Çok yazık tradutor Português
2,743 parallel translation
Çok yazık.
Isso é marado.
Aman Tanrım, çok yazık!
Meu Deus, que pena!
Özel anlarımda beni izlemen çok yazık!
Como te atreves a vigiar-me nos meus momentos íntimos?
Çok yazık.
Que pena.
Çok yazık, elimizden fazla bir şey gelmez, değil mi?
Bem, é pena, porque não há realmente muito a fazer, pois não?
Of, çok yazık...
Bolas, é pena nós...
Çok yazık.
É pena.
Bu apartmanda yalnız başına yaşlanıp gitmeniz çok yazık.
É uma pena, acabar como um bêbado, sozinha naquele apartamento.
- Bu çok yazık.
- É uma pena.
Annene yakın olmaman çok yazık olmuş, belki görgü kurallarını da öğretebilirdi sana.
Ensinou a minha irmã a chupar pilas e a levar no rabo. Minha nossa!
Çok yazık oldu.
Uma verdadeira tragédia.
Tanrım, ailene çok yazık.
Meu Deus, tenho pena dos teus pais.
Oymaların böyle zor seçilebilir olması çok yazık.
É uma pena que as esculturas sejam tão difíceis de decifrar.
Çok yazık olmuş, Kurt.
É uma pena, Kurt.
Çok yazık.
Temos pena.
- Bundan sonra, sadece bir çilek alabileceksin. - Çok yazık.
Só vou dar-te um morango.
Çok yazık ki seni öldürmek zorundayız.
Pena que tenhamos de te matar.
Çok yazık.
Que infortúnio.
Çok yazık.
Uma pena.
Çok yazık.
- Pois é uma pena.
Çok yazık, o zaman aklınızda tutmanız gerekecek.
Parece que tens que te lembrar tudo o que digo.
Çok yazık ama, benim pelüş dostum.
Bem, que pena, amigo meu.
Çok yazık, gençler!
- Temos muita pena, pessoal!
Çok yazık oldu.
É uma pena, mesmo.
Diğer annelerle aram açıldı, çok yazık oldu çünkü çok iyi arkadaştık.
Eu e as outras mães discutimos, o que foi uma pena, erámos muito amigas.
Çok yazık oldu. Eğlenceli olabilirdi.
Poderia ter sido divertido.
Hayatını böyle yaşaman çok yazık.
É uma pena que vivas a tua vida assim.
Çok yazık oldu bence, ayık kalmak için o kadar uğraştı ama şimdi parçalanıp canlı canlı yenecek.
É uma pena todo o trabalho que ela teve para ficar sóbria, para depois ser despedaçada e comida viva.
Çok yazık ya.
Que pena.
Evet, gerçekten çok yazık.
Sim, sim, é mesmo uma pena.
Çok yazık, değil mi?
É uma pena, não é?
Orada olmayacak olmam çok yazık.
É pena eu não ir.
Bu sene annem gidemeyeceği için kaçırmamız çok yazık oldu.
É uma pena não irmos à deste ano, uma vez que a minha mãe não pode ir.
Çok yazık.
Obrigado.
Çok yazık oldu ya çünkü bizim Nick, Florida'nın en güzel gulaşını yapardı.
Nossa, é tão triste, porque sabe uma coisa, o velho Nik fazia o melhor Goulash em toda a Florida.
Çok yazık. İstediğin adamın, eski sevgilin sayesinde tabutu boylamış olması ne kötü olmuş, değil mi?
É uma pena o homem que queres estar morto graças à tua ex-namorada, não é?
Bunu iyiye kullanmamış olman çok yazık.
Uma pena não fazeres isso por um bem maior.
Karın, Dedektif Essen'le olan özel iş arkadaşlığınızı öğrenseydi çok yazık olurdu.
Seria uma vergonha se a sua esposa ficasse a saber da sua relação especial com a Detective Essen.
Bu çok hoş ana ne yazık ki bunu yapamam.
Eu gostava muito, mas não é possível.
... kendisini çok genç yaşta kaybettik, ne yazık ki o artık aramızda değil...
- Pára! - Que "snufou-se" muito cedo!
Seni gibi bir oğlum olsun çok isterdim ama ne kadar yazık ki, benim yaşımda imkansız.
Olhe para si. Entra-me aqui, parece a Mary Poppins.
Yazık, çok da güzel bir kadın.
A tia é tão bonita.
Çok yazık oldu.
Oh, meu!
Bu çok iyi bir tahmin, ama ne yazık ki, hayır
Foi bem pensado, mas, infelizmente, não.
Çok yazık.
É uma pena.
Ne yazık ki çok yorgun, efendim.
Receio que ele esteja demasiado cansado.
Çok yazık.
Bolas.
Çoğu kez bir sorunun çözümü birisini çok daha iyi bir insan olmaya zorlamaktan geçer. Sıkı bir azarla mesele hallolmayacaktır ne yazık ki.
Muitas vezes, a solução para um problema é simplesmente convencer alguém a comportar-se como um ser humano melhor, mas pode demorar mais do que um sermão.
Burada "Billy çok kızmıştı." yazıyor.
Diz aqui que "o Billy estava furioso com isso."
Çok yazık.
Muito mau.
Ne yazık ki şu an konuyla ilgili elimizde çok az bilgi var.
Infelizmente, temos poucos detalhes até agora
çok yazık oldu 16
yazık 479
yazıklar olsun 49
yazıklar olsun sana 20
yazık sana 23
yazık oldu 58
yazık olmuş 31
yazık olur 16
yazık ki 31
çok yorgunum 419
yazık 479
yazıklar olsun 49
yazıklar olsun sana 20
yazık sana 23
yazık oldu 58
yazık olmuş 31
yazık olur 16
yazık ki 31
çok yorgunum 419
çok yakışıklısın 42
çok yoruldum 142
çok yaşa 236
çok yakında 217
çok yakışıklı 83
çok yalnızım 50
çok yakıştı 22
çok yaşlı 53
çok yakın 78
çok yorgun 38
çok yoruldum 142
çok yaşa 236
çok yakında 217
çok yakışıklı 83
çok yalnızım 50
çok yakıştı 22
çok yaşlı 53
çok yakın 78
çok yorgun 38