Kötü şans getirir Çeviri İspanyolca
269 parallel translation
Kötü şans getirir.
Trae mala suerte.
Üçümüzün aynı fotoğrafta olması kötü şans getirir.
- Me pondré en el centro. - Por favor.
Yanlış anlama ancak, dağıtana bahşiş vermemek kötü şans getirir derler.
No se ofenda, pero es de mala suerte no dar algo al repartidor.
Kötü şans getirir.
Da mala suerte.
Kötü şans getirir.
Tú qué sabrás.
Ekselansları, durmak kötü şans getirir.
Excelencia, da mala suerte detenerse.
Yok, kötü şans getirir.
No, trae mala suerte.
Silah kötü şans getirir Marc.
Las armas dan mala suerte, Marc.
Bir yatakta 13 kız, kötü şans getirir.
13 chicas en una litera trae mala suerte.
Bir doğum gününü berbat etmek gibi. Kötü şans getirir.
Es como equivocarse de cumpleaños, trae mala suerte.
- Kötü şans getirir mi dersin?
¿ Me traerá mala suerte?
- Bu kötü şans getirir.
- Será de mala suerte.
Sen gittiğinden beri çıkarmadı, kötü şans getirir.
No se lo ha quitado desde que te fuiste, Henry. Daría mala suerte.
Bu, kötü şans getirir derler.
Eso trae mala suerte.
Bir pederi vurmak kötü şans getirir.
Es mala suerte matar a Ios "padres".
Meseleyi çözme yönteminiz size daima kötü şans getirir, ekselansları.
Su forma de hacer las cosas le va a traer mala suerte, Su Alteza.
Batıl inançlar kötü şans getirir ama kartlar çok güzel.
Da mala suerte ser supersticioso, pero las cartas son tan hermosas.
Deli insanın bakışları kötü şans getirir.
La mirada de un loco da mala suerte.
Saat duvardan alınırsa, Bu kötü şans getirir.
Quitar el reloj de esa pared nos traerá mala suerte.
Duyurma. Kötü şans getirir bakarsın.
No queremos precipitarnos.
Ama yeni bir yıla eski borçlarla başlamak kötü şans getirir.
Es una señal de mal agüero : Comenzar un año nuevo con deudas viejas.
Bence kötü şans getirir.
Creo que trae mala suerte.
Sunakta beraber olana kadar damadın, gelini görmemesi lazım ; yoksa kötü şans getirir.
- Usted lleva a la novia y la madre. - Y otra cosa. Él nunca debe girarse para mirar a la novia.
- Uyandığında çekeriz, olur mu? - Olmaz, kötü şans getirir derler.
¿ Por qué no entráis de nuevo, cuando se despierte?
Yatağın üzerine şapka koymak kötü şans getirir.
Esto aquí da gafe.
- Öyle söylerseniz kötü şans getirir.
- Es mala suerte decir eso.
Charles sen bakma, kötü şans getirir.
Charles, no mires. Trae mala suerte.
"Queen of marks" diye bilinir onu yemelisin yoksa kötü şans getirir
Se llama "A Raina da Noite". Es mejor comer, sino traerá mala suerte.
Öyle söyleme, kötü şans getirir.
Trae mala suerte.
İyi şanslar dem, bu kötü şans getirir.
No diga eso, da mala suerte.
Kuzgun kötü şans getirir.
Este cuervo es de mal augurio
Tarihsel olarak konuşursak, bir kralı öldürmek her zaman kötü şans getirir, özellikle o kişi kardeşinse.
En términos históricos, matar a un rey tiende a traer mala suerte. Sobre todo cuando es tu hermano.
Tahtırevanta ağlamak ya da kusmak yok. Bu kötü şans getirir.
Como dice el refrán : cuando lloras en una silla, tu futuro no es seguro.
"Macbeth" kötü şans getirir!
Esa ópera, "Macbeth", trae mala suerte!
"Macbeth" kötü şans getirir!
"Macbeth" trae mala suerte!
Bu kötü şans getirir.
eso da mala suerte.
Onunla ezdiğin kişiye kötü şans getirir.
Trae mala suerte al arrastrado que aplastas con eso.
Beni gelinlikle görmen kötü şans getirir.
Es de mala suerte que me veas vestida de novia.
Bence bu isim ona kötü şans getirir.
Sentiría que es de mala suerte llamarlo Darrell.
Trajediler bazen kötü şans getirir.
Las tragedias a veces traen mala suerte.
Gece yarısından sonra gelini görmek kötü şans getirir.
Es de mala suerte ver a la novia después de la medianoche.
Yapmazsanız kötü şans getirir.
Es mala suerte no hacerlo.
Bakma, kötü şans getirir.
No mires, que trae mala suerte.
İşte annem yatağın ayaklarındaki aynayı gördü. Dedi ki, " Ai-ya, oradaki ayna kötü şans getirir.
Así que mi madre vió el espejo a los pies de la cama y dijo " ¡ Ai-Ya!
Hayır. Kötü şans getirir.
No... trae mala suerte.
- Onlar kötü şans getirir.
Traen mala suerte.
Bersagliera yeterince ağladın, yoksa kötü şans getirir.
Legionaria, basta de llorar.
Ve bu. Kötü şans bile getirir.
Esta aquí, trae mala suerte.
Kötü şans getirir.
¡ Trae mala suerte!
Damadin dügünden önce gelini görmesi kötü sans getirir.
Es de mala suerte que la veas antes de la boda.
Bu onları kontrol eder. Kötü şans kötü şeyler getirir gibi.
Algo así como que tendrás mala suerte si pisas el cordón de la acera.
kötü şans 106
şans getirir 16
getiririm 30
kötü çocuk 26
kötü adam 34
kötü bir şey mi oldu 23
kötü bir şey mi 21
kötü hissediyorum 25
kötü haber 90
kötü haberlerim var 53
şans getirir 16
getiririm 30
kötü çocuk 26
kötü adam 34
kötü bir şey mi oldu 23
kötü bir şey mi 21
kötü hissediyorum 25
kötü haber 90
kötü haberlerim var 53
kötü olmuş 26
kötü günde 30
kötü mü 170
kötü bir şey 23
kötü bir gün geçirdim 16
kötü bir rüya gördüm 21
kötü köpek 56
kötü bir niyetim yoktu 24
kötü değil 112
kötü görünüyorsun 48
kötü günde 30
kötü mü 170
kötü bir şey 23
kötü bir gün geçirdim 16
kötü bir rüya gördüm 21
kötü köpek 56
kötü bir niyetim yoktu 24
kötü değil 112
kötü görünüyorsun 48