Bunu söylemek zor tradutor Francês
325 parallel translation
Bunu söylemek zor. Nereden başlayacağımı bilmiyorum -
Je ne sais trop quoi dire...
Bunu söylemek zor evlat.
Difficile à dire.
Bunu söylemek zor ama...
C'est si difficile de Te parler.
Şey, bunu söylemek zor.
On ne peut pas vraiment dire ça.
Bunu söylemek zor, birkaç saati geçmez.
Difficile à dire. Pas avant quelques heures.
Bunu söylemek zor, ama senin vücuduna hayat vermek onu tüketiyor.
C'est trop tôt pour se prononcer, mais vous insuffler la vie l'a épuisée.
Bunu söylemek zor.
C'est difficile à dire...
Bu tür durumlarda bunu söylemek zor..
C'est délicat à dire dans un cas pareil
Bunu söylemek zor, efendim.
Difficile à dire.
Bu bina için bunu söylemek zor.
Ce n'est même pas le cas ici.
Frank sana söyleyecek tek birşeyim var..... bunu söylemek zor ama söylemeliyim..
Frank, j'ai quelque chose à te dire. C'est dur, mais je dois le dire.
Bunu söylemek zor, hanımefendi.
Difficile à déterminer, Madame.
- Bunu söylemek zor.
- C'est dur à dire.
Bunu söylemek zor ama ben bunu çok düşündüm ve biz birlikte olamayız.
C'est difficile à dire, mais j'ai beaucoup réfléchi récemment. On n'a pas d'avenir ensemble.
Dick denen şahıs içinse bunu söylemek zor!
En tout cas plus qu'un certain Dick qu'on connaît tous les deux.
Bunu söylemek zor - Bilirsin, Ben
C'est dur de...
Dale, biliyor musun, birisi acı çekerken bunu söylemek zor...
Il est difficile de dire si quelqu'un souffre...
Çocuğum bunu söylemek çok zor.
Ça semble dur à dire.
Bunu söylemek zor.
Difficile à dire.
Onlar benim oğlum değil. Bunu söylemek zor.
Ils ne sont pas mes fils.
Bunu söylemek çok zor ama barın satışıyla gelen para, Yuri'nin Mr. Minobe'ye olan borcunun bir kısmını karşılıyor.
Voyez-vous, cela m'est difficile de vous parler de ça maintenant, mais la vente des locaux de Yuri ne couvre les dettes qu'à hauteur de 1 500 000 yens.
Bunu söylemek oldukça zor, ama bana inanmalısın ki...
"C'est assez dur, vous pouvez me croire."
- Bilmiyorum, bunu söylemek çok zor.
- Difficile de savoir.
Bunu söylemek çok zor...
Vous voyez...
Benim için bunu söylemek çok zor.
Ça m'est pénible d'admettre ceci :
Ne var? Bunu söylemek biraz zor ama görevim oldugunu düsündüm.
Ce n'est pas chose facile à dire... mais j'ai senti que c'était mon devoir.
Evet.Şey, lanet olsun bunu söylemek benim için çok zor.
Vous voyez... Bon sang, c'est tellement dur dire.
Bayan Shizu, Bunu siize söylemek benim için çok zor, ama kim olursan ol, Yeraltı Dünyası'nın aşağı yukarı hepsi aynı.
Mlle Shizu, je ne suis pas bien placé pour vous dire ça,
- Bunu söylemek çok zor.
C'est difficile à dire.
Bunu söylemek çok zor. Çünkü onların sayısını bilemiyoruz. Sadece onları yakalayıp öldürüyoruz.
Difficile à dire, nous ne savons pas combien il en reste.
Bunu size söylemek benim için çok zor fakat korkarım baştan beri bir yerlerde yanlış anlama oldu.
Il m'est difficile de vous dire ça, mais j'ai bien peur qu'il n'y ait eu un malentendu - à un moment. - Pour toi, Pauline.
Bunu söylemek benim için oldukça zor, Bay Willowby Çünkü tam da hanımları sevmeye başlamıştım...
C'est difficile pour moi, M. Willowby, parce que j'apprécie vraiment ces dames,
Üzgünüm ama bunu söylemek çok zor.
Je suis désolé, c'est difficile à dire comme ça.
Benim için bunu söylemek çok zor!
C'est difficile à dire.
Bunu bana söylemek çok mu zor?
Est-ce si difficile de me le dire?
Bunu söylemek çok zor ama seninle birlikte dans etmek konusunda fikir değiştirdim.
C'est difficile à dire, mais... J'ai changé d'avis pour le concours. J'ai une autre partenaire.
Bunu söylemek biraz zor.
Difficile à dire.
Bunu söylemek çok zor Joe.
C'est quelque chose de trés dur á dire.
Bunu söylemek biraz zor.
C'est difficile à dire.
Bunu söylemek çok zor, ama kariyerim için en iyisini yapmalıyım.
Ne crois pas que ce soit facile à dire mais je dois faire ce qui est bon pour moi.
Bunu söylemek çok zor.
C'est pas facile...
Bunu söylemek biraz zor...
C'est un peu dur de...
Bunu sana söylemek benim açımdan oldukça zor ama yapamam.
C'est dur pour moi de te dire ca, mais je ne peux pas.
Bunu söylemek çok zor gelmiştir.
Ça doit être pénible à dire.
- Bunu söylemek çok zor.
- C'est très difficile à dire.
Tanrım, bunu söylemek benim için çok zor.
C'est... vraiment très difficile à dire
- Bunu söylemek benim için çok zor.
- Tu es vraiment mesquine.
Bunu söylemek bana zor geliyor, ama detayları anlatmak için fazla büyüdüm.
Au risque de te décevoir, les détails ne sont plus de mon âge.
Bunu söylemek çok zor.
C'est presque trop énorme à comprendre.
Benim için bunu söylemek çok zor, ancak bilmeni isterim ki...
J'ai du mal à vous le dire, mais je voulais que vous sachiez...
- Bunu söylemek gerçekten zor. - O iyi mi?
Comment va-t-il?
bunu söylemekten nefret ediyorum 25
söylemek zorundayım 27
söylemek zor 34
söylemek zorunda değilsin 18
zorro 27
zorba 47
zorundasın 42
zorundayım 57
zorlama 27
zordon 39
söylemek zorundayım 27
söylemek zor 34
söylemek zorunda değilsin 18
zorro 27
zorba 47
zorundasın 42
zorundayım 57
zorlama 27
zordon 39
zorunda 36
zorundayız 21
zorla 32
zor mu 38
zordu 17
zor bir soru 21
zor bir durum 34
zor olacak 51
zor değil 47
zor iş 33
zorundayız 21
zorla 32
zor mu 38
zordu 17
zor bir soru 21
zor bir durum 34
zor olacak 51
zor değil 47
zor iş 33
zor bir gündü 18
zor bir gün geçirdim 20
zor olduğunu biliyorum 40
zor durumdayım 18
zor olmalı 42
bunu duyduğuma sevindim 230
bunu biliyorum 710
bunu biliyor musun 150
bunu al 228
bunu alabilirsin 17
zor bir gün geçirdim 20
zor olduğunu biliyorum 40
zor durumdayım 18
zor olmalı 42
bunu duyduğuma sevindim 230
bunu biliyorum 710
bunu biliyor musun 150
bunu al 228
bunu alabilirsin 17
bunu kabul edemem 111
bunu yapma 481
bunu bana neden yaptın 18
bunu yapmana gerek yok 38
bunu nereden biliyorsun 159
bunu da 65
bunu yapabilirim 231
bunu bilmiyordum 213
bunu yapabilir misin 143
bunu sevdim 345
bunu yapma 481
bunu bana neden yaptın 18
bunu yapmana gerek yok 38
bunu nereden biliyorsun 159
bunu da 65
bunu yapabilirim 231
bunu bilmiyordum 213
bunu yapabilir misin 143
bunu sevdim 345