English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ N ] / Ne söylüyor

Ne söylüyor Çeviri İspanyolca

1,549 parallel translation
Ne söylüyor?
¿ Qué dice?
Gözlerin sana ne söylüyor?
¿ Qué te dicen tus ojos?
Şimdi ne söylüyor?
¿ Que esta diciendo ahora?
Nöbetler ne söylüyor?
¿ Qué nos dicen las convulsiones?
Frengi ne söylüyor.
¿ Qué nos dice la sífilis?
Bize ne söylüyor?
¿ Qué nos dice?
Peki Belediye Başkanı bu konuda ne söylüyor?
¿ Qué tiene el alcalde que decir al respecto?
Ne söylüyor bu?
- ¿ De qué estás hablando?
Azıcık da olsa merak etmiyor musun, komik adam ona ne söylüyor olabilir?
¿ No tienes un poco de curiosidad, por lo que pueda estar diciéndola el hombre divertido?
Hayatın ayak sesleri... ne söylüyor bir dinleyin! Zalim artık bilmeli ki ölüm dansediyor etrafında!
Es la forma en que la vida le dice al asesino que... la sombra de la muerte lo rodea.
İçgüdülerin sana ne söylüyor?
¿ Qué te dice el tuyo?
Bu adam ne söylüyor böyle?
¿ Qué cojones dice este tío?
- Ona ne söylüyor?
- ¿ Qué le estará diciendo?
- Ne söylüyor?
- ¿ Qué dice?
Evet. Peki, bu ne söylüyor bize?
Sí, ¿ y qué nos dice eso?
Ne söylüyor?
Entonces, ¿ qué nos dice?
Sana ne söylüyor?
¿ Qué te está diciendo?
Ne söylüyor?
¿ Qué estás diciendo?
Sürekli bir kızı kurtarmamızı söylüyor. Ne kızı?
No dejó de decirnos que la salvemos. ¿ A quién?
İyi ama ne yazıkki doğa ona poposunu kaşımasını söylüyor.
Suena bien, pero la naturaleza todavía le dice que se rasque el culo.
Niye hep birileri bana ne yapacağımı söylüyor?
Porque siempre siento que alguien me dice lo que tengo que hacer.
Hep ne yapmam gerektiğini söylüyor.
Siempre está diciéndome qué hacer.
- Kalbin ne yapmanı söylüyor?
- ¿ Qué dice tu corazón?
- Öyle mi? - Sana ne yapacağını söylüyor mu?
Es igual ¿ Te dice lo que tiens que hacer?
- Yalan söylüyor. Biliyor musun, cinayeti itiraf eden bir kızı içinde bulunduğu durumdan kurtarmanın ne kadar zor olduğunu düşünmeye çalışıyorum.
Intento pensar en qué tipo de situación es tan mala, para que una chica confiese un asesinato e intentar salir de eso.
Kilo vermeye çalıştığını söylüyor ama ne bileyim.
Dice que quiere perder peso, pero no lo sé.
Bana ne yapacağımı söylüyor.
Dime qué hacer.
Halkın çoğu sen geri döndüğün için.. .. Jericho'nun ne kadar şanslı olduğunu söylüyor.
Mucha gente anda diciendo la suerte que tiene Jericho de tenerte aquí.
Çünkü her defasında bir kıza ondan hoşlandığını söylediğinde... sana ne mükemmel bir arkadaş olduğunu söylüyor, değil mi?
Porque cada vez que le dices a una chica que te gusta, ella te responde lo "Gran Amigo" que eres, ¿ verdad?
Doktorum kalbim için kötü olduğunu söylüyor. Fakat o ne biliyor ki?
Mi médico dice que es malo para el corazón, pero, ¿ qué sabrá él?
Bugünlerde bana ne yapacağımı söylüyor.
Ahora cree que puede decirme qué hacer.
Ama Marci'nin beş çocuğu var. Hepsi de hastanede doğmuş. Şimdi kalkmış Liz'e bunu evde yapmanın ne kadar doğal olduğunu söylüyor.
Pero Marcy tiene cinco hijos, todos nacidos en hospitales, y le está diciendo a Liz lo natural y maravilloso que es
Ne yaptıklarını bildiklerini söylüyor.
Dice que saben lo que hacen.
- Sen ne düşünüyorsun peki? - O doğruyu söylüyor olabilir.
- Puede ser que diga la verdad.
Google ne zamandan beri sana medeni durumunu söylüyor.
¿ Desde cuándo aparece en Google el estado civil de alguien?
Biliyorum ama herkes senin ne kadar iyi bir aşçı olduğunu söylüyor.
Lo sé, pero todos dicen que eres una pastelera increíble.
Ve bana ne zaman geri çekileceğimi öğrenmem gerektiğini söylüyor.
Y después me dice que tengo que aprender a sacrificarme.
Joanne dini inzivaya çekildiğini söylüyor ama dua etmek ne zamandan beri göğüsleri büyütüyor?
Joanne dirá que estuvo en un retiro religioso, pero ¿ desde cuándo rezar te agranda los senos?
Her zaman ne yapacağımı söylüyor.
Siempre me dice lo que tengo que hacer.
İçgüdüleri onlara, dünyadaki ilk dakikalarında ne yapmaları gerektiğini söylüyor.
El instinto les dice lo que tienen que hacer en el primer minuto de su vida.
Herkes, Scranton'ın ne kadar berbat olduğunu söylüyor sürekli.
Todos dicen que Scranton es peor que Camden.
Ne? Hayır, yalan söylüyor.
No, está mintiendo.
Bu kart, her ne yapacaksan, onda, başarılı olacağını söylüyor.
Esta carta dice que tendrás éxito en cualquier cosa que hagas.
Ne kadar iyi olursa olsun, onu seyretmeyeceğini söylüyor..
Dijo que no la verá, no importa lo buena que sea.
Bana ne yapacağımı söylüyor.
Me dice lo que debo hacer.
O kim oluyor da benim kocama ne yapması gerektiğini söylüyor?
¿ Y quién carajo es ella para decirle a mi marido lo que debe hacer?
Sanat departmanına ne yapılacağını metin yazarları söylüyor.
Sé que los publicistas le dicen al departamento de arte lo que deben hacer.
Sana ne yediğinden kız arkadaşını Nasıl seçtiğini söylüyor.
Dice cómo elegir a tu pareja basado en lo que comes.
Patronluk taslamak için repliğini unutuyor veya yanlış söylüyor çekimi bozmak için ne gerekiyorsa yapıyor.
Para demostrarme quién manda, olvidará una frase o tartamudeará en una sílaba, lo que sea para destrozar la toma.
Ne diyor, Moss? Zaten öldüğümü mü söylüyor?
¿ Qué dice, Moss?
Ne unuttuğunu söylüyor mu?
¿ Dice exactamente qué se ha olvidado?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]