Evleniyor translate Portuguese
1,365 parallel translation
Bugün Devi evleniyor. Burada olmayacak.
Hoje é o casamento da Devi, ela não vem.
Evet, eminim yeniden evleniyor olmam yüzündendir.
Sim, estou certa que é porque me vou casar novamente.
Annen yeniden evleniyor.
A sua mãe vai-se casar.
Danny'nin annesinin yeniden evleniyor olduğu gerçeğini kabullenmesi gerek.
O Danny tem que aceitar o facto de que a mãe se vai casar novamente.
Anna evleniyor.
Anna vai-se casar.
Biri mi evleniyor?
Vai alguém casar-se?
Daniel evleniyor.
O Daniel vai casar-se.
Kardeşim Daniel evleniyor.
O meu irmão vai-se casar.
- Hayır, ne zaman evleniyor?
- Não, quando é que ele se vai casar?
- Lütfen bekle. - Kardeşin bir hafta sonra evleniyor ve bana haber vermedin.
O teu irmão vai-se casar para a semana e tu não me dizes?
Evleniyor gibi hissediyor musun?
Não te apetece casares-te?
Bir hafta sonra erkek kardeşi evleniyor ve Mara da gitmek istiyor. Ama köyde kimse onun artık "Kadın" olduğunu bilmiyor.
Acontece que, daqui a uma semana, o irmão que ela adora vai se casar... e Mara quer ir, mas lá ninguém sabe que ele virou ela.
Onunla parası için evleniyor.
Ele só está a casar por dinheiro.
Şey, en azından bir doktorla evleniyor.
Bem, pelo menos, ela vai casar com uma médica.
Prue evleniyor, ve Phoebe şey, Phoebe.
A Prue vai-se casar e a a Phoebe... é a Phoebe.
Piper bir tamirciyle mi evleniyor?
A Piper vai casar-se com um faz-tudo?
Erkekler başka kadınlarla evleniyor.
Todos os homens andam por aí a casar-se.
- Evet, Cheryl'ın kardeşi evleniyor.
- A irmã da Cheryl vai casar.
- Becky mi evleniyor?
- A Becky vai casar?
- Evet, bir Yahudi'yle. Yahudi'yle evleniyor.
- Sim, vai casar com um judeu.
Kuzenim yarın evleniyor.
O casamento do meu primo é amanhã.
- Yarın evleniyor, değil mi?
- Ele vai casar-se amanhã, não é?
Eğer sen evleniyor olsaydın asla seni kızdıracak bir şey yapmazdım.
Se fosses casar, eu não faria nada para te aborrecer.
Sırf söylediklerini doğru sandığı için seninle evleniyor.
Ele vai casar contigo porque acha que o que disseste é verdade.
Oğlu bir suçlu, kızı aniden evleniyor yaptığı tek şey, olup biteni anlamak.
O filho dele é um criminoso. De repente a filha casa-se... Ele está apenas a tentar encontrar uma pista para este novo mundo.
Bebekle mi evleniyor? İyi şanslar.
Está a casar-se com um bebé?
Küçük kızım evleniyor.
A minha menina vai-se casar.
Bir çok insan kumarın yasal olduğu yerde evleniyor.
Muita gente se casa onde o jogo é legal.
Kim evleniyor?
Quem vai casar?
Birbaşka kuzeninde mi evleniyor?
Mais um primo se enforcando?
Birimiz başkası ile evleniyor.
Para arrancar separadamente?
Nicole evleniyor.
A Nicole vai casar.
Dianne Dreyer'in oğlu Amy Lynn'in kızıyla evleniyor.
O filho da Dianne Dreyer vai casar com a filha da Amy Lynn.
Kim evleniyor?
Quem se vai casar?
Son birkaç haftadır o kadar stresliydim ki küçük oğlumun evleniyor olduğu gerçeğini gözden kaçırmıştım.
Andei numa tal roda-viva estas últimas semanas que nem tive tempo para pensar que o meu menino se ia casar.
Senin küçük kızın da evleniyor.
Tal como a sua menina.
- Vostrikov bir kızla evleniyor..
- Vostrikov casou-se com uma rapariga...
Vostrikov üst düzey ilişkileri olan bir kızla evleniyor.
Vostrikov casou-se com uma rapariga com bons contactos no partido.
- Peter'ın kızkardeşi Lindsey önümüzdeki kış Vegas'ta evleniyor.
- A irmã de Peter, Linzy, vai-se casar este inverno em Las Vegas.
Yoksullar da evleniyor.
Os pobres também casam.
- Yarın evleniyor musun?
Vais casar-te amanhã?
Başkasıyla evleniyor.
Ela vai casar com outra pessoa.
Evet ama kız kardeşim evleniyor. Annemle babam bu yüzden strese girdi.
Pois, mas a minha irmã vai-se casar e os meus pais andam stressados.
- Hayır. Kız kardeşim evleniyor.
A minha irmã vai-se casar.
Sevdiğim kız evleniyor.
Um...
Tek kızımız evleniyor.
Casa-se a nossa única filha.
Kaçıp evleniyor muyuz?
Fugimos?
Küçük oğlumuz evleniyor.
O nosso menino vai casar-se.
BU KIŞ EVLENİYOR
Passou a noite escrevendo este, Dick?
Bugün benim için çok mutlu bir gün. En sevdiğim yeğenim Paola bugün evleniyor!
Hoje é o casamento da minha sobrinha Paola.
- O evleniyor.
- Ela é que se vai casar, eu não!
evleniyoruz 34
evleniyorum 72
evleniyor musun 30
evleneceğim 37
evlen benimle 99
evlenmek istiyorum 28
evlenmek 36
evlenelim 31
evlenmeyeceğim 23
evlendim 66
evleniyorum 72
evleniyor musun 30
evleneceğim 37
evlen benimle 99
evlenmek istiyorum 28
evlenmek 36
evlenelim 31
evlenmeyeceğim 23
evlendim 66
evlendi 30
evleneceğiz 54
evlendik 31
evlenmiş 17
evlen 31
evlendin mi 38
evlen onunla 28
evlenirim 17
evlenip 16
evlenecek misiniz 18
evleneceğiz 54
evlendik 31
evlenmiş 17
evlen 31
evlendin mi 38
evlen onunla 28
evlenirim 17
evlenip 16
evlenecek misiniz 18