English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ B ] / Beklemek istemiyorum

Beklemek istemiyorum translate Russian

126 parallel translation
Burada oturup, giderek kötüleşmeyi beklemek istemiyorum.
Не хочу сидеть здесь и чтобы мне становилось все хуже.
Ayak altında dolanıp, beni dışarı atmasını beklemek istemiyorum.
Уже скоро. Я не будуждать, пока он вышвырнет меня за дверь!
Claudia, Claudia artık beklemek istemiyorum.
Клаудия... Клаудия, не будем больше ждать...
- Beklemek istemiyorum.
- Я спешу.
Bu hain kayıpken, beklemek istemiyorum.
Предатель на свободе, и я не могу ждать.
Şu anda sana karşı hissettiklerimi söylemek için on yıl beklemek istemiyorum.
Я не хочу ждать 10 лет, чтобы рассказать тебе, что я чувствую. Знаешь...
Barda otururken yanımıza gelmesini beklemek istemiyorum.
Я не хочу встретиться с ним у нас в баре.
Ben oturup beklemek istemiyorum.
Я не хочу сидеть без дела.
Birkaç gün daha beklemek istemiyorum.
Я не хочу ждать.
Gerçekten çöküyorsa beklemek istemiyorum.
Если он сдаётся, я не хочу ждать целый день.
Beni sevdiğini anlamanı beklemek istemiyorum.
Я не хочу ждать, пока ты разберешься, любишь ли ты меня.
Ben beklemek istemiyorum.
Я не хочу ждать.
Beklemek istemiyorum.
Нехочу ждать!
Beklemek istemiyorum.
Я не хочу ждать.
Artık beklemek istemiyorum.
И я не хочу больше ждать.
Hayır, beklemek istemiyorum.
Нет, я ничего не буду отменять!
Beklemek istemiyorum John.
Я не хочу ждать.
Yaşlıları beklemek istemiyorum.
Я не жду стариков. Я не жду стариков.
Bizimle birlikte, burada bekleyebilirsin. Beklemek istemiyorum.
Пожалуйста, подожди с нами.
Oturup ölümü beklemek istemiyorum.
Я просто не могу ждать своей смерти.
Çağrısını beklemek istemiyorum.
Я не хочу ждать, пока Он позовет меня.
Hayır, bistroya gidene kadar beklemek istemiyorum.
Нет, я не хочу ждать, пока мы доберёмся до бистро.
Hayır, beklemek istemiyorum.
Нет, я не могу больше ждать.
Pekâlâ, aslında bekleyebilirim. Ama gerçekten beklemek istemiyorum.
Вернее, могу, но очень-очень не хочется.
Yüklü bir parayla bir yerlere gidip beklemek istemiyorum- -
Я не хочу убраться куда-нибудь подальше с большим мешком денег и ждать...
Kanunları kontrol ettim onu çıkarmam altı ay sürebilirmiş o kadar beklemek istemiyorum.
Лекс, я читала законы об аренде и пока я его выселю, может пройти полгода. А я не желаю ждать так долго.
Beklemek istemiyorum, sadece ona tamam olduğunu söyle.
Я не хочу ждать, скажи что я готов и буду в завтра
Birkaç sene beklemek istemiyorum. Darryl, çocuk sahibi olmak her şeyi değiştiriyor.
- Дерел, с ребенком в семье совсем другая жизнь.
Artık beklemek istemiyorum.
Я больше не хочу ждать.
Çok bekledim ve artık beklemek istemiyorum.
Я... я долго ждала, и больше я ждать не хочу. - Я должен это обдумать.
Ama bebeğim, beklemek istemiyorum
# Но, милый, я не хочу ждать #
Beklemek istemiyorum.
Я не могу больше ждать.
Acil servise gidip, doktorun bana ne yapacak, onu bulmasını beklemek istemiyorum.
Я не хочу идти в больницу. И ждать докторов чтобы выяснить, что со мной делать.
Artık beklemek istemiyorum.
Я не хочу больше ждать.
Kötü birşey oluncaya kadar beklemek istemiyorum.
Я не хочу ждать, пока случится что-нибудь плохое.
Burada beklemek istemiyorum.
Я не хочу ждать здесь.
Ben altı yıl beklemek istemiyorum.
Я не хочу ждать 6 лет.
Ben hiç beklemek istemiyorum.
Я вообще не хочу ждать.
Hayır, beklemek istemiyorum.
Нет, не хочу сдерживать.
- Bir saniye beklemek istemiyorum.
- Я не хочу тормозить.
Artık saha kenarında beklemek istemiyorum.
А не сидеть на скамейке запасных.
Daha fazla beklemek istemiyorum. Arka balkondan gireceğim.
Я не хочу больше ждать, я пойду через чёрный ход.
Siz konuşurken ağaçların altında oturup beklemek istemiyorum.
Я не хочу ждать под деревом, пока вы говорите.
Yemek yemek için bu kadar zaman beklemek istemiyorum.
Я не хочу ждать ужина еще дольше.
- Beklemek istemiyorum Jack.
- Я не хочу ждать, Джек.
Ciddi bir şey konuşup sonra da kahve bitsin diye beklemek istemiyorum.
Я не собираюсь выслушивать тебя, а потом сидеть и пить кофе.
Travis'i görmek için yarını beklemek istemiyorum.
Не хочу ждать до завтра, чтобы увидеть Трэвиса.
Bir saniye bile beklemek istemiyorum.
Я не хочу больше ждать
Daha fazla beklemek istemiyorum. Kalp.
Мне очень понравилось ваше бэнто.
Ne dersen yapacağım. - Bu iyi bir başlangıç. - Ama beklemek istemiyorum.
- хорошее начало - но я не готов ждать я хочешь посылать меня к каждому в этом городе, кто готов встретиться меня не волнует если я потрачу время
Beklemek istemiyorum.
И я не хочу ждать.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]