şey bu 19
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey değil 1063
bir şey yok 987
bir şey olmaz 235
bir şeyler içelim mi 27
bir şey sorabilir miyim 139
bir şey mi oldu 310
bir şeyler içelim 56
bir şeyler var 19
bir şey söyle 257
bir şey söyleyebilir miyim 105
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey oldu 106
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yiyelim 46
bir şey 209
bir şeyler yanlış 26
bir şey olmadı 105
bir şey söylemeyecek misin 21
bir şey oldu 106
bir şey yok mu 17
bir şeyler yapın 69
bir şeyler söyle 85
bir şeyler yiyelim 46