English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ O ] / Onlar da ne

Onlar da ne translate Russian

432 parallel translation
Onlar da ne gördüğünü bilmiyor.
Ничего такого.
Haydi Irv. Onlar da ne?
Да ладно, Ирв, какого черта?
Onlar da ne?
— Что несёшь?
Onlar da ne?
Кто они?
- Onlar da ne? - Yetişkinlerin küçük versiyonları tatlım.
И не только дети, но и взрослые.
- Onlar da ne? - Bilmiyorum.
- Что за огоньки?
Onları satıp da ne kazandık?
И что мы получили оттого, что продали эту рыбу?
Ve onları sevdim. Bu sizin Hristiyan duygularınızın ne kadar da güçlü olduğunun ispatıdır.
То, что вы испытываете - подлинное выражение одного из... христианских чувств.
Onlar da sen ne söylersen kaydedecekler.
И он запишет всё, что ты скажешь.
Bunun üzerine önce onları kınadım, sonra da Belediye Başkanına sordum : "Bu kasıtlı suskunluk da ne oluyor?" diye.
Я стал их упрекать, спросил у мэра, что значит это дерзкое молчанье.
Ne kadar hızlı olsam da onları bu korkunç ıstıraptan kurtaramıyorum.
- Неважно, с какой скоростью я это делаю. К сожалению, я все же не могу еще уберечь их от страшной боли.
Bana en çok koyan da ben Sylvia'yla Guggenheim Müzesi'ne giderken onların benim şampanyamı içmesi oldu.
Но самое возмутительное, это то, что они пили моё шампанское в то время как я и Сильвия изучали Гуггенхеймский музей.
Onlar da bizim gibiler. Ne bu böyle?
Они - такие же люди как мы.
O kadar cephane ve silahla onlar da burada olsaydı ne iyi olurdu.
Было бы лучше, ели бы они были здесь с оружием и боеприпасами.
Garip, Horta hakkında ne söylediyse, Horta da onlar hakkında aynısını söyledi.
Любопытно. То, что шеф Вандерберг сказал о Хорте, именно то, что Хорта сказала мне.
Onlar aşağıdaydı, ben yukarıda. Ne vurdu?
Все - там внизу, а я - здесь.
Marlo parayı ve teknede her ne bulduysa onları almış hatta kurbanın üzerinde bulduklarını da toplamı 2 milyon Frank kadar 200 milyon eski Frank Bayan Wormser'in yeni Datsun 260 arabasını da alarak kaçmış Bayan Wormser daha sonra onun yanına gidecekmiş.
Марль похитил деньги и акции. Взял их из судового сейфа или отнял у жертвы. Общая сумма, согласно отчету, составляет около двух миллионов франков, то есть двести миллионов старыми.
Ya da onlar ne kadar uzaktan geldiler?
╧ посо лайяиа пяепеи ма пале ;
Bu kadar süre onları kandırdıysa, bunu da başarmasına şaşmamak lazım. - Ne söyledin? - Biz hep kapıdaydık.
Ну если он водил их за нос так долго, нечего удивляться, что ему удалось одурачить их снова.
Onlar da avcıdır ve erkek dişiye yaklaşırken dişinin onun kim olduğunu ve amacının ne olduğunu bildiğinden emin olması gerekiyor.
Они также - охотники, и самец двигаясь к самке должен удостовериться, что она знает, кто он и каковы его намерения.
Grand Concourse'da 1 49'cu Street station Bronx'da, graffiticiler birlikte onları ne diye çağıralım, "The Writers'Bench."
Вестибюль станции "149-я улица" в Бронксе стал местом сбора граффити райтеров. Они называют эти встречи "The Writers'Bench" ( Скамья Райтеров ).
Bu da bir battaniye ve elde başka ne varsa onlar bastırılır.
Он приглушается одеялом и еще чем-нибудь подходящим.
Onları ne kadar da çok özlüyorum.
Куда пошли наши влюбленные?
Peki yarım köpekler ne olacak? Onlar da gitmeli.
А что насчет распиленных собак?
Adam da onlar ne isterse onu yapıyor.
И он делает то, что ему говорят.
Onlar da ne?
Имеет ли значение то, что мы уничтожим все 12 элементов Ожерелья?
Sen bunu sorgularsan, aynı şeyi onların da yapmayacağı ne malum?
Хотите знать, как не допустить этого снова?
Arkasından daha çok kelime geldi ve onları çalıştırmaya başladım. Efendimden ne öğrendiysem, onlara da öğrettim. Radikal!
ѕотом последовало больше слов, и стал тренировать их, учить всему, что € знал от моего мастера.
Onların eanae-haratou-doola`sı da ne?
- Их что? - Да.
Bu da onların Vulkan olduğunu belirler. Aynı zamanda bu her ne ise, uzayda kullanılmak için üretilmiş demek.
Зато подтверждено, что это имеет вулканское происхождение, а дентарий говорит о том, что бы это не было, оно изначально изготовлялось для использования в космосе.
- Ne dedin sen? - Ya da onların elbisesine umrumda değil.
Воспользуйся одним из их рукавов, мне все равно.
Ne mi düşünüyorum? Polisler onları ya yakalamışlardır ya da öldürmüşlerdir.
Копы либо их взяли, либо убили на месте.
Bir kediyle fare ne yaparsa onu anlatıyorum onlar da bana haftada 800 dolar veriyorlar!
Мне платят 800 долларов в неделю за указания коту и мыши, что делать.
Çıkış yolundan beni yakaladılar her ne kadar onları tanısam da
Они похитили меня, чтобы выяснить, что я знаю об их операции.
Bu, kendilerini ifade etme biçimi onların sonsuzlukla bağlantısı ya da adını ne koymak istersen işte.
Это их способ выразить... связь с вечностью, или называйте как хотите.
Onları ne kadar korumaya çabalarsa çabalasın... o bir kayaydı ve onlar da ona çarpıp parçalanıyordu.
Он был той скалой, о которую они разбивались, несмотря на то, что он хотел их защитить.
Biz ne zaman bir araya gelirsek aynı anda onları da birleştirelim " dedim.
Я обещал вернуться.
Eğer onu dinleyip sadece iki ayda Dahkur'da neler başarabildiklerini görseydin,... bunun onlar için ne kadar önemli olduğunu anlardın.
Если вы просто его выслушаете и посмотрите на то, чего они добились в Дахуре всего за 2 месяца, вы поймете, как это для них важно.
Dışarıda Jan'a ve çalışmasına ihtiyaç duyan insanlar var. Peki onlar ne olacak?
Пойми, он нужен не только тебе, но и людям, которые с ним работают.
bu da benden bu da ne? biz onları giydiririz.
бНР!
- Onlar'da ne içindi, dostum?
Че, мои деньги не нравятся?
Müvekkillerimin yolculuğu Havana'da başlamadı, her ne kadar onlar ateşli şekilde öyle olduğunu iddia etseler de.
Путешествие моих клиентов началось вовсе не в Гаване, как утверждают эти господа все более и более настойчиво.
Onlar buraya bu kahrolası yarışı kazanmaya geldiler. Viren belki Finlandiya'da hassas ve insancıl biridir. Ama bahse girerim şimdi içinden bir ses : " Ne güzel.
Может быть, впечатлительный Вирен и решил вернуться в Финляндию, но бьюсь об заклад, что внутренний голос ему сейчас говорит :
Her ne kadar yasalar ayrımcılığı önlemeye çalışsa da, onları önyargılarına göre hareket etmekten alıkoyan yasaların varlığı gerekli olsa da insanların bağnazlık yapmaya hakları vardır.
Законы существуют для того, чтобы предотвратить дискриминацию. И уберечь людей от дискриминации. Так или иначе, люди ведОмы своими стереотипами.
- Arkadaşların ne olacak, onlar da geliyor mu? - Sen neden bahsediyorsun?
- Твои друзья придут?
Arzularınız her ne ise, onları da karşılayacağımıza emin olabilirsiniz.
Уверен, мы можем удовлетворить любое ваше желание.
Ama bu arada eski, önceki yaşlıca olanlar tarihi insanlar göklere bakabilirlerdi ki onların akıllarında yer alan düşünceli,... derin düşünceli bilirsin derin düşünülmüş. belki önemsiz ne yapacağı bilinmez gazap dolu ama yine de bu yukarıda olan bu cennetimsi yeri gözlemleyenler vardı.
Знаете другие, ранние, старые люди - предки смотрели на небеса. Которые, как они считали, населены думающими, медитирующими. Может быть даже непредсказуемыми и ужасными.
Onlar da ne?
Что это?
Ne yazık ki onların susuzluğunu da miras almış.
Он также... унаследовал от них жажду.
Eğer siz bu insanları eğitimezseniz hal ve hareketleri çocukluktan başlayarak bozulur ve onları ilk eğitimlerini aldıkları bu suçlarla cezalandırırsanız daha ne olabilir ki efendim ama siz önce onları hırsız yapıyor sonra da cezalandırmış olmuyor musunuz?
Если вы держите народ необразованным, и нравы его испорчены с колыбели, а потом вы наказываете их за те преступления, к которым предрасположило их дурное воспитание, к какому ещё выводу можно прийти, сир, кроме как, что вы сперва создаете воров, а затем сами же их и наказываете?
Onlar da "Ne kadar güçlü bir kadın."
"Какая стойкая женщина", - скажут они.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]