Hiç duymamıştım translate Russian
516 parallel translation
Cin ve toniği daha önce hiç duymamıştım ama meraklısı olacağım sanırım.
Ну, я никогда раньше не слышала о джин-тонике, но думаю, у него большое будущее.
- Ben seni hiç duymamıştım.
- Никогда не слышал о тебе.
Daha önce hiç duymamıştım.
Никогда не слышала об обручении.
Böyle konuştuğunu daha önce hiç duymamıştım.
Раньше вы так не говорили.
- Hiç duymamıştım. Ben de.
- Я 20 лет работаю, но не знал.
Daha önce hiç duymamıştım.
Никогда слышал.
Bu şehirdeki pek çok kişiyi tanıyorum ama Jules Amthor'u hiç duymamıştım. Kötü tahmin.
Я знаю многих в городе но никогда не слышал о Жюле Амторе.
Bir terrierin kaçtığını hiç duymamıştım.
Никогда не слышал о забастовке терьера.
Adını hiç duymamıştım.
Никогда не слышала о нём раньше.
O kadar çok insanın acımasızca öldürülüşüne şahit oldum ama bu öyküdeki gibi korkuncunu hiç duymamıştım.
Я видел так много людей, убитых как насекомые, но я никогда не слышал истории, страшнее этой.
- Hiç duymamıştım.
Я никогда не слышала о таком.
Bu kadar genç evlenildiğini hiç duymamıştım.
- Не слышала о таких браках.
Ama bunu daha önce hiç duymamıştım.
Но я никогда не слышал этого раньше.
- Böyle konuştuğunu hiç duymamıştım, hiç. - Siz gelene kadar.
Я никогда не слышала, чтобы она говорила так раньше, никогда, до вашего прихода.
- Böyle bir şeyi hiç duymamıştım!
Ничего столь возмутительного я в жизни не слышал.
Daha önce Forbes-Robertson adını hiç duymamıştım.
Он знал таких актеров, о каких я и не слышал.
İyi konuşmaydı H.D. Daha önce hiç duymamıştım!
Чертовски прекрасная речь, Эйч. Ти ( инициалы отца Мартина ( прим.пер. ) ), никогда не слышал ничего лучше!
Anka Astroidi mi? Hiç duymamıştım.
Астероиды Феникс?
Kusura bakmayın. Böyle dendiğini hiç duymamıştım. Ama evet, doğru.
Извините, так ещё никто не говорил, но это верно.
Bunu hiç duymamıştım.
дем евы намайоусеи ауто то омола.
Polisin bu şekilde konuştuğunu hiç duymamıştım.
Никогда не слышала, чтобы полицейский так матерился.
İlginç, onları daha önce hiç duymamıştım.
Странно, я о них ничего не слышал.
Ama ben bunu hiç duymamıştım.
Да, да. Но я никогда не слышал об этом.
Ve annen ve babanla ilgili bu şeyleri hiç duymamıştım.
Я не знал о твоих родителях.
- Daha önce hiç duymamıştım.
- Я раньше не слышала эту песню.
Daha önce hiç duymamıştım.
Не слышала.
Hiç duymamıştım burayı.
Я раньше не слышал об этом месте.
- Hiç duymamıştım.
Джонни Боз. - Не слышал о таком.
Bunu hiç duymamıştım senden.
Я не слышал, чтобы ты говорил это раньше.
Hiç duymamıştım.
Никогда раньше этого не слышал.
Bunu hiç duymamıştım. Nasıl çalışıyor?
Я никогда не слышала о дифференциальном магнитометре.
Hiç duymamıştım.
Никогда не слышала.
Dudaklarından öyle kelimeler çıktığını hiç duymamıştım.
Я не слышал таких слов из его уст.
Hiç böyle tuhaf bir öykü duymamıştım.
Я никогда не слышал подобной странной истории.
Samuray kiralamak mı? Hiç böyle bir şey duymamıştım!
Где это слыхано, чтобы крестьяне нанимали самураев?
Hiç böyle bir şey duymamıştım.
Такой чуши я еще не слышал.
Hayatımda hiç bu kadar anlamsız bir şey duymamıştım.
В жизни не слышал столько чепухи.
- Hiç böyle bir coşku duymamıştım.
- Огромный энтузиазм.
- Hiç böyle saçma bir soru duymamıştım.
В жизни не слышал вопроса глупее. Раз уж Оксмикс нас сюда позвал,
Hayır, ama hiç böyle garip bir şey duymamıştım.
- Есть возражения?
Sanırım daha önce Roussel'i hiç duymamıştınız.
Вы никогда не слышали о Русселе?
Yosunlar hakkında daha önce hiç böyle kötü bir söz duymamıştım.
Не думаю, что ты станешь критиковать твой любимый мусс. Мусс?
Tanrım. Hiç böyle bir hikaye duymamıştım.
Я никогда не слышала таких историй...
Ölü adamların asıldığını hiç duymamıştım.
Пристрелил их, повешу их, потом я собираюсь их сжечь.
Hiç böyle zırvalık duymamıştım. Babamın rüyalarla ve böyle palavralarla işi olmazdı.
Отец никогда не обращал внимания на сны и на всю эту чушь.
Daha önce hiç zehirli bir pirzolayla ilgili bir şey duymamıştım!
Никогда не слыхал об отравленной свиной отбивной!
- sebebini biliyorum, çöp yığını haline gelmiştin - bunu ne zaman söylediğimi bilmiyorum tek dileğim, bana olan saygını kaybetmemen sana daha önce hiç bu kadar saygı duymamıştım önümüzdeki haftayı gözden geçirmeden önce yapacağım bazı duyurular var.
- Я знаю, почему. Ты напился. - Я не знал, когда надо остановиться.
Daha önce hiç bu kadar güçlü sensörler duymamıştım.
Никогда не слышал таких мощных сенсоров.
Hiç bu kadar saçmalık duymamıştım!
Никогда не слышал подобной дребедени!
Bunu daha önce hiç duymamıştım.
Никогда этого раньше не слышал.
Bunu hiç duymamıştım!
Это невиданно!
hiç de bile 279
hiç de değil 689
hiç değilse 21
hiç de öyle değil 49
hiç denemedim 24
hiç duymadım 220
hiç de 24
hiç dert değil 31
hiç değil 97
hiç düşünmedim 35
hiç de değil 689
hiç değilse 21
hiç de öyle değil 49
hiç denemedim 24
hiç duymadım 220
hiç de 24
hiç dert değil 31
hiç değil 97
hiç düşünmedim 35