Ben geliyorum Çeviri İngilizce
4,047 parallel translation
Ben geliyorum...
Ready or not, here I come Z
Hazır olun ya da olmayın, ben geliyorum.
Ready or not, here I come.
Ben geliyorum.
I'm coming.
Ayushman Thakur, ben geliyorum.
Ayushman Thakur. I'm coming "
Ben de seninle geliyorum.
I'll take you down to the station. Then I'm coming with you.
Ben 1. Mıntıka'dan geliyorum.
I'm from District One.
Ben de geliyorum.
I'm coming too.
Ben de geliyorum.
I'm coming too!
- Ben de geliyorum.
No!
Ben de seninle geliyorum.
I'm going with you.
Ben de geliyorum.
I'm coming along too.
Ben hemen geliyorum.
I'm--I'm gonna be right back.
Ben, johanna parry. plainfield'den geliyorum.
I'm, um, Johanna Parry from Plainfield.
Ben de birazdan geliyorum.
I'll be right in.
Ben hemen geliyorum.
Grab a table, babe.
Ben de seninle geliyorum.
I'm coming with you.
Ben de geliyorum, tamam mi?
You know I'm coming with you, right?
Burada işimiz bitti, ben dışarı çıkıp ellerimi yıkayıp geliyorum.
Okay, now that we're on our toes, I'm gonna step out and scrub.
- Ben de geliyorum senle.
- No. - Yeah.
Bekle, ben de geliyorum.
Wait, I'm coming.
Ben 1958 yılından Normal, Illinois'den geliyorum.
I'm from Normal, Illinois - - 1958.
- Ben seninle geliyorum.
I'm going with you.
- Evet Ben de geliyorum.
Yeah, no, I-I'm going, too.
Bekle, ben de seninle geliyorum.
Wait, I'm coming with you.
Affedesiniz, ben L.A. Hayvan Kontrol'den geliyorum.
Excuse me, I'm with the L.A. county animal control.
- Evet, ben de geliyorum.
- Yeah, I'm coming, too.
Haklısın, başına bir şey gelmeyecek çünkü ben de geliyorum.
Your damn right because I'm going with.
Ben hemen geliyorum.
I'll be right there.
Ben de geliyorum.
I'm going with you.
Ben listeyi alıp hemen geliyorum.
I'll be right back with that list.
Kendi evinmiş gibi rahat et, ben şimdi geliyorum.
Go make yourself comfortable, and I'll be right back.
Ben, Napolyon zamanından beri Bordeaux'da iyi şarap üretimi yapan bir ailenin soyundan geliyorum.
I am... the descendant of a family that has been producing fine wine in Bordeaux since the age of Napoleon.
- Ben Delhi, haber kanalından geliyorum.
I'm from Delhi, Breaking News TV.
Ben büyük bir İrlandalı aileden geliyorum.
I'm from a big Irish family.
Ben Ren'in doğusundan geliyorum. Ve günün birinde oraya dönmek için hayatta kalmak istiyorum.
I come from lands east of the Rhine, and I would draw breath to return to them upon a day.
- Ben de geliyorum.
- I'm coming with you.
Ben de sizinle geliyorum.
I'll go with you.
Ben de geliyorum.
Me, too.
Ben hemen geliyorum.
I'll be right back.
Ben arkadaşımdan geliyorum. Sen de kitapçıdan geliyorsun.
I came from meeting a friend and you came from a bookstore.
Ben de geliyorum!
I'm coming!
- Ben buraya her gün geliyorum.
I come here everyday.
Ben de geliyorum!
I'll come with!
Ben mi? Ben niye geliyorum?
Why am I going?
Ben de yanında geliyorum.
Well, I'm coming with you.
Bunu yapacaksan,... ben de seninle geliyorum.
Well, if you're gonna do this... then I'm coming with you.
Ben hemen geliyorum.
I'll be right behind you.
- Ben hazırlanıyorum, geliyorum.
- I'll get everything ready.
Ben günlük gazeteden geliyorum.
I'm from the Daily Paper.
Ben gelecek hafta geliyorum.
I'm arriving next week.
- Ben bir saat içinde geliyorum. - Tamam.
I'm arriving in an hour.
geliyorum 2650
geliyorum efendim 21
ben geldim 457
ben gidiyorum 1233
ben gelirim 46
ben gittim 40
ben gelemem 35
ben gidemem 24
ben gitmek istiyorum 24
ben gördüm 101
geliyorum efendim 21
ben geldim 457
ben gidiyorum 1233
ben gelirim 46
ben gittim 40
ben gelemem 35
ben gidemem 24
ben gitmek istiyorum 24
ben gördüm 101
ben gayet iyiyim 35
ben gidip 27
ben gelmiyorum 98
ben giderim 253
ben gideyim 114
ben gitmek istemiyorum 31
ben görmedim 51
ben gitsem iyi olacak 25
ben getirdim 23
ben gitmiyorum 138
ben gidip 27
ben gelmiyorum 98
ben giderim 253
ben gideyim 114
ben gitmek istemiyorum 31
ben görmedim 51
ben gitsem iyi olacak 25
ben getirdim 23
ben gitmiyorum 138