English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ Ç ] / Çok yakında

Çok yakında tradutor Português

3,352 parallel translation
Çok yakında kendini daha iyi hissedeceksin.
Muito em breve, vai sentir-se muito melhor.
Dalgalar şimdi seni yeniden bana getiriyor ve çok yakında bir gün yeniden bir araya geleceğiz tıpkı eskisi gibi
As ondas trazem-te de volta E em breve voltaremos A estar lado a lado
Çene kemiğinizi kırıp sizin için yaptığım bu güzel titanyum menteşeleri koyduktan sonra çok yakında yeniden hamburger yiyebileceksiniz.
Depois de partirmos o maxilar e aplicarmos as articulações de titânio que eu lhe fiz, em breve estará a comer hambúrgueres.
Çok yakında, sanıyorum.
Sim, muito em breve, acho eu.
Çok yakında görüşeceğiz.
Falamos em breve.
Çok yakında, zengin gençler mahallemize akın edecek.
Em breve, jovens ricos e bem-parecidos irão inundar este bairro.
Nedeni çok yakında ortaya çıkacak.
A causa vai revelar-se por ela mesma, em breve.
Çok yakında buradan gideceğiz ve bizi ne maceralar bekliyor göreceğiz.
Em breve, vamos todos partir e veremos que aventuras nos aguardam.
Herkese olan şey çok yakında.
O mesmo que acontece a todos, apenas mais cedo.
Çok yakında sistemde fazla kalacak ve ben de maskesini düşüreceğim.
Em breve, ele vai ficar mais tempo e eu vou apanhá-lo.
Hala ulaşmaya çalıştığım bir sürü ara yüzü dosyası var ama bazı testler yapıyorum. Bu bebek çok yakında çalışır hale gelir.
Ainda tenho de aceder a muitos ficheiros de interface, estou a fazer testes.
Çok iyi bir çocuk ve çok yakında seni görmeye gelecek.
Ele é mesmo um bom miúdo e ele virá ver-te em breve.
Eğer uzun bir süredir kürek görmemişsem, çok yakında göreceğim demektir.
Se nunca mais vir uma pá, vou achar que é pouco tempo.
Ve Beyaz Saray'a gelen ve giden aramalar hakkında çok yakından bilgisi olduğundan "İsveçriyelilerin" aramalarına geri dönülmediği... "... konusunda güvenilir bir kaynak kendisi. "
E, como ela sabe bem as chamadas recebidas e feitas pela Casa Branca, é uma fonte credível para dizer se os Suédicos tiveram resposta. "
Çok yakında ikisi de benimle olmak isteyecek.
E em breve ambas vão querer fazer amor comigo.
Çok yakında her şey bitecek ve sana söz verdiğim her şeye kavuşacaksın.
Quando isso acabar, você terá tudo que prometi.
Çok yakında ona katılacaksın!
Vais juntar-te a ele em breve!
Çok yakında eve döneceksin, tamam mı?
Levo-te para casa em breve, está bem?
Oldukça zengin bir milyarderin oğlu çok yakında efsanevi bir hikâyeye dönüşecek.
Outras notícias, detalhes sobre a historia do naufrago de que já ouviu falar sobre o filho de um bilionário muito rico em breve tornar-se-á lendária.
Çünkü çok yakında onun ve çocukların sana çok ihtiyacı olabilir.
Porque, em breve, ela e os filhos podem mesmo precisar de si.
Halkından arta kalan herşey bana ait, Ve çok yakında Plun-Darr'ın kılıcı da benim olacak.
O que resta do teu povo pertence-me e em breve a espada de Plun-Darr também pertencerá.
Çok yakında yeniden kollarımda olacaksınız.
Em breve, todos estarão novamente nos meus braços.
Aşık oldum ve onu çok yakında yine göreceğim. Doğum günümde!
Apaixonei-me e quero voltar a vê-lo, em breve, no dia do meu aniversário!
Yeri tespit ettik. Çok yakında.
A localização exacta está num raio de uns 500m.
Tabiki, çok yakında.
- Sim, muito em breve.
Kendisi artık Xiao Wei. Çok yakında bir zebaniye dönüşecek!
Ela agora é Xiao Wei e logo se tornará um demónio.
- Nöbetçiler çok yakında Mekanik ateşi fark etti.
Tiros de "mechs" a 1 km.
Çok yakında dokunuşunu hissedeceksin.
Em breve, vais sentir o seu... toque.
Sanırım çok yakında dişsiz kalacaksın.
Acho que, muito em breve, não terás dentes.
Jake'in değerlendirme toplantısı çok yakında.
A avaliação do Jake está aí à porta.
Çok yakında bunun olacağına bahse girerim.
Aposto que isso irá acontecer muito em breve.
Aslında, bir arkadaşım çok yakında kalıyor. Ona telefon edebilirim diye düşünmüştüm.
Há um amigo meu que está alojado bastante perto daqui, e estava a pensar ligar-lhe.
Çok yakında, bir gün bunu anlayacaksın.
Um dia muito em breve, vai compreender isso.
Yakında. Çok yakında.
Ele é um barbeiro.
Hepsini zamanı gelince halledeceğiz fakat her birinizle konuşmak için can atıyorum. Çok yakında konuşacağız.
Tudo no seu devido tempo, mas estou ansioso para falar com cada um de vocês, muito em breve.
Biliyorsun, çok yakında uykusuz geceler hep olacak.
Sabes, muito brevemente, noites em claro será o dia a dia.
Çok yakında görüşürüz
Vejo-vos daqui a pouco.
Aslında QT'de Bay David Sarnoff'a çok yakın büyüleyici bir bayan tanıyorum.
Aqui só entre nós, conheço uma rapariga encantadora que é muito próxima de Mr. David Sarnoff em pessoa.
Şimdi 19 yaşında. Çok yakıştı Peter.
- Estás bem, Peter.
Yakışıklı, uzun boylu çok zeki ve derisi de hafif renksiz, balmumu kıvamında.
De propósito. Ele é giro, esguio, brilhante e tem uma pele tão pálida como a cera.
Ama yakında burası çok katlı binalarla dolacak.
Em breve, este lugar estará... cheio de arranha-céus também.
Bu arada küçük izler var, sıçramış su gibi duruyor ama aslında ben pisuara çok yakın durduğum için oradan sıçrayanları görüyorsun.
E já agora, as pequenas marcas que parecem manchas de água... Eu tendo a ficar demasiado perto do urinol, por isso o que estás a ver é o ricochete.
Yakında elime çok para geçecek.
O que se passa é que há um monte de dinheiro que vai entrar para mim.
Penisinin fotoğrafını istemiyorum çünkü yakınında oturuyorum ve çok bakmamı istersen gelir kendim bakarım.
E eu também não quero uma fotografia da tua pila, porque eu vivo muito perto de ti. Se quiseres que eu veja a tua pila, eu posso vir cá e olhar para ela.
Çok yakında tarafsız bir Eşitlikçi hükümeti bu zorba Bükme rejiminin yerini alacak.
Pabu! Escuta amigo
Ve onlarla olduğumda, onların şartlarında çok yakın hissediyor ve onların kaderini anlıyordum.
E quando estou com elas, nas suas circunstâncias, tenho uma afinidade muito próxima e uma compreensão sobre como elas são.
Yakında çok önemli birisi olacaksın.
- Vais tornar-te um grande homem.
Konuşan birçok kişinin Kanadalı ünlüler olduğunu hatırlıyorum. Hepsi anneme sağlığında yakın olan kişiler değildi ama onları izlerken şöyle düşündüğümü hatırlıyorum... "Tanrım çok güzel bir cenaze töreni ve galiba gösteri işindeyken ölmek iyi bir şey ; çünkü konuşma yapanların hepsi iyi konuşmacılar."
Muitas das pessoas que discursaram eram celebridades canadianas, não necessariamente as pessoas mais chegadas à Mãe em vida, mas lembro-me de pensar que estava a ser bonito e que devia ser bom pertencer ao mundo do espectáculo porque as pessoas tinham jeito para fazer discursos.
Bu sohbet esnasında birbirimizle çok yakınlaştık.
Aquela conversa aproximou-nos imenso.
Yakında Downton'da görüşürüz ve ikinize de çok teşekkürler.
Vemo-nos em Downton muito em breve. E muito obrigada aos dois.
Çok uzun süre yakınında çalıştığım Victoria da görse tek kelime ile onayladığını söylerdi.
E estou confiante que a Victoria, com quem eu trabalhei durante algum tempo, diria, numa palavra... que aprova.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]