English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ N ] / Ne söyleyeyim

Ne söyleyeyim Çeviri İspanyolca

3,217 parallel translation
Ne söyleyeyim?
¿ Qué debería cantar?
- Ne söyleyeyim bilmiyorum, Jim. Ama bir hayalet gördüm.
No sé qué decirte, Jim, pero vi un fantasma.
Ne söyleyeyim?
¿ Decir qué?
Teyzeme ve dayıma ne söyleyeyim?
Que le digo a mi tio y mi tia?
Sana ne söyleyeyim?
¿ Decirte qué?
Tüm bunların içinde en aptalcasının ne olduğunu söyleyeyim mi?
¿ Pero sabes cuál fue la cosa más estúpida de todas?
Ne düşünüyorum söyleyeyim 7 yıldan sonra Nazir'le ilgili bir ipucu yakalıyor bu hava saldırısından bahsetmenin bir önemi yok muydu?
Ya sabes lo que pienso, cuando consiguió una pista con Nazir la primera en siete años, ¿ no valía la pena ni mencionar esta pista sólida?
Ne yapacağını söyleyeyim.
- Te voy a decir lo que harás.
Ne yapacağını söyleyeyim. Oradan elinde olan tüm Fion'un görüntülerini alacak...
Te voy a decir lo que harás.
Sorunun ne olduğunu ben söyleyeyim. Donna!
- Esto es lo que yo creo que pasa.
Dave hakkında ne düşündüğümü söyleyeyim.
Te diré lo que pienso de Dave.
Tabi. Şimdi ne yapacağımı sana söyleyeyim.
De acuerdo... te diré qué voy a hacer yo.
Ben ne söylersem söyleyeyim, eski bir bağımlı yerine ona inanacaklardır.
Así que no importa lo que yo diga, van a creerle antes que a un ex yonki.
Sana ne yapacağımı söyleyeyim.
Esto es lo que voy a hacer.
Şimdi ne olacağını sana söyleyeyim.
Le diré qué ocurrirá ahora.
Ne yapacağımı söyleyeyim.
Te diré lo que haré.
Sana ne yapacağımı söyleyeyim.
Te diré lo que voy a hacer.
Ne istediğini ben söyleyeyim.
Te diré lo que él quería.
100 papele ne alacağını sana söyleyeyim.
Te diré lo que puedes conseguir por 100 billetes.
Ne olduğunu size ben söyleyeyim.
Te digo lo que saqué.
Ne olduğunu ben sana söyleyeyim.
Te diré lo que significa.
Ama peşin peşin söyleyeyim sana ne olduğu zerre umurlarında değil.
¿ Pero sabes qué? A ese tal FB no le importa lo que te pase.
Ne kadar önemsiz olduğunu söyleyeyim.
¿ Sabes por qué no es importante?
Ne olduğunu söyleyeyim.
Te diré cuál es.
Sana ne yapacağını söyleyeyim. O video kalkacak.
- Vas a borrar ese video.
Burada ne olsa iyi olurdu söyleyeyim :
Te diré lo que más vale que esté allí :
MP'nin adresiyle ilgiliyalan söylemedim. Ne diye yalan söyleyeyim ki?
No mentí sobre la dirección de MP.
Rap nedir söyleyin, ben de operanın ne olduğunu söyleyeyim.
No, que me digas qué es el rap y luego te diré lo que es la opera.
Evet, ama ne bildiğimi sana söyleyeyim.
Sí, pero te diré algo que sí sé.
Ne yapmak istemediğimi söyleyeyim. Babanı hapiste ziyaret ettiğin gibi seni ziyaret etmek.
- Lo que no quiero es tener que ir a verte a la cárcel, como a tu padre,
bu konuda ne hissettiğimi sana söyleyeyim, Nefret ediyorum.
Sé lo que pienso sobre esto. Lo odio.
Sana, ne kadar akıllı olduğumu söyleyeyim.
Déjame mostrarte que tan listo soy.
Soluklanarak aslında ne istediğini söyleyeyim en iyisi.
Si, muy bien, déjame decirte porque él quiere que te "relajes".
Ne halt yemediğimi söyleyeyim iyisi mi.
Te diré lo que no estoy haciendo :
Ne yaptığını ben söyleyeyim.
Le diré lo que él está haciendo.
Size demokrasinin ne olduğunu söyleyeyim.
¡ Les diré lo que es la democracia!
Şöyle söyleyeyim... - Ne istediğini söyle, bende pişireyim.
Tú dime y yo te lo preparo.
O halde ne gördüğünü sana söyleyeyim.
Te voy a decir lo que verías.
Ne düşündüğümü söyleyeyim mi?
- ¿ Sabes lo que creo?
Ne yapmayacağımı söyleyeyim.
Te diré lo que no haré :
Sana ne kadar vereceğimi söyleyeyim.
Escucha lo que te voy a, CERO te voy a dar.
Simdi ne soyleyeyim?
Que puedo decir?
Ne düşündüğümü söyleyeyim mi?
Te diré lo que pienso qué es.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
Tú, te diré lo que vas a hacer.
Tüm köpekleri aldıktan sonra beyefendinin ne yapacağını söyleyeyim size. Gidip daha fazla köpek alacak ve daha fazla köpek satacak.
Si los compráramos todos, se aprovecharía y los vendería aún más caros.
Top dökmemeye karar verince, ne yalan söyleyeyim bu çizdiğim şeyi yapamayacağım diye üzülmüştüm.
Estaba preocupado de que no sería capaz de construir lo que diseñé cuando decidi no fabricar mas cañones
Ne yapacağımı söyleyeyim, Bay Şüpheci.
Te diré lo que haré, Sr. Escéptico.
Bildiğim şey ne, sana söyleyeyim, "Bu karmaşa," hakkında Sen askerlerimizi desteklemiyorsun.
Solo sé que si dice "Es un desastre", no apoya a nuestras tropas.
Ne yalan söyleyeyim, biraz bitkin görünüyorsun.
Solo que tú estás un poco más desgastado, si no te molesta que lo diga.
Ne yapacağını söyleyeyim.
Esto es lo que haces.
Ne yani? Onu sıkıştırıp, bu tür şeylerle bir yere ulaşamayacağını mı söyleyeyim?
¿ Debería callarla, y no permitir que diga esos nombres?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]