Eve gitmem gerek traducir español
275 traducción paralela
Eve gitmem gerek.
- Está bien.
Eve gitmem gerek. Görünüşe göre, burada yapacak çok iş var, Alvin.
Si es por eso, aquí también hay mucho que hacer, Alvin.
- Gerçekten eve gitmem gerek.
- Tengo que irme.
Benim... benim gerçekten eve gitmem gerek.
Tengo que volver a casa.
Gerçekten eve gitmem gerek.
Tengo que volver a casa, en serio.
Eve gitmem gerek.
Yo me voy.
Eve gitmem gerek.
Voy a casa.
Benim eve gitmem gerek.
Tengo que irme a casa.
Eve gitmem gerek.
Mi vestido.
- Benim gerçekten eve gitmem gerek.
Tengo que irme a casa, de verdad.
Eve gitmem gerek.
Tengo que irme a casa.
- Yeter. Eve gitmem gerek.
- No seas loco, tengo que volver a casa.
Bir ara eve gitmem gerek. Giysilerimi almalı ve onlarla yüzleşmeliyim.
Debería irme a casa... a vestirme y afrontar las consecuencias.
Eve gitmem gerek, salaklar, yarın görüşürüz.
Me voy a casa, idiotas, hasta mañana.
- Eve gitmem gerek.
- Tengo que irme a casa.
- Hayır, eve gitmem gerek.
- No, tengo que irme.
- Eve gitmem gerek.
- Tengo que ir a casa.
Harika bir geceydi. Eve gitmem gerek.
Ha sido maravilloso, pero tengo que irme a casa.
- Eve gitmem gerek. - Umurunda değil.
Tengo que ir a casa.
Eve gitmem gerek.
Debo ir a casa.
"Hondo" yu izlemek için eve gitmem gerek.
Debo regresar a casa para ver Hondo.
Gerçekten burada kalıp, üçüncü kez mahvolduğunu görmek isterdim ama eve gitmem gerek.
Ahora, me encantaría quedarme y verte caer por tercera vez Pero tengo que llegar a casa.
Jack, eve gitmem gerek bence.
Jack, creo que debería volver a casa.
- Jak, eve gitmem gerek.
- Jak, mejor me vuelvo a casa.
Bebeğim, eve gitmem gerek.
Tengo que irme a casa, querido.
Oh, hayır. Eve gitmem gerek.
- La banda de realmente buena.
O zaman konuşabiliriz. Şimdi annemle eve gitmem gerek.
Ahora tengo que llevar a mi mamá a casa, ¿ sí?
Evet... Sanırım ben sadece.... sadece.... yaylanıcam... eve gitmem gerek.
Bueno supongo que voy a... voy a...
Gerçekten eve gitmem gerek.
De veras que tengo que irme a casa.
Benim... Benim eve gitmem gerek.
Creo... que necesito que me lleves a casa
Eve gitmem gerek.
Me voy a mi casa.
- Zaten geç oldu, eve gitmem gerek.
- De todos modos es tarde, me iré a casa.
Eve gitmem gerek.
Debo volver a casa.
Eve gitmem gerek!
Debo ir a casa.
Eve gitmem gerek.
Será mejor que me vaya.
- Eve gitmem gerek.
- No, debo volver a casa.
Eve gitmem gerek.
Tengo que irme.
- Eve gitmem gerek.
- Tengo que volver a casa.
Eve gitmem gerek.
Si, tengo que volver a casa.
Eve gitmem gerek.
Tengo que ir a casa.
Birşeyler oldu ve benim eve gitmem gerek.
Ha ocurrido algo y tengo que ir a casa.
Eve gitmem gerek.
Me voy a casa.
Eve gitmem gerek. Güle güle.
Tengo un negocio importante que hacer, tengo que ir a casa, por favor, adiós.
Eve... gitmem gerek.
Tranquila, Gillian.
Eve, kızıma gitmem gerek.
Tengo que irme a casa, con mi hija.
Eve gidip kıyafet değiştirmem, işe gitmem gerek.
Tengo que ir a casa, cambiarme y después ir a trabajar.
Eve gitmem gerek.
Tengo que volver a casa.
Baba seni eve bırakırdım ama önce radyoya gitmem gerek.
Papa, te llevo pero debo pasar a la estación primero.
Noel için Newark'a eve gitmem gerek ama bir sonraki kapının Maui'ye uçuşu var.
Pero en la puerta de salida, hay un vuelo para Maui.
Eve gitmem gerek.
- Tengo que llegar a casa.
Eve gitmem gerek.
Creo que debo irme a casa ahora.
eve gitmem lazım 22
gitmem gerek 808
gitmem gerekiyor 305
gerekiyor 29
gerek yok 917
gerek 16
gerekli 27
gerekmiyor 26
gerek yoktu 39
gereksiz 31
gitmem gerek 808
gitmem gerekiyor 305
gerekiyor 29
gerek yok 917
gerek 16
gerekli 27
gerekmiyor 26
gerek yoktu 39
gereksiz 31
gerek kalmadı 36
gerekmez 98
gerekirse 81
gerekli değil 44
gerektiği kadar 17
eve gidiyorum 210
eve gel 70
eve geldim 52
eve gitti 30
eve git 260
gerekmez 98
gerekirse 81
gerekli değil 44
gerektiği kadar 17
eve gidiyorum 210
eve gel 70
eve geldim 52
eve gitti 30
eve git 260