Ne söyleyeceğim Çeviri İspanyolca
1,574 parallel translation
Bak sana ne söyleyeceğim?
Hagamos esto.
Ne söyleyeceğim, bunu görüyor musun?
Te digo qué. Ves esto?
Ama ona ne söyleyeceğim?
Pero que le digo a él?
- Ne yani, onu bilgilendirip ne söyleyeceğim?
, ¿ se supone que sólo te contarle? ¿ Y decirle qué?
Bakın size ne söyleyeceğim.
Deja decirte algo.
Brian'a ne söyleyeceğim peki?
¿ Qué se supone que le diré a Brian?
Bak ne söyleyeceğim.
Bueno, ¿ sabe qué?
Şey, bu, uh... Ne söyleyeceğim bilemiyorum.
Bien, eso no estoy seguro de qué decir.
Ne söyleyeceğim biliyormusun?
Sólo deme la factura.
Ne söyleyeceğim biliyormusun?
¿ Sabe qué? No importa.
Ona ne söyleyeceğim?
¿ Qué le diré?
Sana ne söyleyeceğim.
Te diré una cosa.
Sana ne söyleyeceğim "Dostum". Eğer konuyla ilgili bir şey duyarsam sana haber veririm.
Mira, colega, si oigo algo pertinente, te lo haré saber.
Bak sana ne söyleyeceğim.
¿ Sabes qué?
Babama ne söyleyeceğim peki Clara Hala?
Pero ¿ qué le diré a mi padre, tía Clara?
Hayır, yapamam. Ne söyleyeceğim ki?
No, no puedo. ¿ Qué le digo?
Ne söyleyeceğim?
¿ Qué debo hacer?
Bakın ne söyleyeceğim, Bir K5 Blazer var...
Ya sé. Hay un Blazer K5...
Annemle babama şimdi ne söyleyeceğim?
¿ Qué les voy a decir a mamá y papá?
Ona sadece onu ne kadar çok sevdiğimi söyleyeceğim. Ve bunun işe yarayacağını sanıyorum.
Voy a decirle todo lo que me gusta.
Ne yapacağımızı Needles'te söyleyeceğim.
en Needles.
Ne yapacağını söyleyeceğim.
Sal delante mía y ya te digo yo luego lo que tienes que hacer.
Size ne dilediğimi söyleyeceğim.
¿ Saben qué quisiera?
Ama kötü kalpli havamdayım. Onun telefon numarasını vermeyeceğim. Ne de onun L.A.'de olup olmadığını söyleyeceğim.
Me siento bastante necia... y no te pasaré su número... tampoco te confirmaré si está en L.A. o no.
Sana, ne olduğunu söyleyeyim. Arjantin'de söylendiği gibi söyleyeceğim pısırığın tekisin!
Yo te voy a decir lo que sos, te lo voy a decir... te lo voy a decir en argentino, que es como suena mejor.
Sana ne yaptığını söyleyeceğim, sen hiç bir şey yapmadın.
Te diré lo que has hecho, no has hecho nada.
- Sorun ne? - Bunu bir kere söyleyeceğim.
¿ Te pasa algo?
- Ona ne söyleyeceğim?
¿ Qué le digo?
Duymayı istesen de istemesen de, sana her ne düşünüyorsam söyleyeceğim, tamam mı?
Voy a decirte lo que pienso, quieras oírlo o no, ¿ de acuerdo?
Sana ne olacağını söyleyeyim. Kamyonettekinin sen olduğunu söyleyeceğim.
Te llevaré conmigo y les diré que tú ibas en el auto.
Adil olanın ne olduğunu söyleyeceğim.
Te diré lo que es justo.
Sadece bilmeni isterim ki... Kimseye hiç bir şey ne söyledim ne de söyleyeceğim.
Sólo quería que supieras que no le he dicho nada a nadie, y nunca lo haré.
Ama ben onu duyan ve gören tek kişiyim ve herkese onun ne yaptığını ve neler söylediğini söyleyeceğim.
Pero soy el único que puede verlo y escucharlo así que les diré qué es lo que está haciendo y diciendo.
Ben sana ne söyleyecegini söyleyecegim, sen sadece söyle.
Yo te diré qué decir y tú sólo repítelo.
Tanrım. Sana ne olduğunu söyleyeceğim.
Te voy a decir lo que es
Tamam, ne yapacağını sana söyleyeceğim.
Bueno, le diré qué es lo que vamos a hacer.
Zach'la yaptığımız her şeyi söyleyeceğim, ve konu ne olursa olsun bütün ayrıntıları sana bildireceğim.
Te contaré todo lo que Zach y yo hagamos y voy a contarte todos los... -... entresijos de cualquier cosa...
Bilmenizi isterim ki şimdi söyleyeceğim şeyler benim aldığım bir karar değil. Ancak bundan sonra ne yazık ki artık arkadaş kalamayacağız.
Sí, bueno, sólo quería que supieran que ésta no es decisión mía... pero a partir de ahora, no podremos ser más amigos.
Bu yıl ne olmasını istiyorsam tahminimde tam tersini söyleyeceğim. Çünkü hayat insanı şaşırtmanın bir yolunu mutlaka buluyor.
Sí, bueno, lo que sea... que quiera que ocurra este año, voy a predecir lo opuesto... porque la vida siempre tiene una manera de resolverlo sorprendiéndote.
Lex, Lex. Sana daha ne kadar söyleyeceğim?
Lex, Lex, Cuántas veces te lo he dicho?
- Dürüstçe, sana ne istersen söyleyeceğim.
Honestamente, te diré todo lo que quieras saber. La honestidad no es el problema,
Pekâlâ ne olduğunu söyleyeceğim.
Esta bien, bueno, sabe que.
- Ne yaptığımı sana söyleyeceğim.
- Te diré lo que voy a hacer.
Öfkeni içinde sakla, ne zaman serbest bırakacağını söyleyeceğim.
Canaliza la ira. Te diré cuándo expresarla.
Size ne yapmamız gerektiğini söyleyeceğim.
Les diré lo que vamos a hacer.
Ne duymak istiyorsanız söyleyeceğim!
¡ Les diré todo lo que quieran escuchar!
- Sana ne söyleyeceğim?
- ¿ Qué le diré?
Sana ne zaman gelip pisliklerini alabileceğini söyleyeceğim.
Te diré cuándo recoger tus cosas.
Her gün seninle ne kadar gurur duyduğumu söyleyeceğim, ve kızım olduğun için ne kadar gurur duyduğumu.
Te diré todos los días lo orgulloso que estoy de ti... y lo orgulloso que estoy de que seas mi hija.
Senden ne istediğimi doğrudan söyleyeceğim ve sen de istediğimi yapacaksın.
Sólo te diré lo que necesito, y espero que lo cumplas.
Ne yaptığını söyleyeceğim ona.
- Sr. Jones... - Dile lo que diablos hiciste.
ne söyleyeceğimi bilmiyorum 59
ne söyleyeceğimi bilemiyorum 37
söyleyeceğim 241
ne söyledin 57
ne söyleyeyim 43
ne söylemek istiyorsun 30
ne sorusu 17
ne söyledi 211
ne söylememi istiyorsun 61
ne söyleyeceksen söyle 18
ne söyleyeceğimi bilemiyorum 37
söyleyeceğim 241
ne söyledin 57
ne söyleyeyim 43
ne söylemek istiyorsun 30
ne sorusu 17
ne söyledi 211
ne söylememi istiyorsun 61
ne söyleyeceksen söyle 18