English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ A ] / Annem geldi

Annem geldi translate Russian

160 parallel translation
Annem geldi, anahtarını duydum.
Странный воздух, Барри Ой, я слышу, как мать открывает дверь.
Annem geldi.
Мама.
- Annem geldi.
- Это моя мама.
Annem geldi.
Это ма.
Çocukları yatırdım. Sonra annem geldi. Ben de Leo'yla dışarı çıktım.
Я уложил их спать, пришла моя мама, и мы с Лео ушли
- Annem geldi sandım.
- Ой, я думала это мама.
Gerçek annem geldi.
вот и мама настоящая пришла!
Annem geldi.
Мама вернулась.
Benim sadece annem geldi.
У меня только мама пришла.
Galiba annem geldi.
Похоже, только что вернулась мама.
Sonunda annem geldi!
Мама наконец-то приехала!
Sorun değil, annem geldi.
Все нормально. Это всего лишь моя мать.
Dün gece annem geldi ve Zack, Red Lobster'da deniz ürünleri festivali için bir ilan kesmişti.
Нет, вы можете купить по детской цене только если вы в сопровождении взрослого, который платит полную цену.
Annem geldi.
Мама пришла.
Annem mayın filan dinlemeden yanıma geldi.
Мама ко мне приезжала. Мои планы прежние.
Annem ve babam, Batı'da bir çiftlikleri olsun isterdi ve ellerinden en fazla bu kadarı geldi.
Ты хоть объяснись.
Annem öldükten sonra tekrar gizlice beni görmeye geldi.
После того, как она умерла, он приходил, чтобы тайком со мной встретиться.
Peki annem ve babam yoksa, doğum belgem nereden geldi?
А откуда же у вас документы о моем рождении, если у меня нет ни папы, ни мамы?
Biraz evvel annem şehir dışından geldi.
Мама приехала погостить.
- Annem eve mi geldi?
- Мама дома?
O sene yatılı okulda, annem beni sadece bir kez ziyarete geldi.
В том году... В тот интернат... Мама приехала всего один раз.
Annem sonunda geldi.
Наконец и мама приехала!
Bugün de annem babanı görmek için geldi.
А сегодня она поехала, чтобы повидать его.
Sophie dünyaya geldikten sonra annem beni ziyarete geldi.
Когда София родилась, мать приехала меня навестить.
Her neyse, annem aşağıya geldi ve oyunumu seyretmeye başladı.
В общем, она спустилась вниз и просто смотрела, как я играю.
Oh, lanet. Annem ve babam geldi.
О, черт, родители пришли.
Annem benden haftalar önce geldi.
Мама пришла раньше меня на несколько недель.
Annem ziyaretime geldi. Sonra sizinle tanıştırabilir miyim?
Ко мне приехала мама, вас познакомить?
Annem İspanya'dan Kraliçe ile birlikte geldi.
Моя мать приехала из Испании с королевой.
Annem onu önceleri görmezden geldi.
Поначалу она не обращала на него внимания.
Sonra komşular geldi ve... ve arkasından annem eve geldi.
Потом пришли соседи.
Annem San Diego'dan ona göz kulak olmak için geldi, sanki bir işe yarayacak da.
Мама приехала из Сан-Диего чтобы за ней присмотреть. Как будто это поможет.
Buraya annem için birşeyler alacağımızı zannederek geldi. Ona özel bir sürpriz yapmak istedim.
Она думает, что мы здесь, чтобы выбрать кое-что для моей матери но я хотел порадовать её чем-нибудь особенным.
Bu Barry dingilinden gına geldi. Annem beğensin ya da beğenmesin onu Wayne'le masaya oturtacağım.
Но лишь затем, чтобы завтра пойти в этом в тюрьму.
- Sonra Annem Kuzey [br] Batı üniversitesine geldi - Bu da güle güle Afrika demek oldu.
И потому - прощай Африка и здравствуй милая средняя школа.
Annem zamanı geldi diyor.
Мама говорит, что пора.
Bir daha asla dönmeyeceğimden emin olmak için annem de benimle geldi.
... и мама приехала к нам, чтобы я не вернулась.
O gece, annem ve babam odama geldi... ve üç gün önce komşunun tavşanının öldüğünü, ölüsünü ormana gömdüklerini... ama bir ruh hastasının onu olduğu yerden çıkarıp yıkadıktan sonra... eski kafesine koyduğunu söylediler.
Тем же вечером родители зашли в мою комнату. И сказали, что соседский кролик сдох за три дня до этого. Они похоронили его в лесу, а какой-то псих выкопал его, вымыл и положил обратно в клетку.
Annem burada. Sırf bir anda gelmeye karar verdiği için hayatımdan vazgeçecek değilim. Haber vermeden geldi.
Я не меняю обычный образ жизни из-за ее появления без предупреждения.
Annem benimle geldi.
Мама со мной ходила.
Annem ertesi gün geldi.
Мама приехала только на следующий день.
Büyük annem geldi!
Бабушка приехала.
Aklıma tuhaf bir resim geldi. Sen ve ben annem ve babamla yemek masasındayız.
Я представил, как мы с тобой сидим за обеденным столом у моих родителей.
Annem hemşiredir. Bana yardım etmek için geldi.
Моя мама - медсестра, она приехала помочь.
Eylül başlarında, annem ve babama Chris'in arabasının, Arizona Otoban Polisi tarafından terk edilmiş bir halde bulunduğuna dair Annandale polisinden bir telefon geldi.
В начале сентября родителям позвонили из полиции Аннандэйла, и сказали, что Крис бросил свою машину, и она была опознана дорожным патрулем Аризоны.
İşte annem de geldi.
Вот она!
Annem, annem geldi.
О, это моя мать! Я вам мешаю?
Annem eve geldi.
Моя мама дома.
Evet, çünkü ipek duvar kağıtları Roma'dan yeni geldi ve annem dışarıya özen gösterir. Kısaca, içemeyiz, yoksa delirir.
Да, потому что обои только что привезены из Рима, и мама очень чувствительна к запахам, и поэтому нам не стоит этого делать.
- Annem Bagel almaya gitti, Dan galeride ve posta geldi.
- Ну, привет и тебе.
Tüm bu olanlar annem ve Brenda'ya birazcık fazla geldi.
Кажется это было немного слишком для моей мамы и Бренды.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]