English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ A ] / Ateşi var

Ateşi var Çeviri Fransızca

518 parallel translation
Ateşi var, ona iyi bakmanız lazım.
"Elle a de la fièvre. " Il lui faut des soins et de l'attention. "
Ateşi var. Ciğerleri iltihaplı.
- Une inflammation des poumons.
Ateşi var, nabzı da biraz zayıf.
Il a de la fièvre et le pouls est un peu lent.
- Ateşi var.
- Elle a de la température.
Ateşi var.
La fièvre!
Giorgio, epeyce ateşi var.
Touche, il est brûlant.
- Onun ateşi var, değil mi?
- ça va aller. - ll est fiévreux.
Ateşi var ve üstelik şemsiyesi de yok.
Il doit être fiévreux, et il marche sous la pluie.
Yüksek ateşi var, Doktor.
- Comment va-t-il? C'est sérieux.
Ama ateşi var.
Elle a une forte fièvre.
Herb Potter'in ateşi var. Kulübesinde yalnız yaşıyor.
Herb Potter a la fièvre, et il est tout seul.
Yüksek ateşi var. Ateşini düşürmemiz lâzım.
Il n'y a qu'à faire baisser sa fièvre.
İleride hafif uçak savar ateşi var.
Tirs de DCA droit devant.
Bakın. Bir kamp ateşi var!
- regardez, un feu de camp!
Bakın. Bir kamp ateşi var!
- oui, il y a un foyer...
En az 40 derece ateşi var.
Il a plus de 40 de fièvre.
Çok ateşi var.
Elle tremble de fièvre.
Onu uyandırmam. Ateşi var mı?
Je vais pas la réveiller, mais elle a de la fièvre?
Ateşi var.
Il a la fièvre.
Galiba ateşi var.
Je crois qu'il a de la fièvre.
Sanırım ateşi var
Je la trouve un peu fiévreuse.
- Ateşi var.
Téléphone au docteur, vite!
- Biraz ateşi var.
Au diable mon "amour-propre"?
137'i geçmiş bile, Mon Dieu, ateşi var!
93 degrés! Il bout!
Sanırım ateşi var.
La pauvre fille a une forte fièvre.
Çok ateşi var.
Il est si chaud.
Belki biraz ateşi var.
- Un peu fiévreuse.
- Ama ateşi var dedin.
- Tu as dit fiévreuse.
Hala ateşi var.
- Elle est brûlante.
Tabii ki ateşi var.
- Bien sûr qu'elle est brûlante.
Yüksek ateşi var... Sayıklıyor.
Il a beaucoup de fièvre.
Çok yüksek ateşi var!
Il a une telle fièvre...!
Ateşi var.
Elle est fiévreuse.
Yüksek ateşi var.
Très forte fièvre.
Ciddi birşeyi yok. Hafif ateşi var. Muhtemelenen güneş çarpması.
Rien de grave, un peu de fièvre, peut-être un coup de soleil.
Bir yatağın kenarında oturuyor. Elini alnıma koyuyor ve "ateşi var" diyor.
Assise au bord du lit, elle me met la main sur le front et dit :
Frank, sence ateşi var mı?
Il a la fiévre?
Çok ateşi var.
Il est brûlant de fièvre.
- Ateşi var.
Il a de la fièvre.
Hepimizin çok ateşi var.
Nous avons tous la fièvre.
Elbette ateşi var!
Mais oui, il a du feu!
- Bu atın ateşi var.
- Ce cheval a de la fiévre.
Önce oğlana. Ateşi var.
Mon fils a la fièvre.
- Ateşi var mı?
Ne t'inquiète pas.
Ateşi olan bir beyefendi var mı?
Auriez-vous du feu, Messieurs?
Hem ateşi var, hem geç oldu.
Il a la fièvre.
Ülseri de var, ateşi de. Daha bilmediğim neleri vardır kim bilir.
Elle a de l'albumine, de la fièvre et d'autres trucs.
Ateşi yükseldi. Çok az umut var.
La fiévre s'est déclarée et il y a peu d'espoir.
Ateşi mi var dedin?
Tu as dit fiévreuse?
Korkunç bir ateşi var.
Quelle fièvre!
Topçu ateşi var.
Nous avons un peu d'artillerie.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]