English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Y ] / Yarın saat 10

Yarın saat 10 translate Portuguese

145 parallel translation
Seni yarın saat 10'da alıyorum ve sen de doğru düzgün bir şekilde beyaz giymiş olacaksın.
Venho buscar-te amanhã às 22h e estarás vestida de branco.
Yarın saat 10'da, orada olacağım.
- Estarei lá às 10 horas.
O bujiyi bulup MacGyver'i getirmemiz için yarın saat 10'a kadar vaktimiz var.
Bom, temos até às dez horas de amanhã para encontrar o dispositivo de ignição e ir buscar o MacGyver.
- Yarın saat 10 : 00 nasıl olur?
Quando? - - Aqui, 10 : 00 amanhã?
Yarın saat 10.00 McPherson için bir anma töreni yapılacak.
Amanhã, às 10h00, teremos as cerimónias fúnebres do McPherson.
Bankalar, yarın saat 10'a kadar açılmıyorlar. Dışarı gel.
Amanhã o banco não abre antes das 10 : 00 am.
Duruşma yarın saat 10'da.
Audiência amanhã às 1 0 : 00h.
Yarın saat 10 : 00'da sizi arayacağım.
Irei visitá-la... amanhã às dez.
Yarın saat 10'da bir adam... St. Germain Caddesi'nden... Louvre'a yürüyecek.
Amanhã de manhã passará um homem, pouco antes das dez horas, na rua Saint-Germain I'Auxerrois, em direcção ao Louvre.
Bakın, yarın saat 10.00'da müşterinizin ofisinde buluşalım.
Vamos marcar um encontro consigo e o seu cliente amanhã, às 10h no escritório dele.
Yarın saat 10'a rezervasyon yaptık.
Marcámos às dez da manhã.
Argümanları yarın saat 10.00'da dinleyeceğim.
- Ouvirei as partes, amanhã, às 10h. - Certo.
Yarın saat 10'da mı arayacaklar?
A chamada é amanhã às 10 horas?
İşte bu kadar! Yarın saat 10'da buluşma yerini söyleyeceğiz,... - öğleden sonra da para gelecek.
Amanhã às 10 horas marcamos a entrega, - e ao meio-dia recebemos.
- Her ne tarafa gidiyorsa yarın saat 10'da varacaktır.
Seja para onde for, será entregue amanhã, por volta das 1 0 : 30.
Yarın gece saat 10'da.
Amanhã, às 22h00.
Bu gece konuşmazsak, yarın sabah saat 10'da Gestapo merkezinde.
10 : 00 amanhã de manhã na Sede da Gestapo, a menos que cancele esta noite.
Evet, yarın sabah saat 10'da onunla görüşeceğim.
Sim. Irei encontrar-me com ele, amanhã às 10 : 00.
Beyler, eğer yarın sabah saat 10 : 30'da...
Caras, se forem a St.
Tamam, yarın sabah, saat 10'da.
Está bem, amanhã de manhã, 10h00.
Yarın sabah uğrayıp saat 10 gibi seni uyandırırım.
Passo por tua casa a acordar-te de manhã, cerca das 10h.
Bak, Clara'yı eve götürdüğümde saat 1.30 olur. Eve dönmem 2'yi bulur. Yarın ayin için 10'da kalkmam lazım.
Quando eu chegar a casa de Clara, passará da 1 : 00h, e não estarei de volta antes das 2 : 00h.
Doktor Voudel, yarın sabah saat 10'da hazır olun.
Sim, Dr. Voudel. Esteja pronto amanhã às 10h.
Mahkeme yarın sabah saat 10 : 00'a ertelenmiştir.
O julgamento será retomado às 10 horas, amanhã de manhã.
Yarın ilk randevunuz saat 10.30'da Bigelow'la.
Bigelow às 10 : 30 é o primeiro amanhã.
Mahkeme yarın sabah saat 10.30'a kadar ara veriyor.
A sessão está suspensa até amanhã às 10h30.
İngiliz uçakları yarın sabah saat 10'da Vaires'yi vuracaklar.
Os aviões ingleses bombardeiam Vaires às 10 : 00.
Yarın sabah saat 10'da gelip bütün partiyi alacağım.
Amanhã ás 10 lhe comprarei tudo... tudo!
Yarın sabah ikinizde klinikte olacaksınız tam saat 10 : 00'da bagaj yok.
Estejam amanhã na clínica às dez horas em ponto, sem malas.
Ve yarın kokteyl partime davetlisin, saat 10'da.
E estão convidados para uma festa amanhã às dez.
Yarın sabah saat 10'da ofisime ya sözlerinde herhangi bir mistik ima olduğunu kesin bir biçimde inkar eden bir mektup ya da istifa mektubunu getir.
Amanhã às 10 a.m., quero que traga à minha sala... uma carta negando enfaticamente que suas observações tinham qualquer implicação mística... ou um pedido de demissão.
O zaman... yarın sabah saat 10'da görüşürüz.
Então... Vejo-te amanhã às dez.
Yarın saat onda onu bana getiriyorsunuz, Bay?
Você o levará até mim amanhã, às 10 horas, Sr...?
Oğluna söyle yarın saat onda ikinizi de almak için burada olacağım.
Diz ao teu filho que venho buscar-vos amanhã, às 10 horas.
Yarın sabah saat 10'da Pensacola'da olmalısın.
Tens de estar em Pensacola amanhã de manhã às 10. - Está bem.
Yarın sabah saat 10'da Filargi'yi 42.Cadde'deki kütüphaneye getirip bırakacaksın.
Amanhã às 10 horas, traz o Filargi... à biblioteca da rua 42 e solta-o.
- Yarın sabah saat 10'da.
- Amanhã às 10 da manhã.
Yarın sabah saat 10`da.
- Amanhã de manhã, às 10h00.
Her neyse canım, sen ve Buck için yarın saat 10'da randevu alacağım.
- Boa! - Isso, pai!
Yarın saat 10'da, Al.
Não sei.
Yarın sabah saat 10'da.
Amanhã de manhã, às 10 : 00.
Bravo! Yarın, saat 10'da, Kahire'de buluşuruz.
Encontramo-nos aqui no Cairo, amanhã ás dez da manhã.
Yarın sabah saat 10 : 10 kütüphanede görüşürüz.
Vemo-nos na biblioteca às 10 da manhã.
Yarın saat 10'da görüşürüz.
- Preciso de falar com eles.
O zaman, bu akşam saat 10 : 00'da, ya da yarın saat 8 : 00?
Digamos, esta noite, às 10 : 00, ou amanhã, às 8 : 00?
Yarın gece saat 10 : 30'da burada ol.
Eu gaguejei, filho da puta? - Não, você está certo. - Está com medo de vir aqui à noite?
Yarın sabah tütün dükkanına gel. Saat 10'da. Konuşalım, tamam mı?
Aparece na loja de cigarros amanhã de manhã às dez horas e falamos nisso, ok?
Yarın sabah saat 10'da.
Dez horas da manhã.
Hayır, yarın gidersin sabah 7 : 36'da çünkü bu gece beni havaalanına götürmen gerekiyor saat 10 : 00'da.
Não, estarás com ela amanhã... às 7 : 36... porque preciso que vás comigo até ao aeroporto esta noite... às 22 : 00.
Güvenlik görevlisine göre, Fuller ofisten akşam 10.30'da çıkmış. Uçağın indikten yarım saat sonra.
Segundo o segurança, o Fuller saiu do escritório ás 22 e 30... 30 minutos depois da chegada do seu voo.
Şimdi ise saat sabahın 10'u. Yarın sabah... buradan Cochabamba'ya kadar her yerde.
Agora são 10 : 00 a.m. do dia seguinte em todo lugar... daqui a Cochabamba.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]