Ben getirdim tradutor Francês
1,242 parallel translation
Çünkü müvekkili ben getirdim, bu, sonunda ortak olmama katkıda bulunacak, tercümesi de güç, ki onu elde eder etmez, buradaki şaha kalkmış şovenizme bir son verebileceğim.
C'est mon client. Ça m'aidera à passer associée... et quand j'aurai du pouvoir, je mettrai fin à cette misogynie.
- Onu ben getirdim. Yanında kalacağım.
- Non, je l'ai amené, je reste là.
Onu ben getirdim.
C'est moi qui l'ai amenée.
Suç bende, onu buraya ben getirdim.
C'est ma faute, j'ai... J'ai ouvert la porte.
- BUTUN SEZON BU APT - - HEY. SENi BEN GETiRDiM.
Je vous ai fait venir ici.
- Anlaşmış mıydık? - Evet. - Size sınavları ben getirdim!
- Je vous ai donné les examens!
Nedenmiş o? Tek Vuruş Liu'yu ben getirdim ben bile korkmuyorum.
C'est moi qui suis allé le chercher, Maître Liu, et je m'en fais pas!
Evet, ben getirdim.
- Oui. Vraiment.
O lanet şeyi gemiye ben getirdim.
C'est moi qui ai ramené cette créature à bord.
- Alexander Strizhov. Katya'yı Amerika'ya ben getirdim.
Je suis Alexander Strizhov, c'est moi qui aie emmené Katya en Amérique.
Katya'yı Amerika'ya ben getirdim.
J'ai emmené Katya en Amérique.
Seni Oz'a ben getirdim.
C'est moi qui t'ai fait entrer à Oz.
Evet Bayan Adams. Bu eve marihuanayı ben getirdim.
Oui, Mme Adams, J'ai apporté de la marijuana ici.
Bunları ben getirdim. Bir dakika.
C'est moi qui t'ai apporté tout ça.
Seni buralara ben getirdim Beansie.
- Tu es là grâce à moi.
Matrisini bu dünyaya ben getirdim, ve onu çıkarabilirim!
C'est moi qui ai créé votre matrice et je peux la désactiver.
Seni buraya ben getirdim.
Je vous ai amenée ici.
Ne kabus. Ve onu buraya ben getirdim.
Quel cauchemar, c'est de ma faute...
- Ben getirdim!
- Je l'ai emmenée.
İmparator Lordum, Ben Dük dö Darling, haber getirdim.
Mon Seigneur Empereur, moi le duc de Darling vous apporte des nouvelles.
Biliyormusun yasli adam Ben her zaman kendi yukumluluklerimi yerine getirdim
Je vous l'ai dit, vieux maîitre, j'en assume la totale responsabilité.
Ben lotus yaprağında pişmiş pirinç getirdim.
J'ai apporté du riz parfumé aux feuilles de lotus.
Yani onu bu hâle ben mi getirdim?
Vous voulez dire que je l'ai rendu ainsi?
Ben hastamın dileğini yerine getirdim.
J'ai suivi le souhait de ma patiente.
Biliyorsun, terasımda çiçek yetiştiriyorum, size de getirdim. Sahi mi?
Ben tu sais, j'ai un jardin sur la terrasse de mon appartement et je vous ai apporté des plantes.
Bu oyunu ben bu yere getirdim!
J'en ai fait ce que c'est!
Voyager'ı, kendime takıntı haline getirdim. [Ben de : )]
Le Voyager est devenu une obsession.
- Çorbayı getireyim. - Getirdim. - Ben veririm.
Voilà la soupe.
Ben Bay Dales'e ve vicdanıma karşı görevimi yerine getirdim.
Je me suis acquittée de mon devoir envers M. Dales. Ma conscience est en paix.
Cadmaeans'in büyük prensi, ben elçiyim olayların yaşandığı ordudan size net haberler getirdim.
" étéocle, roi puissant des cadméens, je viens t'apporter de sûres nouvelles :
Ama yapamadım, ben de kasayı eve getirdim.
mais j'ai pas pu. Et j'ai ramené le coffre à la place.
parayı getirmemi söyledin, ben de getirdim.
Vous vouliez de l'argent, j'en ai.
Ben de yeni bir tane aldım, açsındır diye de pizza getirdim.
Donc, j'en ai apporté une autre et aussi une pizza, au cas où.
Sakin ol, sessiz ol. Resmen canımı dişime takıp size o sınavları getirdim ben!
Je me suis démené, j'ai obtenu les putain d'exams!
Teşekkür ederim, ben bunları getirdim.
Merci. J'ai ramené ça.
Ben mi getirdim?
Mon affaire?
Ben dışarı çıkıyorum, ara verdiğinizde yemeniz için birşeyler getirdim.
Je dois m'absenter, je vous ramène juste de quoi manger.
Ama, ben sadece bunu getirdim.
Je n'ai que ça.
Sivri kafalar yapmış ama ben onu çalışır hale getirdim.
Les, tête-de-menton l'ont construit, mais JE l'ai fait marcher.
O adım attı ben her şeyi açık hala getirdim bana bunu yaptı.
Il m'a approchée, j'ai été claire et il m'a fait ça.
Ben de bunları getirdim.
Mais j'ai apporté quelque chose. J'ai apporté ça.
- Ben geldim! Tacoları getirdim.
C'est moi!
Ve ben de kokteylleri getirdim.
et j'ai apporté les cocktails.
Brody. sipariş için aramadın, ben yine de bir tane getirdim.
Brody! Tu n'en as pas commandé mais je t'en ai apporté un quand même!
Ben Homer'ı böyle mükemmel hâle getirdim.
C'est comme ça que j'ai fait de Homer le... Homer.
Yani, bunları ben üzerime getirdim.
Je ramène tout à moi.
- Ben emri yerine getirdim.
- J'ai rempli mon devoir.
Ben, şey- - Parayı getirdim.
J'ai... apporté l'argent.
- Ben herkesten daha fazla gelir getirdim!
Je rapporte plus que toutes les autres réunies.
Bak, ben kaçmadım, silahını getirdim.
Je vous ai rapporté votre truc, non?
Unutmadı, çünkü ben onları buraya getirdim.!
Ça m'étonnerait qu'il l'ait oubliée, elle est là!
getirdim 98
ben geldim 457
ben gidiyorum 1233
ben gelirim 46
ben geliyorum 81
ben gittim 40
ben gelemem 35
ben gidemem 24
ben gitmek istiyorum 24
ben gördüm 101
ben geldim 457
ben gidiyorum 1233
ben gelirim 46
ben geliyorum 81
ben gittim 40
ben gelemem 35
ben gidemem 24
ben gitmek istiyorum 24
ben gördüm 101
ben gayet iyiyim 35
ben gidip 27
ben gelmiyorum 98
ben giderim 253
ben gideyim 114
ben gitmek istemiyorum 31
ben görmedim 51
ben gitsem iyi olacak 25
ben gitmiyorum 138
ben görüyorum 25
ben gidip 27
ben gelmiyorum 98
ben giderim 253
ben gideyim 114
ben gitmek istemiyorum 31
ben görmedim 51
ben gitsem iyi olacak 25
ben gitmiyorum 138
ben görüyorum 25