English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ S ] / Sû

translate Russian

187,966 parallel translation
Şu adamı buradan gönderin.
Пусть этот мужчина уйдет.
Şu anda salin dolu açık karnı ve iki asistanla ameliyathanede olduğunu söyle.
Скажи им, что он уже на столе, и два ординатора поливают физраствором его внутренности.
- Şu anda çocuğun yanında.
- Ну, она уже была в операционной ребёнка.
Stenozu bir dakika sonra fark etseydin şu anda bunu konuşmak zorunda olmazdık.
Обнаружь вы стеноз минутой позже, и нам бы даже не пришлось это обсуждать.
Kendime günde 100 defa şu soruyu soruyorum "Richard Webber olsaydı ne yapardı?"
Что я и делала, по 100 раз на дню спрашивая себя : "Что бы сделал Ричард Вебер?".
Evet, şu anda onların tek umudu.
Да. И он их единственная надежда.
Şu anda durumu stabil.
Сейчас он стабилен.
- En azından şu anda. Ailesi karar vermek için bir sürü vakit harcadıktan sonra öyle olmayacak.
Мы можем потерять время, пока они решают.
Şu anda yapabileceğiniz en iyi şey gidip yemek yemek ve dinlenmek.
Сейчас вам лучше перекусить, и отдохнуть.
Toby dediğiniz kişi şu an burada olan mağdur Bay Toby Kendall doğru mu?
- Вот это мистер Тоби Кендалл, жертва?
İtirazını kayıtlar için et sen yine ama şu sahnede herhangi bir tutuklu yok.
Нет, можете приберечь свой протест для протокола, но этот человек не арестант.
- Şu güzelliğe bak.
Только посмотрите.
Daha sonra açıklamanız için fırsat verilecek. Şu nedir?
- У вас будет возможность объясниться.
Herkesin nefretinin odağında şu anda.
Речь идёт о самом ненавистном в Америке человеке.
Maia, sadece şu belgelere göz atıver.
Майя, просто взгляни на эти документы.
Şu anki pozisyonum.
На моей текущей должности.
- Diane, olay şu ki...
Да, в том-то и дело, Диана.
Aslında daha çok bir bardak su gibi bir şey düşünüyordum.
Я скорее имела в виду стакан воды.
Adam zeki bir hacker ama şu an yaptığın şey aklına gelmedi mi yani?
Он гениальный хакер, и не сделал того, что ты делаешь сейчас?
- Tanık şu an burada.
Свидетель сейчас здесь.
Olmaz, şu anda Felix'i biz kullanıyoruz.
Нет, Феликса мы используем сами.
- Şu an tepem atmış durumda!
Я вне себя.
Şu popüler magazin dergi isimleri gibi.
Как крутой журнал.
Şu an olan şey, zarar görmüş bir ifadeyi baltalamaya yönelik amatörce bir girişimdir.
И это просто аматорская попытка подорвать личность свидетеля, показания которого вам не на руку.
- Şu an kiminle birlikte çalışıyor?
Кто сейчас работает с ней?
Hem şu an motivasyonu yüksek.
И она мотивирована.
Şu aralar başka bir işte çalışıyorum.
Нет, у меня есть другая работа.
Şu büyük aşağılık şirketlere karşı bir dava oluşturuyoruz da senin kulağın deliktir buradakilerin dertlerini bilirsin.
Мы подаём иск против больших компаний, и я знаю, что ты знаешь тут всех людей и их жалобы.
Şu ikisiydi hatta.
Это они двое.
Ancak üzgünüm ki şu anki durumda çıkar çatışması mevcut.
Но к сожалению, в этом вопросе присутствует конфликт интересов.
Şu an çok yalnız.
Ей одиноко.
Şu an çok müsait değilim.
Ты невовремя.
Neyse, Claire sizi şu yoldan arka bahçeye götürsün.
Ладно, Клэр проводит вас через двор.
Şu nedir?
Что это?
Ateş sönmüş ve ben fark etmemişim ve şu an bu domuz, ailenin bir yemeği daha mahvettiğimi öğrendiğinde olacakları kadar soğuk.
Оказывается, огонь погас, а я не заметил. Свинья холодная, как взгляд твоей семьи на меня, когда они поймут, что я испортил ужин.
Onu terk eden şu saçma isimli sirk görevlisini görmek Cam'e iyi gelebilirdi çünkü bu olay, onun yoğun terk edilme korkusunun asıl sebebi olabilir.
Кэму может быть полезно увидеть этого странно названного циркача, который его бросил. Потому что тот случай - причина очень сильного комплекса покинутости...
Eski nesillerde böyle insanları cadı olmakla suçlayıp çığlık atacaklar mı diye bakmak için üzerlerine su atarlarmış.
Раньше таких как ты обвиняли в ведовстве и обливали водой, чтобы проверить.
Şu güzel evine baksana.
И какой у вас чудесный дом!
Şu peçeteye tükür lütfen.
Выплюнь это на салфетку. - Эпипен уже везут.
Maalesef şu an toplantıda kendisi.
Нет, она сейчас на собрании, я должна ей что-то передать?
Şu an o zamanlardan birindeyiz.
Это один из таких моментов.
Sorun şu ki hükümetin baz istasyonları için verdiği düşük faiz oranlarına güveniyorlar.
Проблема в том, что они рассчитывают на правительство в снижении аренды для их телефонных вышек.
Şu sarışın, işinde iyi olan avukatınla meşgul değil misin?
А ты разве не будешь занят... со своей милой блондинкой-адвокатом?
Geçen Mart'ta olan olaydan sonra düşünmüyordum ta ki şu ana kadar.
После этого ужаса в прошлом марте я... не думала, что доживу до этого момента.
- Maalesef ki sorunumuz şu...
Увы, есть проблема...
Şu kapıdan girecek ilk kişi çocuğumun babası olacak.
Следующий человек, который сюда войдёт, будет отцом моего ребёнка.
Esas soru şu, bu malın sahibi kim?
Единственный вопрос - кому он принадлежит?
Durum şu ki müvekkiliniz embriyoyu kullanamıyor Bayan Hoff.
И в этом проблема. Вашим клиентам нет пользы от этого эмбриона, мисс Хофф.
Duygusal biri olduğumu sanmazdım ama şu halime bakın.
Не считала себя эмоциональной, но посмотрите на меня.
Şu aileye bir bakın.
Только посмотрите на эту семью.
Şu kaşlarını öyle çatma.
Хватит хмуриться.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]