English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ O ] / Ondan kurtulacağım

Ondan kurtulacağım traducir español

111 traducción paralela
Orada ondan kurtulacağım.
Me desharé de él allí.
Dükkanı kapatacağım ve ondan kurtulacağım!
¡ De buena me libraría!
Oraya döneceğim ve ondan kurtulacağım.
Vuelvo allí y me deshago de él.
- Ondan kurtulacağım.
- Me desharé de él.
Ondan kurtulacağım.
Me libraré de él.
Bana bir oğlan veremiyorsa, ondan kurtulacağım.
Si no puede darme un heredero, me libraré de ella.
Ondan kurtulacağım.
Me ocuparé de él.
Ondan kurtulacağım.
Me desharé de él.
Ondan kurtulacağımız zaman sendika bize güçlük çıkarır mı?
¿ El sindicato nos dará problemas cuando nos deshagamos de él?
Bir gün ondan kurtulacağım.
Un día me desharé de él.
- Ondan kurtulacağım.
- Lo eliminaré.
Ondan kurtulacağım.
Me voy a deshacer de esto.
Ondan kurtulacağım.
Te voy a liberar de esto.
Orijinal virüs kodunu bulmak için bilgisayarını tarayacağım ve ondan kurtulacağım.
Tengo que revisar sus archivos, encontrar el código del virus y eliminarlo.
Ondan kurtulacağım.
Yo me haré cargo de ella.
Evet, ondan kurtulacağım.
Entonces, si. Voy a librarme del auto.
Onu çadırın önünden çekeceğim, ondan kurtulacağım.
Sólo voy a moverlo del frente de la tienda. - Deshazte de eso. - Muy bien.
Tamam mı? - Hemen ondan kurtulacağım.
Me libraré de él.
Merak etme. Ondan kurtulacağım.
Y es el único testigo.
Poligon umurumda değil. Yakında ondan kurtulacağım.
A mí no me interesa la galería de tiro, me desharé de ella pronto.
Lütfen ondan kurtulacağımızı söyle.
Dime que nos libraremos de ella.
O gelmeyecek. Gelirse ondan kurtulacağım.
O si... me desharé de ella.
Ondan kurtulacağım.
Sí, me desharé de ella.
Ondan kurtulacağım.
Yo me desharé de ella.
Sanırım bu yeni talihim sayesinde ondan kurtulacağım.
Creo que mi destino es mayor que el destino de ese viejo.
Nihayet ondan kurtulacağımızı sanmıştım.
Joder, creia que por fin nos librariamos de él.
Ama bir ay geçmeden ondan kurtulacağım.
Pero voy a deshacerme de él en un mes.
Bu adamın hayaletini bulacağım Ve ondan kurtulacağım.
Encontraré al fantasma de este hombre, y me libraré de él.
Ondan kurtulacağım, tamam mı?
Voy a deshacerme de él, ¿ esta bien?
Bu kadın başıma bela oldu, ondan nasıl kurtulacağım bilmiyorum.
Amigo, estoy tan enredado con esta mujer que no sé cómo librarme.
Ondan ne zaman kurtulacağım?
¿ Qué me ha dado él?
Bir gün, François, bir gün ondan sonsuza dek kurtulacağım.
Un día, Francois, un día me libraré de él para siempre.
Buraya gelirken ondan nasıl kurtulacağım hakkında düşündüm biraz.
Pensé algunas maneras de deshacerme de eso, mientra venía.
Program bittiğinde ondan kurtulacağım.
Me libraré de ella.
Ondan nasıl kurtulacağım?
¿ Cómo te libraste de ella?
- Saymakla bitmez. - Ondan kurtulsan iyi olur. - Kurtulacağım.
- Las bujías, la batería... deberías deshacerte de esa chatarra.
Merak etme tatlım, ondan kurtulacağım
Me desharé de él, cariño
Elbette ondan kurtulacağım.
Debemos tener cuidado.
Tamam canım, ondan kurtulacağız.
Bien, cielo, las cortaremos.
Ondan nasıl kurtulacağımız hakkında bir şey diyor mu?
¿ Dice cómo deshacerse de ella?
Bana verdiğin virüs, ondan nasıl kurtulacağım?
Este virus que me metiste... ¿ como me libro de él?
Pekâlâ. Ben ondan kurtulacağım.
Yo me voy a deshacer de él.
Yani, ondan bu kadar çabuk... kurtulacağımızı düşünmedin değil mi?
No creías que nos libraríamos... de él tan fácil ¿ No?
Ondan kurtulacağım.
Me desharé de ella.
Onun duygularını incitmek istemiyorum, ama ondan nasıl kurtulacağım?
Quiero decir, no quiero herir sus sentimientos, pero ¿ cómo se supone qué me deshaga de ella?
Kurtulacağım ondan, şanslıysam.
- Perderlo, si tengo suerte.
Ondan kurtulacağına adım gibi emindim.
Estaba seguro de que se desharía de él.
Ondan nasıl kurtulacağımı bilemiyordum ve sonra da bir ay boyunca bana mesaj attı.
No sabía cómo deshacerme de ella. Estuvo enviándome mensajes de texto durante meses.
"Bana ondan çabucak kurtulacağını söylediğini sanmıştım."
"Pensaba que decías que ibas a librarte de ella rápido"
Lily burada olsaydı, ondan nasıl kurtulacağımızı bilirdi.
Si Lily estuviera aquí, sabría exactamente cómo deshacerse de él.
- Ondan nasıl kurtulacağım?
- ¿ Cómo me deshago de él?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]