Tamamen saçmalık translate Russian
255 parallel translation
Bana sorarsan, tamamen saçmalık.
Глупости все это. Газетная болтовня, не больше.
Tamamen saçmalık!
Полная ерунда!
Bu tamamen saçmalık.
Совершеннейшая глупость.
- Size söylüyorum, bunlar tamamen saçmalık.
- Говорю вам, это безумие.
- Beni nereye götürüyorsun? - Yürümeye devam et. - Beni dinle, bu tamamen saçmalık.
– Куда ты меня притащил?
Tamamen saçmalık.
Не говори ерунды.
- "Tamamen saçmalık." diyor, "Tamamen saçmalık."
"Не говори ерунды!" сказала она. "Не говори ерунды!"
Bayan Grose'sa dedi ki, " Tamamen saçmalık!
Но миссис Гроуз сказала, " Не говори ерунды!
Tamamen saçmalık! "
Не говори ерунды! "
Tamamen saçmalık!
Это полный абсурд!
Tamamen saçmalık.
Да, что ты, фантазии чистой воды.
- Tamamen saçmalık!
- Всё это глупости!
Bu tamamen saçmalık!
Херня! Полная херня!
Ben ne diyorum? Bu tamamen saçmalık.
Это абсолютное безумие.
Tamamen saçmalık!
Полная чушь!
Tamamen saçmalık bu.
Это все ерунда.
Onu tuzağa düşürme bahsi tamamen saçmalık.
Чепуха! Все эти разговоры о ловушке!
Bu tamamen saçmalık.
Такая чушь.
Hayır, tamamen saçmalık.
Нет, это какая-то чушь!
Zehir şişesi üzerinde parmak izlerinizi bırakmışsınız. - Bu tamamen saçmalık çünkü eldive- -
Месье Гейл, на пузырьке с ядом остались ваши отпечатки.
Tamamen saçmalık, efendim.
Какая чепуха, сэр.
Tamamen saçmalık. Eğer yürüyüş yapan bir bando duyarsan ruhun yücelir mi?
Абсолютная чепуха, если ты слышал походную песню, твоя душа вознеслась?
Bunun tamamen saçmalık olduğunu biliyordum.
Я так и знал что это ерунда.
Bu tamamen saçmalık.
Это безумие.
"Mars'taki üstün hakimiyetiniz- - çılgın bir napalm kazası sonucu sona ermiştir- - ve Helen senin tamamen saçmalık olduğunu söylüyor." Bu herif çok iyi.
Над вами довлеет Марс, остерегайтесь несчастного случая, а Хелен вас пошлет.
Tamamen saçmalık.
Это чушь собачья.
Tamamen saçmalık.
Ну же, это не смешно.
Bu tamamen saçmalık!
Это омерзительно! Это полное дерьмо!
Bu kadar parayı hapisteki kör bir kadına harcamak tamamen saçmalık!
- Послушай меня. Это просто глупо - тратить такие деньги на слепую женщину,... которая всё равно проведёт всю оставшуюся жизнь в тюрьме.
Tamamen saçmalık.
Бред какой-то.
Tamamen saçmalık.
Это полная лажа.
Hiçbirşey tamamen saçmalık değildir.
Ничего не полная лажа.
- Bu tamamen saçmalık.
– Это полный самообман.
Ve şimdi sen sadece onları mutlu edebilmek için istediğin herşeyden vazgeçiyorsun? Tamamen saçmalık.
А теперь ты хочешь отказаться от всего, чего ты хотел, просто чтобы они были счастливы?
Birçok meslektaşımız bunun tamamen saçmalık olduğunu söyledi. Çünkü kendini yöneten insanların toplumsal duyarlılığı çok yüksekti, muhafazakar bir partiye asla oy vermezlerdi,... ya da cumhuriyetçilere asla oy vermezlerdi.
Многие из наших коллег говорили что это совершенно абсурдно потому что "побуждаемые изнутри" очень хорошо осведомлены о жизни общества, очень интересуются этим, они никогда не будут голосовать за консерваторов, или они никогда не будут голосовать за республиканцев,
Bu tamamen saçmalık. Tüm galaksiyi tek başına dolaşamazsın.
Это абсолютно не допустимо, чтобы ты путешествовал, по галактике в одиночку.
Tamamen saçmalık, değil mi, gerçekten, Bay Barkley?
Но это чушь, правда, мистер Баркли?
Bunun için maçı kaçıramam, bu tamamen saçmalık!
Быстро! Выгружаем всё.
Tamamen saçmalık - - Söylenebilecek tek şey bu.
А я вижу только чёртовых псов.
Bu tamamen saçmalık!
Это полный бред!
Ve de tamamen saçmalık.
- И это брeд cивой кобылы.
Hadi. Tamamen saçmalık söyledikleri.
Да ладно, у нее сплошной мусор в башке.
Tamamen saçmalık.
это же фигня!
Sana daha önce söylediklerim... tamamen saçmalık.
Все, что я тебе говорил - полная фигня.
Bu tamamen saçmalık.
Это полная фигня!
- Tamamen saçmalık.
- Полная фигня!
Biliyor musun, bu tamamen saçmalık.
Чушь собачья!
Birbirimize söylediğimiz şeyler tamamen saçmalık.
ХЭТФИЛД : Те вещи, о которых мы говорим это полная херня!
Tamamen saçmalık.
О, это полная чушь!
O bir saçmalık. Şimdi bana göre sadece yarım yamalak bir işti tamamen.
Ставить надо было на угад.
Tamamen saçmalık bu.
Ну, я видел её собственными глазами, у неё точно что-то есть.
saçmalık 1235
saçmalık bu 191
saçmalık mı 20
tamam 65623
tamam mı 13610
tamam mi 103
tamamdır 2135
tamam canım 67
tamamen 264
tamam o zaman 544
saçmalık bu 191
saçmalık mı 20
tamam 65623
tamam mı 13610
tamam mi 103
tamamdır 2135
tamam canım 67
tamamen 264
tamam o zaman 544
tamam olur 25
tamam anladım 45
tamam tatlım 105
tamam efendim 298
tamam anne 127
tamamlandı 26
tamamı 16
tamamıyla 47
tamam öyle olsun 18
tamam oldu 33
tamam anladım 45
tamam tatlım 105
tamam efendim 298
tamam anne 127
tamamlandı 26
tamamı 16
tamamıyla 47
tamam öyle olsun 18
tamam oldu 33
tamamiyle 25
tamam baba 89
tamam hayatım 43
tamam dostum 85
tamam mıyız 25
tamam tamam 209
tamam patron 67
tamam o halde 42
tamam da 58
tamam evlat 70
tamam baba 89
tamam hayatım 43
tamam dostum 85
tamam mıyız 25
tamam tamam 209
tamam patron 67
tamam o halde 42
tamam da 58
tamam evlat 70