Seni görmek istemiyorum tradutor Espanhol
1,167 parallel translation
Yarın seni görmek istemiyorum
No quiero verte mañana.
Seni görmek istemiyorum!
¡ No quiero verte!
- Beni yalnız bırak, artık seni görmek istemiyorum.
- Déjame en paz, no te quiero ver más.
Artık seni görmek istemiyorum, baba.
No quiero volver a verte, papá.
O zaman başka bir yerde sızlan. Çünkü seni görmek istemiyorum. Tamam mı?
Entonces vete a reventar feliz a otra parte... porque yo no quiero verte. ¿ De acuerdo?
Seni görmek istemiyorum. Dur.
No quiero verte. ¡ Detente!
Uzaklaş! Artık seni görmek istemiyorum!
Lárgate, no quiero volver a verte.
Bir daha seni görmek istemiyorum!
¡ No quiero volver a verte! ¡ Márchate!
Bu işi berbat edersen rozetini ve polis kimliğini kahverengi bir zarfa koyup masama bırak. Çünkü geri döndüğümde seni görmek istemiyorum.
Si la caga, déjeme su placa y sus credenciales en un sobre, porque no quiero verlo cuando vuelva.
Artık seni görmek istemiyorum!
¡ No quiero volver a verte nunca más!
Seninle konuşmak istemiyorum, seni görmek istemiyorum, seni tanımak istemiyorum.
No quiero hablar contigo, ni caminar ni verte, ni conocerte.
Neden geldin? Seni görmek istemiyorum.
No entres aquí, estoy ocupada.
Seni görmek istemiyorum.
- No quiero verte.
Seni bir daha görmek istemiyorum.
No quiero volver a verte otra vez en mi vida.
- Bir daha seni burada görmek istemiyorum.
- No quiero volver a verte por aquí.
Seni bir daha burda görmek istemiyorum. Beni anladın mı?
No quiero ver nuca, nuca mas tu cara aqui ¿ entiendes eso?
Seni bir daha görmek istemiyorum!
¡ No quiero volver a verlo!
Seni bir süre görmek istemiyorum.
No quiero verte por un tiempo.
Serseriden başka bir şey değilsin ve seni evimde görmek istemiyorum.
No eres más que un vago y quiero que te vayas de mi casa.
Seni bir daha burada görmek istemiyorum.
No quiero volver a verte aquí.
Seni bir daha görmek istemiyorum. Buradan gidiyorum
No quiero verte más, me voy.
Bir daha asla seni ağlarken görmek istemiyorum.
no quiero verte llorar más.
Seni bir daha asla görmek istemiyorum!
¡ No quiero volver a verte nunca más!
Seni bir daha görmek istemiyorum.
¡ No dejes que te vuelva a ver!
Seni bütün şehire boşboğazlık yaparken görmek istemiyorum
Pero detesto verte diciéndole esto a toda la ciudad.
Seni gelecek aya kadar görmek istemiyorum.
No me deje verle hasta el proximo mes!
Yani borcumu söyle ve seni hayatım boyunca bir daha görmek istemiyorum.
Dime cuánto te debo y luego no quiero volver a verte.
Seni hapse attıklarını görmek istemiyorum.
No quiero que te metan en la cárcel.
Seni bir daha görmek istemiyorum!
¡ No quiero volver a verte!
Seni bir daha burada görmek istemiyorum.
¡ Que no te vuelva a ver por aquí!
Yıkıl karşımdan, seni bir daha görmek istemiyorum.
¡ Ahora sal, No quiero volver a verte de nuevo.
Seni bir daha görmek istemiyorum.
No quiero verte nunca más...
Bir daha seni annem olarak görmek istemiyorum.
No quiero que vuelvas a ver a mi madre.
- Seni bir daha karakolda görmek istemiyorum.
No quiero verte aquí más veces. Sí, señor.
Seni, dolabını boşaltırken görmek istemiyorum.
No quiero ver como recoges tu armario.
"Seni sevmiyorum ve bir daha görmek istemiyorum" demen yeterliydi.
Sólo tenías que decir : "No te amo y no quiero volver a verte."
Bu gece seni bir daha görmek istemiyorum.
Quédate allí. No quiero verte hasta mañana.
Ben seni hayatım boyunca görmek istemiyorum.
Y yo no quiero verte nunca más.
Seni görmek, sesini duymak veya kokunu almak istemiyorum.
No quiero verte, oírte... ni olerte. Ahora lárgate.
Bir daha seni bununla görmek istemiyorum!
No quiero ver más de esta mierda!
Seni bir daha burada görmek istemiyorum.
Y no quiero volver a ver tu cara en el País de Nunca Jamás.
Ben de istemiyorum seni görmek!
Está perfecto por mi!
- Seni bir daha görmek istemiyorum.
- No quiero volver a verte jamás.
Gün sonunda seni burada görmek istemiyorum.
Quiero que se vaya hoy mismo.
Seni bir daha asla... görmek istemiyorum, sen--seni palyaço!
No quiero volver a verte jamás. Tú... payaso.
- Def ol! Seni suçlu.Görmek istemiyorum onu.
- ¡ Salga de aquí!
Seni görmek istemiyorum.
No te quiero ver.
"Seni sokakta görmek istemiyorum" dedi.
Me dijo "No voy a dejarte en la calle".
Seni sokakta görmek istemiyorum.
No voy a dejarte en la calle.
Sevgili Mark... Uzun bir tatile çıkacağım. Seni bir daha görmek istemiyorum...
Querido Mark... me tomaré unas largas vacaciones.
- Seni bir daha görmek istemiyorum!
- ¡ No quiero volver a verte!
seni görmek istiyorum 81
seni görmek çok güzel 160
seni görmek ne güzel 239
seni görmek güzel 378
seni görmek için 16
seni görmek harika 36
seni görmek istedim 55
seni görmek 19
seni görmek de güzel 24
seni görmek istiyor 82
seni görmek çok güzel 160
seni görmek ne güzel 239
seni görmek güzel 378
seni görmek için 16
seni görmek harika 36
seni görmek istedim 55
seni görmek 19
seni görmek de güzel 24
seni görmek istiyor 82
seni görmek güzeldi 76
seni görmek istemiyor 23
seni görmek ne hoş 23
seni görmek isteyen biri var 42
görmek istemiyorum 31
istemiyorum 1125
seni çok seviyorum 321
seni seviyorum 4697
seni çok özledim 187
seni istiyorum 270
seni görmek istemiyor 23
seni görmek ne hoş 23
seni görmek isteyen biri var 42
görmek istemiyorum 31
istemiyorum 1125
seni çok seviyorum 321
seni seviyorum 4697
seni çok özledim 187
seni istiyorum 270
seni anlamıyorum 181
seni seviyorum baba 42
seni gördüğüme sevindim 550
seni seviyorum anne 35
seni bekliyorum 106
seni çok özlüyorum 22
seni özledim 350
seni seviyorum bebeğim 22
seni hep seveceğim 33
seni öldüreceğim 623
seni seviyorum baba 42
seni gördüğüme sevindim 550
seni seviyorum anne 35
seni bekliyorum 106
seni çok özlüyorum 22
seni özledim 350
seni seviyorum bebeğim 22
seni hep seveceğim 33
seni öldüreceğim 623