English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ N ] / Ne kadar tatlısın

Ne kadar tatlısın traduction Français

161 traduction parallèle
Yolcu etmeye mi geldin? Ne kadar tatlısın.
C'est gentil de venir me dire adieu.
Ne kadar tatlısın Ned. Çok tatlısın.
Ned, c'est vraiment très gentil.
Ne kadar tatlısın.
Vous êtes si douce.
- Bay Cohan, ne kadar tatlısınız. - Lafı bile olmaz.
Que c'est gentil!
- Ne kadar tatlısın.
Tu es gentil.
Ne kadar tatlısın.
Que vous êtes gentil.
ne kadar tatlısın.
Comme c'est charmant.
Ne kadar tatlısın!
Tu es mignon!
Ne kadar tatlısınız. - Sizi görmek çok güzel.
Tu es jolie comme un cœur.
Ne kadar tatlısınız, çavuş!
Que vous êtes joli, mon adjudant!
Sen ne kadar tatlısın.
T'es le plus joli bébé du monde.
Ne kadar tatlısın.
Tu es un amour!
Bana karşı ne kadar tatlısın.
Comme tu me fais plaisir.
- Evet, aradım. - Ne kadar tatlısın. - Çek elini...
Mais il l'a utilisé texto, dans son livre.
Ne kadar tatlısın.
Comme c'est gentil.
ALF, ne kadar tatlısın.
Nous avons tous de beaux souvenirs.
Ne kadar tatlısın.
Voilà une attention charmante!
Ne kadar tatlısın, Harry.
C'est très gentil à vous, Harry.
- Ne kadar tatlısınız.
- C'est charmant.
- Ne kadar tatlısın.
- Oh, comme c'est gentil!
Ne kadar tatlısın. Ama sadece iri, şişman kadınları sevdiğimi bilirsin.
Comme c'est mignon, mais tu sais que je n'aime que les grosses.
Ne kadar tatlısın.
Tu es magnifique!
Ne kadar tatlısın.
C'est gentil.
Ne kadar tatlısın.
Qu'est-ce qu'il y a de plus mignon?
Ne kadar tatlısın.
Tu es un amour.
Ne kadar tatlısın.
N'est-ce pas mignon?
- Ne kadar tatlısın.
- C'est gentil, merci!
Ne kadar tatlısın.
Je dirais que c'est très gentil de votre part.
Gray, ne kadar tatlısın.
C'est adorable!
Ne kadar tatlısın.
Vous êtes un ange.
Ne kadar tatlısın.
! C'est mignon!
Şimdi sana ne kadar tatlı olduğunu söylersem bana inanmalısın. Kimse seni incitmeye kıyamaz. Hiç kimse.
Si tu savais à quel point tu es pure et authentique, alors personne ne pourrait te blesser, moi ou quiconque, quel que soit notre comportement.
Buna inanamazsın, tatlım, ama başı ne kadar dertte olursa olsun Sokak Köpeği, daima bir çıkış yolu bulur.
Tu ne le croiras pas, mais même coincé, ce Clochard s'en sort toujours.
Ne kadar da tatlısın. Küçük, ama tatlı.
Tu es jolie... et gracieuse.
Ne kadar tatlısın?
M. Christian?
Oh, Martha, ne kadar tatlısın.
C'est l'occasion ou jamais de les utiliser.
Ne kadar da tatlısın, canım.
Comme c'est gentil!
Ne kadar da tatlısın Valerie.
Vous êtes gentille, Valérie.
Ama, memur bey, o kadar tatlısınız ki kendime engel olamadım.
Vous êtes si mignon, officier. Je ne peux pas résister.
Ona karşı bu kadar sert olmamalısın, Nola, tatlım.
Ne sois pas trop dure avec lui, mon cœur.
Neden bu kadar heyecanlısın tatlım?
Voyons, petit-maître, ne t'agite pas ainsi.
- Anlaşma yapmam tatlım, bunu şimdiye kadar anlamış olmalısın.
- Je ne fais pas de marché, bébé, tu devrais le savoir maintenant.
Keklerin ne kadar tatlı olduğunu, ağzına attığında nasıl dağıldığını anlattı.
Qu'ils sont trop sucrés, qu'ils s'émiettent facilement.
Çocukların da ne kadar tatlıymış.
Et quels beaux enfants!
Ama ne kadar ki sürebilir bu sudan ağırlaşınca etekleri. Kesip zavallıcığın, güzelim tatlı sesini ölüm çamurlarına batırmış Ophelia'yı.
Mais avant longtemps, ses vêtements alourdis par ce qu'ils buvaient ont entraîné la malheureuse vers une mort fangeuse.
Ne kadar tatlısınız.
C'est gentil.
Ne kadar da tatlısın.
T'es pas mignon, toi?
Ne kadar da tatlısın.
Mais c'est que tu es mignon.
- Tatlım babanın ne kadar çalıştığını biliyorsun. Bu zamanları özlediğini çok iyi biliyorum.
"Mais il s'occupe bien de toi quand il est là".
Tuhaf bir tatlılığı olan adam bizimle konuştu, numarasını aldım. Bizi kovmadığı kaldı. Bir kanalda iki erkeğin öpüştüğünü görebilmek için daha ne kadar bekleyeceğim?
J'ai eu son numéro- - nous a carrément envoyé balader et je veux savoir combien de temps je vais attendre avant de voir 2 hommes gays s'embrasser à la télé?
Eve yalnız dönen adamın o büyük acısını asla bilemeyeceksin. Çünkü acı olmasaydı, tatlı bu kadar tatlı olmazdı.
Tu ne connaîtras jamais l'exquise souffrance du type qui rentre seul chez lui car sans le vinaigre, mon grand, le miel n'est pas le miel.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]