Bilmem gerekirdi Çeviri İspanyolca
375 parallel translation
Masum gençliğimde düşünüp duruyordum ki, ben de bir zamanlar sizin gibi masumdum belki bir gün bana da çıkardı uygun bir eş adayı bilmem gerekirdi o zaman, nasıl davranacağımı ve eğer bir de zenginse ve bir de nazik biriyse ve eğer yakası kar gibi beyaz ise ve biliyorsa bir bayana nasıl davranacağını hayır demeliydim ona.
En un tiempo en el que aún era candorosa, pues yo lo fui, al igual que tú, pensaba que algún día tendría novio, y que debía saber qué hacer. Aunque tuviera dinero, aunque fuera simpático, aunque llevara la camisa impecable, aunque supiera tratar a una dama. Yo le diría : "¡ No!"
Senden başka hiç kimsenin bu makaleyi yazamayacağını bilmem gerekirdi.
Debería haber sabido que sólo tú podrías haberlo escrito.
Hiç değişmeyeceğini bilmem gerekirdi, buna rağmen sana bir şans daha verdim.
Siempre serás el mismo. - Lo sabía, y te di otra oportunidad.
Sözlerin hepsini bilmem gerekirdi. Ne de olsa atalarım buraya gemi ile gelmişler.
Debería saberla porque mis antepasados llegaron aquí en un barco.
Bilmem gerekirdi.
Me lo debía haber imaginado.
İşin içinde daha fazlasının olduğunu bilmem gerekirdi.
¡ Cómo he podido ser tan idiota!
Er ya da geç gideceğini bilmem gerekirdi.
Debería haberlo imaginado... que un día u otro te marcharías.
Sizin gibi bir beyefendinin hangi tarafta olacağını bilmem gerekirdi.
Deberia haber sabido el bando en el que estuvo un hombre como usted.
Başından beri bilmem gerekirdi. Ama aklımdan çıkarmaya çalıştım.
Lo supe todo el tiempo pero quería mantenerlo fuera de mi mente.
Sherlock Holmes, bilmem gerekirdi.
Sherlock Holmes. Debería habérmelo imaginado.
Bilmem gerekirdi.
Debería saberlo.
Bilmem gerekirdi. Hepsini yedim.
No me va Ud. a negar que las he comido.
Ona güvenilmeyeceğini bilmem gerekirdi.
No debí confiar en él.
Karanfil mi yoksa? Ah canım, bilmem gerekirdi.
¿ La rosa, el clavel?
Yine de bunun olacağını bilmem gerekirdi.
¡ Debí suponer que pasaría esto!
Bilmem gerekirdi.
¡ Debí comprenderlo!
Bilmem gerekirdi.
Debería haberlo sabido.
Bilmem gerekirdi. Üstüne üstlük ilaç tedavisine devam ettik.
Lo sé, porque la he tenido a base de inyecciones de alcanfor.
- Bilmem gerekirdi.
- Debí suponerlo.
Bilmem gerekirdi!
Debería haberlo sabido.
Bilmem gerekirdi.
Tenía que haberme marchado antes de que llegara. Lo tengo merecido.
Bütün kalbimle onun haklı olduğunu bilmem gerekirdi.
En mi corazón yo debería haber sabido que estaba en lo cierto.
Böyle adi ve burnu havada biri olduğunu bilmem gerekirdi.
Deberías saber que eres vulgar y engreído.
Harika! Bilmem gerekirdi.
Era de esperarse.
Böyle biteceğini bilmem gerekirdi.
Supe este desenlace durante 6 meses.
En baştan haddimi bilmem gerekirdi.
Debería haber sido humilde desde el comienzo.
Onu buraya getireceğini bilmem gerekirdi.
Debería haber sabido que lo traerías aquí.
Bilmem gerekirdi.
Debí adivinarlo.
Senin en iyi koltukta oturacağını bilmem gerekirdi.
Debí imaginar que estarías en el mejor asiento.
Bilmem gerekirdi.
¡ Hubiese debido imaginármelo!
Biliyorum CEO olarak Herşeyin sorumluluğu Bende, bilmem gerekirdi Olan biten şeyleri...
Sé que como presidente de Washoe Mining, es mi responsabilidad saber todo lo que sucede y...
Bilmem gerekirdi dostum.
Eso lo sabría, amigo mío.
Ne olacağını bilmem gerekirdi. Neden yaptım?
Debí haberlo imaginado. ¿ Por qué?
Evet, yanıtının bu olacağını bilmem gerekirdi.
Sí. Debería haber sabido cuál sería tu respuesta.
Bunun olacağını bilmem gerekirdi tabii.
Por supuesto, debería haber sabido que algo así sucedería.
- Bunu bilmem gerekirdi.
- Debí saber eso.
Işıksikleti bilmem gerekirdi zaten.
Es mi deber saber el camino de la Moto de Luz.
Bilmem gerekirdi!
- Madre de Dios.
Bilmem gerekirdi.
Creo que han sabido should.
Böyle bir hayal gücünün olamayacağını bilmem gerekirdi.
Usted no tiene ninguna imaginación acerca de esto.
Bilmem gerekirdi.
Lo debería haber sabido.
O kadar farkla yenemeyeceğimizi bilmem gerekirdi.
Se suponía que no ganáramos por mucho.
Senin onda bir çıkarım yeteneğin bende olsaydı, tehlikede olduğunu bilmem gerekirdi.
Si tuviera una décima de tu habilidad habría sabido que corría peligro.
Bunun bir parçası olduğunu bilmem gerekirdi.
Debí imaginar que estabas detrás de esto.
Yok, merak etme. Bir tavşan boku kadar zihinsel kapasitesi olan birine güvenilmemesi gerektiğini bilmem gerekirdi.
No debería haber confiado en un hombre con la agilidad mental de una caída del conejo.
Bunun Clara ile ilgili bir şey olduğunu bilmem gerekirdi.
Debía imaginar que tenía que ver con Claire. Fue hace tanto tiempo.
Bilmem gerekirdi.
Habría debido notarlo.
Bilmem gerekirdi.
- Debí saberlo.
- Bilmem gerekirdi.
- Debí haberlo sabido.
- Bilmem. - Gelmiş olması gerekirdi.
- No lo sé, ya debería estar aquí.
Müzik için gitmediğini bilmem gerekirdi.
Dudaba que fueras por la música.
bilmem 2708
bilmem ki 316
bilmelisin ki 23
bilmek istiyorum 265
bilmez miyim 74
bilmem anlatabildim mi 75
bilmeni isterim ki 45
bilmem gerek 39
bilmeni istiyorum 26
bilmelisin 32
bilmem ki 316
bilmelisin ki 23
bilmek istiyorum 265
bilmez miyim 74
bilmem anlatabildim mi 75
bilmeni isterim ki 45
bilmem gerek 39
bilmeni istiyorum 26
bilmelisin 32
bilmek ister misin 36
bilmezsin 18
bilmek mi istiyorsun 18
bilmek isterdim 26
bilmen gerekir 21
bilmek istiyor musun 23
bilmeni isterim 16
bilmenizi isterim ki 40
bilmek istemezsin 61
bilmek de istemiyorum 35
bilmezsin 18
bilmek mi istiyorsun 18
bilmek isterdim 26
bilmen gerekir 21
bilmek istiyor musun 23
bilmeni isterim 16
bilmenizi isterim ki 40
bilmek istemezsin 61
bilmek de istemiyorum 35