English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Ö ] / Öyle bir şey

Öyle bir şey translate Portuguese

9,634 parallel translation
- Ben öyle bir şey istemedim.
- Também não era isso que queria.
Bu varlığı nasıl kilit altında tutacağımıza karar verene dek öyle bir şey olmayacak.
Enquanto não soubermos como conter a entidade não a mostramos a ninguém.
Öyle bir şey olana dek benim sorunumsunuz.
Mas enquanto isso não acontecer, são problema meu.
Öyle bir şey yok.
Nada disso.
Birkaçımız buradayız, ama öyle bir şey değil.
Estamos aqui alguns. Mas não é nada desse género.
Sanki öyle bir şey yok.
� como se nem existisse.
- Öyle bir şey olmayacak.
- Não vai acontecer.
Öyle bir şey yapmadı.
Ele não fez isso.
- Öyle bir şey asla olamaz.
Isso nunca há de acontecer.
Ben öyle bir şey demedim.
Eu não disse isso.
Öyle bir şey demedim.
- Não disse isso.
Hayır, öyle bir şey değil.
Não é nada disso.
- Öyle bir şey demedim.
- Eu não disse isso.
- Öyle bir şey.
- Parece plausível.
Öyle bir şey varsa bile, ki yok aktif kamuflaj giyen biri nasıl duvarın içinden geçer?
Mesmo que isso existisse, e não existe como pode alguém com camuflagem atravessar paredes?
Öyle bir şey demedim.
Eu não disse isso.
Öyle bir şey olsaydı haberimiz olurdu.
Se tivesse, saberíamos.
Sanırım öyle bir şey.
Algo do género.
Öyle bir şey ki görmezsen bütün hayatın boyunca pişmanlık duyacağın bir şey.
Se não visse isto, ia arrepender-se para o resto da vida.
Öyle bir şey olmadı.
Não foi isso que aconteceu.
- Bu öyle bir şey değil.
- Não se trata disso, está bem?
Yok öyle bir şey.
Não tenho nenhuma atração por homens.
Öyle bir şey sadece bir kere ben çocukken olmuştu.
Tive uma vez na minha vida, quando era rapaz.
- Hayır. Öyle bir şey yapmayacağız.
Acho que não vamos pôr nada disto online.
Evet, öyle bir şey.
Sim, algo do género...
- Öyle bir şey olmayacak.
- Bem, não vai acontecer.
Öyle bir şey olmayacak.
- Não vai acontecer. Não.
Tatlım öyle bir şey olmayacak.
Querida, isso não vai acontecer.
- Ben öyle bir şey demedim.
Eu não disse isso.
... öyle bir şey.
... algo do género.
Lakin öyle bir şey olacak olursa her şeyin geçmişte kalacağı söylenir.
Mas diz-se que, se acontecer, tudo passaria à história.
Öyle bir şey olmayacak.
Bem, isso não vai acontecer.
Öyle bir şey yok.
Isso não existe.
Ben öyle bir şey demedim.
Não foi isso que quis dizer.
Ben öyle bir şey demedim.
Não disse nada disso.
Öyle bir şey demedin.
Não disseste nada disso.
Ben öyle bir şey demedim.
Eu não disse nada disso.
Öyle bir şey.
Uma coisa desse género.
Asla öyle bir şey düşünmem!
Isso nunca me ocorreria.
Öyle olduğunu düşünsen bile HBO'da açıklamak gibi bir şey yapamazsın.
E mesmo que penses que está, não tens de o anunciar na HBO.
Yok öyle bir şey.
Não está nada.
- Bir şey yapmadıysa kimse öyle koşmaz.
- Nada! Ninguém foge assim, a não ser que tenha feito algo.
Mutluluk öyle ağzınıza atabileceğiniz bir şey değil. Mutluluk zaten içinizdedir.
A felicidade não é uma coisa que se põe para dentro, ela já está lá.
- Evet, öyle. Bir şey yapmam lazımdı.
- Tinha de fazer qualquer coisa.
Kuruldakilerin ikramiyesine ve hisselerine bir şey olmasın yeter öyle mi?
Desde que a direcção tenha os seus bónus e as acções estejam altas...
Öyle bir şey olmayacak.
- Não vão.
Öyle mi? Sana bir haberim var. Bu gece çekilip yatılan tek şey o olacak.
Tenho de te dizer uma coisa não é a única coisa que se vai encostar esta noite.
- Oğul sahibi olmak harika bir şey olmalı. - Evet, öyle.
- É óptimo ter um filho.
Öyle bir şey olmayacak.
Isso não vai acontecer.
Hayır, yok öyle bir şey.
- Não meto nada!
Öyle bir yerde o yemekleri bulmak az buz bir şey değil.
Não encontra comida daquela aqui no norte, lá é mesmo genuína.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]