English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ Y ] / Yapmak zorunda değilsin

Yapmak zorunda değilsin tradutor Russo

1,132 parallel translation
- Bunu yapmak zorunda değilsin.
Ты не должна уходить.
Boğulduğunuzu biliyorum Ve yapmak zorunda değilsin.
Знаю, работы хоть отбавляй, и вы не обязаны...
Sen yapmak zorunda değilsin.
- Тебе не обязательно париться. - И на том спасибо.
- Bunu yapmak zorunda değilsin benim için bunu yapmak zorunda değilsin.
- Так вот не надо. Уж точно не ради меня.
Bu seferkini yapmak zorunda değilsin.
Тебе не нужно ехать с нами.
Bunların hiçbirini yapmak zorunda değilsin.
Это необязательно. Всё это.
Lütfen, bunu yapmak zorunda değilsin.
Прошу тебя, не нужно этого делать.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Ты не обязан это делать.
Bu yüzden bunu yapmak zorunda değilsin.
Поэтому можешь этого не делать.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Не утруждай себя.
Eğer istiyorsan. Ama yapmak zorunda değilsin.
Если захочешь Это не обязательно.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Не обязательно жениться сейчас. Не в наше время.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Ты не обязана это делать.
Sadece şunu bil - Sadece bunu yapmak zorunda değilsin diyorum - biliyorsun, ben varım, başka insanlar var. bunu yalnız başına yapmak zorunda değilsin.
ѕросто знай, что... я хочу сказать, что ты не должна... у теб € есть €, есть другие люди, тебе не об € зательно проходить через это в одиночку.
Hurley, yardımın için teşekkürler, yapmak zorunda değilsin.
Хёрли, я ценю помощь, но ты не обязан...
Yapmak zorunda değilsin.
Вы... Вы не обязаны.
Uh... eğer istemiyorsan, bunu yapmak zorunda değilsin.
Ты знаешь, если ты не хочешь этого, то не стоит.
Bunu yapmak zorunda değilsin Michael.
— Вам необязательно это делать, Майкл.
belki de yapmak zorunda değilsin.
может тебе не прийдется
Kaçmak ya da başka bir şey yapmak zorunda değilsin.
Не нужно будет ни бегать, вообще ничего.
Eğer yapmak istemiyorsan yapmak zorunda değilsin.
Ну, предположительно, вы не обязаны этого делать, если не хотите. - Что я должен сделать?
Bunu yapmak zorunda değilsin!
Нет, нет, нет, нет. Вы не должны делать этого.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
- Вы не должны этого делать.
Her sabah bana bunu yapmak zorunda değilsin.
Вы знаете, вы не должны делать это для меня каждое утро.
Baba, bunu yapmak zorunda değilsin!
Пап, не надо это делать.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Зачем ты в это влез?
Bana iyilik yapmak zorunda değilsin!
И нечего мне тут одолжение делать!
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Ты не обязан этого делать.
- Bunu yapmak zorunda değilsin. - Alo?
- Ты не обязан этого делать.
Yapmak zorunda değilsin.
Хотя это маловероятно.
- Bunu yapmak zorunda değilsin.
- Не надо этого делать.
Yapmak zorunda değilsin.
Не должны.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Значит, не нужно выступать
Bunu yapmak zorunda değilsin, biliyorsun değil mi?
Ты не должен это делать, знаешь?
Stuart, Bir seçim yapmak zorunda değilsin.
Стюарт, тебе не нужно быть тем или другим.
- Lütfen bana bunu yaptırma. - Yapmak zorunda değilsin.
- Пожалуйста, не заставляйте меня делать это.
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Тебе не обязательно это делать.
Yapmak zorunda değilsin, sorun değil.
Ты не обязан. Все хорошо. Я не стану злиться.
Soruyorum çünkü bunu yapmak zorunda değilsin.
Я спрашиваю потому, что тебе нужды делать то, что ты делаешь.
Biliyorum, sadece söylemek istedim, bilirsin, ben yemek yapmıyorsam, sen de yapmak zorunda değilsin.
Знаешь, если я не готовлю, то и тебе необязательно.
- Hurley, bunu yapmak zorunda değilsin.
Хёрли, ты не должен этого делать!
Bunu yapmak zorunda değilsin.
Спасибо, что приехал. - Не стоило беспокоиться.
Bunu yapmak zorunda değilsin. Başka bir kızı incitmesine izin vermeyeceğim.
Я не дам ему обидеть еще одну девочку.
Yapmak zorunda değilsin.
Нет, ты ничего не должен.
Benim için bunu yapmak zorunda değilsin. Senin için değil.
- Ты не обязана так делать ради меня.
O zengin, huysuz kraliçeyi memnun etmek için bu saçmalığı yapmak zorunda değilsin.
Ты не должен заниматься этим дерьмом, чтобы удовлетворить какую-нибудь старую богатенькую "королеву".
- Hayır, gerçekten, bunu yapmak zorunda değilsin.
- Нет, правда, не стоит.
- İstemediğin bir şeyi yapmak zorunda değilsin.
Ты не должна пересиливать себя, если не хочешь.
- Bunu yapmak zorunda degilsin!
— Вы не должны делать этого.
Hayır, bunu yapmak zorunda değilsin.
Нет, нет, ты ведь не обязан.
Uzaktaki duvara doğru gidip oturmak dışında hiçbir şey yapmak zorunda da değilsin.
Тебе не обязательно что-либо делать, просто сядь у стены.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]