English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ G ] / Geç kaldı

Geç kaldı Çeviri Fransızca

9,141 parallel translation
- Geç kaldın Emily.
Trop tard, Emily.
Her zamanki gibi geç kaldı.
En retard, comme d'habitude.
Geç kaldığım için özür dilerim millet.
Désolé de mon retard.
Geç kaldık.
On est en retard.
Lily, geç kaldık..
Lily, on est en retard.
- Geç kaldın.
- Tu es en retard.
Geç kaldın.
Tu es en retard.
Geç kaldık.
On est trop tard.
Çok geç kaldın.
Il est trop tard.
Geç kaldın.
Trop tard.
Anne, oryantasyona geç kaldım.
Maman. Je suis en retard à l'orientation, tu dois me laisser.
Aslında, geç kaldınız.
En fait, vous êtes en retard.
Çok geç! Çok geç kaldınız!
Trop tard, vous êtes en retard.
LUCIAN GRAINGE GENEL BAŞKAN CEO UNIVERSAL MUSIC GROUP Geç kaldı ve yanında Nicky vardı.
Elle arrive en retard, avec Nicky.
Beni alacaktı, geç kaldı.
Il est en retard.
Nerederyse bir saat geç kaldım.
J'ai failli laissé échapper l'heure.
Affedersin yine geç kaldım.
Pardon, je suis encore en retard.
Özür dilerim bugün geç kaldım.
Pardon, je suis en retard aujourd'hui.
- Çok geç kaldın! - Daha iyisini yapabilirim. - Çok geç kaldın.
- On est vraiment nuls.
Affedersin, geç kaldım dostum.
Navré du retard, vieux. Ça ne va plus être long.
- Geç kaldın.
Tu es en retard.
- 38 saniye geç kaldım sadece.
J'ai 38 secondes de retard.
Ve bu da "çok geç kaldın" dır.
Et c'est "trop tard".
- Yine geç kaldın Junior.
Encore en retard, Junior.
Geç kaldık diye kızma.
Que notre retard ne te contrarie pas!
Geç kaldım, şimdi gideceğim.
Je suis en retard.
Ve seninle buluşmaya geç kaldığım için çok özür dilerim.
Je m'en veux de mon retard à notre rendez-vous.
Geç kaldın!
Mais t'es en retard!
Geç kaldın!
Très en retard!
Biliyorum, çünkü geç kaldın.
Je sais, tu étais en retard.
Sistem değişmezse, söz konusu şirketlerin kararları değişmeden böyle kalırsa, bunu anlamı, küçük bir yönetici ve hissedar grubu aynı mükafat ve ceza şablonuna tabi olarak aynı sistem üzerinde çalışıyor olacak ve burada ya da başka bir yerde, er ya da geç kaldırılması için savaş
Si on ne change pas le système, on garde intactes les prises de décisions de ces entreprises, ce qui veut dire qu'un petit groupe d'exécutifs et d'actionnaires vont travailler sur le même système, sujet au même schéma de récompenses et de punitions, qui tôt ou tard, les poussera à réimposer là-bas ou ailleurs, les conditions contre lesquelles on se bat.
- Selam bebeğim. Geç kaldım kusura bakma.
Je suis en retard.
- Müfettiş. Affedersiniz, geç kaldım.
Inspecteur, désolé, je suis en retard.
Bill niye böyle geç kaldı acaba?
Pourquoi Bill est-il si long?
Çok geç kaldık.
C'est trop tard.
Çok geç kaldım.
- Je te ferme ta robe? - Merci.
Geç kaldığım için özür dilerim.
Désolé je suis en retard.
Okula geç kaldık.
Les potes, en retard pour l'école.
Tahmin edeyim. Naomi ya geç kaldı ya da unuttu.
Laissez-moi deviner, Naomi est en retard ou elle a oublié.
Üzgünüm geç kaldık.
Je suis désolé qu'on soit en retard.
Çok geç kaldın.
Il est tard.
Üzgünüm geç kaldım.
Désolé du retard.
Geç kaldığım için üzgünüm. Ben Maitland'de oğlunuzu ve köpeğini eğiten kişiyim.
J'ai formé votre fils et son chien.
- Geç kaldığın zamanlarda evet.
À chaque fois que tu auras une heure de retard.
Çok özür dilerim, geç kaldım.
Vraiment désolé d'être en retard.
- Geç kaldım mı?
Je suis en retard?
Neden bu kadar geç kaldılar?
Ils font quoi là-bas si tard?
- Geç kaldık.
On est en retard.
Hurst, biraz geç kaldın.
C'est pas trop tôt.
Sevgilim geç kaldın.
Tu es en retard.
Çok geç kaldım.
Oh non!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]