Bir ipucu tradutor Russo
2,190 parallel translation
Dinle, Bradstock konusunda bir ipucu bulduk.
Слушай, у нас появилась зацепка по Брэдстоку.
Sana bir ipucu...
Вот подсказка.
Şüpheli Randy Thorpe'un kredi kartından bir ipucu buldum.
Мы засекли кредитку подозреваемого, Ренди Торпа.
Ama bir ipucu yakaladık.
Но мы получали зацепку.
Bizim davalardan biriyle alakalı bir ipucu olduğunu düşünüyoruz.
Мы получили наводку, что он может быть связан с одним нашим расследованием.
Eğer bu mektupta ona nasıl yardım edebileceğimi gösteren bir ipucu varsa, lütfen bana haber ver.
Если это письмо даст вам ключ к тому, как я могу помочь, пожалуйста, дайте мне знать.
- Bir ipucu veremez misin?
- Может хоть намекнешь?
- Bu nedir? Görünüşe göre mermi ile ilgili bir ipucu yakaladık.
Похоже, у нас есть совпадение по баллистике.
Şu noktada yaşamadığına dair herhangi bir ipucu yok.
У нас нет доказательств, подтверждающих, что она мертва.
Eğer burada bir ipucu olsaydı onlar çoktan bulurlardı.
Если тут были улики, они их уже нашли.
Sana bir ipucu vereyim.
Она рифмуется с "Фрэнк Рейган".
Dava ile ilgili bir ipucu yakaladığında çok duygusal oluyor.
Она всегда так реагирует на прорыв в деле. Очень впечатлительна.
Dosyanın nerede olduğuna dair bir ipucu olmalı.
Это может привести нас к тем бумагам.
Bir ipucu mu yoksa başarısız bir mağara çizimi mi?
Это подсказка... или плохая наскальная живопись?
Ofisinde nerede olduğuna dair bir ipucu verecek bir şeyler var mı bir bakayım.
Я попытаюсь найти что-то в его офисе, что прольёт свет на то, где он сейчас.
Sonunda Rex Lango konusunda bir ipucu yakaladım.
Я нашла кое-что на Рекса Ланго.
Bir ipucu değil mi?
Это подсказка, правда?
Bir ipucu bulduk.
У нас есть зацепка.
- İsimsiz bir ipucu diyelim.
- Анонимная наводка.
Ki bu da en sonunda yeni davada bir ipucu bulduğumuz anlamına geliyor.
А это значит, что у нас есть зацепка по свежему делу.
Bir ipucu alabilir miyim?
намекнёшь?
Eğer bana ufacık bir ipucu verseydin, sadece fısıldasaydın... Bu benim için şimdiki kadar zor olmazdı.
прошептал... то сейчас мне не было бы так тяжело.
Aman Detektif Beckett az önce bir ipucu mu verdiniz bana?
Ого, детектив Бекет, это был намек с вашей стороны?
Sebebini öğrenebilir miyim acaba? Fail hakkında olası bir ipucu.
Возможная зацепка, и это срочно.
Oklardan birini bulabilirsek nerede satın aldığına dair bir ipucu bulabiliriz.
У нас есть стрела, мы можем разузнать где он ее купил.
Lee Iacocca'nın biyografisinden aldığım bir ipucu.
Это совет, который я вычитал в автобиографии Ли Якокки.
Bart yaptığı işlerle ilgili tek bir ipucu bile bırakmayacak kadar dikkatliymiş.
Барт был слишком осторожен, чтобы оставить следы операций в книгах.
Küçük bir ipucu, eggnogun içinde yağ var.
О, небольшое замечание, в глинтвейне есть жир.
Bir palyaço kostümünün üzerinde bir ipucu buldum.
Я нашла совпадения по костюму клоуна.
Dur sana bir ipucu vereyim.
Ладно, я дам тебе подсказку.
Bir yerlerde bir ipucu bırakmış olmalılar.
Кто-то должен был оставить улику.
Çünkü bu henüz bir ipucu değil.
Потому что это еще не зацепка.
Oakland iyidir. Aynı şekilde Cubs, Red Sox da öyle. Yalnız bir takımı sevmemin nerede büyüdüğümle alakalı bir ipucu vereceğini sanmam.
Оклэнд — это хорошо, и Кабс, и Ред Сокс, хотя не думаю, что мои симпатии к одной из этих команд подскажут вам, где я вырос,
Faydası olacaksa, sanırım yeni bir ipucu buldum.
Если тебя это утешит, я нашла зацепку.
Küçük bir ipucu Profesör sen daha ilk adımını bile atmadan ben seni duymuştum.
Небольшое уточнение, профессор. Я тебя услышал, еще перед тем, как ты сделал первый шаг.
Bir ipucu buldum.
Я нашла зацепку.
Profil resmini basına verirsek bir ipucu bulabilir hatta kimliğini tespit edebiliriz.
Может удасться разместить в медиа, надеемся это к чему-то приведет, может даже к опознанию.
Ethan babasının ortaklarından birini tanıyor olabilir eğer öyleyse Bruce'un yeriyle ilgili bir ipucu bulabiliriz.
Ладно, может Итан может опознать одного из коллег отца, и если он может, тогда может мы сможем что-то узнать о местонахождении Брюса.
Colin'in cesetinin temizlendiğine dair bir ipucu yok.
К останкам Колина не прикасался ни один крупный падальщик.
Tamam da elimizde ne gibi bir ipucu var ki Finch?
Ћадно, но разве у нас остались зацепки?
Nerede kaldığına dair size bir ipucu sağlayabilir.
Ёто подскажет тебе, где она живет.
Sanırım bir ipucu elde ettik.
ƒумаю, мы достигли успеха.
İpucu yoktu, hiç bir şey yoktu.
Не было зацепок, вообще ничего.
- Bir ipucu var mı?
Есть какие-нибудь зацепки?
Sırada, benim favorilerimden biri olan ağır ateşte pişirme hakkında bir kaç ipucu var.
Далее я раскрою вам пару секретов о том, как правильно тушить блюда.
İpucu olabilecek bir evrak var mı, bak.
Посмотри, есть ли здесь зацепка..
Gabriel, Anabelle'in partiye erkek arkadaşı ile gittiğini söylemişti. ama Anabelle'in bir ilişkisi olduğuna dair hiç ipucu yok.
Габриэль сказал, что Анабель пошла на вечеринку со своим парнем, но нет никаких доказательств, что она состояла в отношениях.
Belki ipucu bırakıyordur. Kamp aracını inceledik ama bir şey bulamadık.
Мы обыскали весь автотрейлер и ничего не нашли.
Buralarda bir yerde bir ipucu olmalı.
[Годы бродяжничества : путеводитель, как найти гуляющего отца]
Bir ipucu vereyim.
Я намекну.
Bunu şiirsel bir yolla söylüyorsun belki Colin'in sosyal ağlarında ipucu bulabiliriz..
Это довольно поэтичный способ сказать, что мы можем найти ключ в социальной сети Колина.
ipucu 30
ipucu yok 18
bir isim 33
bir işim çıktı 20
bir iyilik yap 46
bir insan 56
bir iki üç 38
bir işim var 34
bir iki 72
bir ingiliz 36
ipucu yok 18
bir isim 33
bir işim çıktı 20
bir iyilik yap 46
bir insan 56
bir iki üç 38
bir işim var 34
bir iki 72
bir ingiliz 36
bir ihtimal 36
bir iş buldum 29
bir içki ister misiniz 16
bir italyan 17
bir işe yaramaz 50
bir itirazın mı var 16
bir iş 43
bir imzanızı alabilir miyim 23
bir itirafta bulunacağım 25
bir iyilik yapar mısın 23
bir iş buldum 29
bir içki ister misiniz 16
bir italyan 17
bir işe yaramaz 50
bir itirazın mı var 16
bir iş 43
bir imzanızı alabilir miyim 23
bir itirafta bulunacağım 25
bir iyilik yapar mısın 23