Bir ay içinde перевод на английский
1,361 параллельный перевод
Bir ay içinde tam 3 ihbar aldık.
Go outside. Yes?
Peki, son bir ay içinde Şeyler de geliştirdik.
Well, in the last month Things have developed well.
Bir ay içinde, zorunlu terapin sona eriyor.
In one more month your mandatory therapy will be over
Ama bir ay içinde, yine ağzına kadar dolmuştu, öyle ki iki çocuk tek yatağı paylaşmak zorunda kalıyordu.
Most of our officers had not received any training for more than two years. The outcome could not be positive.
Bir ay içinde geri öderim.
I'D GET IT BACK TO YOU IN, LIKE, A MONTH.
Bugünden itibaren bir ay içinde hepimiz kendi işimize geri döneceğiz.
A month from now, we're all gonna be back at our day jobs.
Alman kayıpları içinde en bilineni Baron'un ölümüydü ama sadece bir ay içinde verilen 230,000 kayıptan biriydi.
The Baron's was the most public German death, but he was one of over 230.000 casualties in just one month.
Sinyora, bana anahtarları verin bir ay içinde size sarayınızın anahtarını vereyim.
Signora, give me the keys of this place, and in one month, I will give you the keys to your palace.
Bir ay içinde istifa edeceğini düşünmüştüm.
I thought you'd quit in less than a month.
20 dolarına bahse girerim, bir ay içinde evlenecekler.
Twenty bucks says they're married within the month.
Marcie'yi hapisten çıkarıp bir tür terapiye yazdırdıktan sonra bir ay içinde Montana'dan döneceğim.
I'll be back from Montana in a month or so. As soon as I can get Marcie out of jail and into counselling, which I'm sure she'll resist.
Dava bir ay içinde başlayacak.
Case goes to trial in a month.
Biliyorsun, Bird'ün davası bir ay içinde başlıyor ve llene Nathan hazır olmak istiyor.
You know, trial date for Bird is next month and Ilene Nathan wanted to be ready.
Bir ay içinde dememiş miydin?
I thought you said, like, in like a month.
Bir ay içinde seninle bağlantı kurarım.
I'll contact you in a month.
İspanya'da bir ay içinde çalınan üçüncü tablo.
It's the third painting stolen in Spain in a month.
Kindler'e başvuracaksın, ve bir ay içinde çalışmaya başlayacaksın.
You'll report to Kindler, and start working in a month.
Pazarlığı kes ve Muhammed'e bir ay içinde eline geçeceğini söyle.
Close the deal and tell Mohamed he'll get it in a month.
Bir ay içinde, Yasaların Yasası'nı geçirdi, yani Devlette Reform yasası, ve bu ona özelleştirmelerin yolunu açtı.
In one month, he got his Law of Laws passed, the Reform of the State, that opened up for him the door to privatizations.
"Bir ay içinde gel beni gör"?
"Come back and see me in a month"?
Bir ay içinde yedi firar mı?
Seven breakaways in just one month?
Bütün bunlar bir ay içinde mi oldu?
All this in just one month?
Bir ay içinde dedi, ama Cuma gününe ayarladım.
He said in a month, but I arranged you go on Friday.
Bir ay içinde serbest kalacak.
He only has about a month left of his time anyway
İşte bu son bir ay içinde oldu olan dördüncü kişi olduğunu.
Because that's the fourth person it's happened to in the last month.
Her şey planlandığı gibi giderse, bir ay içinde son hali... göreve hazır olmalı, belki de daha erken.
If everything goes as planned, we should be ready to deploy... the final version in a month, maybe sooner.
Bir ay içinde kulağımıza gelen bir şey olmazsa, geri döner, parayı paylaşırız.
If you don't hear anything in a month, we'll come back. Split the money.
Altı ay içinde bankamız merkezini yeni bir yere taşıyacak.
Six months from now, our bank is going to shift into the new headquarters
- Bir, sıfır- - ve her ay bir geceden fazla ayrı kalmayacaklar... ve beş yıl içinde... genetik olarak kanıtlanmış bir döl verecekler!
- one, zero... spending no more than one night apart each month... and that within five years... they produce genetically verifiable offspring!
Son birkaç ay içinde yetiştiğini gözlemek de büyük bir zevkti.
It's been a pleasure to watch him grow in the last few months.
Adım adım oldu her şey ve bir kaç ay içinde iki grup oluştu. Yardımcılar diye adlandırılan El-Ensar,
It came step by step, step by step, and within a few months, you now had two groups the Helpers, so called, El Ansar, that is, those
Son altı ay içinde, aynı tarzda bir düzine soygun gerçekleşmiş.
There have been 12 robberies in the past six months with the same freaky m.o.
Bir iki ay içinde yeterli delil toplanacak ve bu iş bitecek.
In a month or two, we'll have enough for a conviction, and it'll be over.
Bayanlar, biliyor musunuz, ta ki kaşınana çıkana kadar erkekler bir kıçları olduğu gerçeğinin farkında bile değildir pek çok erkek topluluk içinde onu kaşımamanın ayıp olduğunun farkında bile değildir.
Ladies, do you know men are not even aware of the fact we have a butt till it starts itching? A lot of guys aren't aware that scratching it in public might be offensive.
Ask hikayelerinin iki kalbe ihtiyacı vardır. Bir kaç ay içinde benim kalbim hiç bir hikayede olmayacak.
Love stories are made With two hearts, Rohit... and in a few months my heart Won't exist in the love story...
Bir iki ay içinde parasız kalırız.
A month or two, and we're destitute.
Ayırıcım bir kaç gün içinde burda olur.
My sorter will be here in a few days.
Bir iki ay içinde birlikte yaşamaya başladılar.
Within a couple of months, she was living with him.
Son altı ay içinde bir kaç mahkumun kendini asmasına neden oldu.
He made few cons hang themselves in the past six months.
3 ay içinde bir sürü zamanım olacak.
In 3 months, I'll have a lot of time.
"Bir Ay İçinde, Bir Yıl İçinde"...
'In a Month, In a Year'...
"Ölüm ayırana kadar..." ... ki bu on bir dakika içinde gerçekleşecekti. "
Until death do them part..... which would be in about 11 minutes.
Bu ay içinde herhangi bir zamanda bu Ç.A.D.T. tatbikatının yapılacağını biliyorduk.
We knew an EERE exercise would be sprung on us some time this month.
Hepimiz 2 ay içinde mezun olacağız ve dışarıda bizi bekleyen koca bir dünya var.
You guys, we're gonna graduate in two months... and there is a whole town out there just waiting for us.
Altı ay içinde, sana başka bir sistem gönderecekler.
In 6 months, they'll sell you another system.
İki ay içinde, yani sözleşmenin bitimine bir ay kala aldığım borcu üç kat fazlasıyla ödeyebileceğimden eminim.
Within these two months, that's a month before this bond expires, I do expect return of thrice three times the value of this bond.
Eğer işe yaramazsa, bir kaç ay içinde ölecek.
If this doesn't work he'll be dead in a few months.
Yasalar yedi ay içinde bir seçim olacağını söylüyor.
The articles say there's an election in seven months.
Herkesin çocuğun son altı ay içinde bir araya geldi neler araştırma olamaz.
They can't research everyone the child's met in the last six months.
- Öyle mi? Kadınsız geçen yedi ay içinde yeni bir yere vardım galiba.
It seems after seven months in the woman wilderness,
18 ay gibi kısa bir süre içinde geri dönecek.
He'll be back in about 18 months.
bir ay sonra 33
bir ay 77
bir ay önce 34
bir ay mı 21
içinde 110
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
bir anda 56
bir adam var 42
bir avukat 38
bir ay 77
bir ay önce 34
bir ay mı 21
içinde 110
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
bir anda 56
bir adam var 42
bir avukat 38
bir alman 26
bir ara 40
bir an 49
bir at 67
bir arkadaşım var 42
bir adam 202
bir aptal 17
bir araba 43
bir an önce 40
bir anlamda 46
bir ara 40
bir an 49
bir at 67
bir arkadaşım var 42
bir adam 202
bir aptal 17
bir araba 43
bir an önce 40
bir anlamda 46