English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ E ] / Emın

Emın translate Russian

152 parallel translation
Cadının şatosuna hapsoldum. Eve, size gelmeye çalışıyorum Em teyze!
Я в замке ведьмы и пытаюсь выбраться домой, тетя Эм!
Efendim, bu ayın EM-alan özelliklerini göz önüne aldığımızda güney kutup bölgesinden başlayan bir arama modeli öneriyorum.
Сэр, учитывая свойства электромагнитного поля спутника, я бы рекомендовал схему поиска со стартовой точкой над южной полярной зоной.
Onlara bir şeyi anlatamazsın ki.
Вы не можете сказать'Em дерьмо.
Onlara malın bagajda olduğunu söyleyeceğim.
Хорошо? Я хочу сказать им, что я Goin'в багажнике, чтобы показать'Em товары.
Kardeşimi delikten çıkartırsın ve Em City'de benimle beraber kalır.
Альва, прекращай.
Sanırım Henry amca ve Em teyzeyi görmek istemenin yeterli olmadığını ve tekrar en sevdiğim şeyleri aradığımda kendi bahçemden ötesine bakmamam gerektiğini.
Я думаю, что недостаточно просто захотеть увидеть дядю Г енри и тетю Эм и если мне захочется следовать желаниям моего сердца я не пойду дальше своего собственного сада.
Em sinyallerini polarize edip taramalrınızda onları bulabilirsiniz.
Вы можете обнаружить их, сканируя на поляризованные ЭМ сигнатуры.
Nebulanın EM alanı gemimizin üzerinde parıldıyor.
Это электромагнитные поля пульсаров вызывают вибрацию корпуса.
Dr Fraiser küçük bir EM alan yaydıklarını söyledi - radyo frekansları gibi.
Доктор Фрэйзер сказала, что они испускают небольшое эл-маг поле, как радиоволны.
Han-em-kıçını bile podyumda yenemiyorsam ölmeyi hak ediyorum.
Я заслуживаю смерти, если не смог победить этого задаваку Хэнсела.
İyi geceler, Em, seninle yarın konuşuruz.
Доброй ночи, Эм.
Biz onu kesmeden önce, yapılanmış bir EM dalgası bilgisayar sistemimizin yarısından fazlasını dolaştı.
Прежде чем мы смогли ее отключить,... структурированная ЭМ-волна поразила половину наших компьютерных систем.
Hoplat Zıplat Robotlarını kazanamalıyız.
Мы должны выиграть роботов Rock'em Sock'em.
Ayrıca hangi yaşlı kadın Hoplat Zıplat Robotları veya Patlat Şekerleri ya da zıplayan topu ister ki?
И разве нужны старушкам роботы "Rock'em Sock'em" Поп Рокс или Супермяч?
Onları kıstırdın, Em.
Ты их уделала!
Şeytanın bacağını kır, Em.
К чёрту, Эм.
Bir hata yaptığını söyledi. Sorun değil, Em.
Он же сказал вам, это была ошибка.
Em, erken kalkmışsın.
Эм! Ты рано проснулся.
Tanrı aşkına, Em. Lütfen bana her şeyin yoluna gireceğini ve endişelenmem gereken bir şey olmadığını söyle.
О Боже, Эм, пожалуйста, скажи мне, что всё будет хорошо и мне не о чём волноваться.
Kollar açık, iyice açılsın.
ARMS ARE OUT, I WANNA SEE'EM SPREAD.
Eğer molaya ihtiyacınız varsa, alın!
ALL RIGHT, IF YOU NEED A BREAK, TAKE'EM!
Yukarı kaldırın.
- GET'EM UP! 16-
Ağzını iyice aç ve em, kaltak.
Открой рот пошире и соси, шлюха.
Bu şeyin ne kadar güçle başlamak zorunda olduğundan emin değilim ama EM cihazını kim yapmışsa, alanın bütün gezegeni uzun süre koruyamayacağını biliyormuş.
Я не знаю, сколько энергии было в этой штуке изначально, но тот, кто ее создал, знал, что поле не сможет долго защищать всю планету,
Jumper'ı EM alanının dışına yerleştirdim, yani işim bittiği anda gidebilelim diye.
Я оставил джампер за пределами действия поля, так что мы сможем улететь, как только я закончу.
- Yarın geliyorsun, değil mi, Em?
– Ты придёшь завтра, Эм?
Em bir süre onların peşinden ayrılmadı ama bu da bir işe yaramadı.
В общем, Эм теперь с ними, но я не уверен.
Em'in başına gelen sıkıntılarda parmağın yoksa, o zaman neden onun ismiyle senin özel partine gelebildim?
Если ты ничего не знаешь, тогда почему её имя заставило тебя пригласить меня на вечеринку?
Em'in, esrarı Pin'den otlandığını mı söylüyorsun?
Говоришь Эм привела торчка к Пину?
Em, çocuğu olacağını söylediğinde,
Когда Эм вывалила ему, что у неё ребёнок от него,
# # Fahişe olmak istiyorsan aletimi em # # # # ve hoppa olmak istiyorsan benim filmimde olmalısın hadi bakalım # #
* И если ты близкий друг, ты попался * * И тот кто неуклюж, будет в моем фильме! *
Bildiğiniz gibi oyun sınırsız Hold'Em poker.
Как вы знаете игра без лимита. Холдим-покер.
.. o günde Em Hala'nın çöreklerinden çok yemiştim.
До этого я съела несколько кренделей в Тетушке Анне в ресторанном дворике.
- Em, orada mısın?
- Эм, ты там?
O yüzden bakın keyfinize, dostlarım Sallayın hepsini!
So cheer up, my lads Fuck'em all!
Çamaşırın, onu da çıkar.
Them panties, take'em off.
Ona ihtiyaçları var Em. Will onların adamı.
- Он там нужен им, просто необходим.
- Güzel bir Noel geçirmelerini sağlayın.
Вы делаете это хорошим Рождеству для'Em.
Tam böyle bir anda eğer ki polis silahını kullanmaya kendini hazırlamadıysa em kendisi hem de koruması gerekenler için risk oluşturur.
¬ данный момент вам нужно быть психологически готовым к применению оружи €, так как есть опасность дл € вас и дл € того, кого вы защищаете.
Sonuna kadar em onu veya kanını iç onun.
Так, высоси его или, ну знаешь, выпей его кровь. Знаешь, действуй!
Oh, ben, em senin kürklü arkadaşını gördüm.
Я видела твоего пушистого друга.
EM kalkanını nasıl geçtikleri hakkında bir fikriniz var mı?
Вы представляете, как они смогли пробить ЭМ щит?
İçeri girdikten hemen sonra EM kalkanını hedef almışlar.
Они нацелились на ЭМ щит сразу же как прорвались внутрь.
Onları durdurmanın tek yolu EM kalkanı.
ЭМ щит единственное, что может остановить их.
Sonraki iki saat boyunca EM kalkanını yeniden ayarlayacaklar ve seni haftalardır görmüyordum.
Они собираются перенастраивать ЭМ щит ближайшие два часа, а я не видела тебя несколько недель.
Biz EM kalkanını devre dışı bırakana kadar veri bankalarına yaya olarak devam etsinler.
Подготовить банки данных, пока мы не сможем отключить ЭМ щит.
EM kalkanı ışınlanmalarını engellemeli.
ЭМ щит должен удержать их от телепортирования.
Magnus EM kalkanını sıfırlamama izin vermiyor.
Магнус не дает мне переустановить ЭМ щит.
EM alanının gücündeki değişikliği fark edebiliyor musun?
Заметили изменения в силе ЭМ поля?
Evet, ama nereye gitmiş? EM alanının içine.
Прав, но где приземлилась?
Işınlanmanın ortasında, EM alanının tamponunun içinde bir yerde hapis kalmış olabilir.
Она может быть где-то в буфере ЭМ поля. Заперта посреди телепортации.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]