Buna hiç gerek yok Çeviri Portekizce
316 parallel translation
Çocukken yaptığım şey için bana minnettarsan... ve teşekkür etmek için geldiysen buna hiç gerek yok.
Se me está agradecido pelo que fiz quando era criança e se me procurou para me agradecer, não era necessário.
Buna hiç gerek yok, asker
Não é preciso enervar-se, soldado.
Buna hiç gerek yok güreşmek çok zevkli geliyor
Não me incomoda. Gosto de lutar com ela.
Bence buna hiç gerek yok.
Não vejo necessidade disso.
Buna hiç gerek yok.
Não há necessidade disso.
- Buna hiç gerek yok, değil mi?
- Não é necessário, é?
Viski, kumarda kaybetmenin mazereti olur. Buna hiç gerek yok.
Se você está a jogar, o whisky dá-te uma desculpa para perder.
- Buna hiç gerek yok. Beni Doktor Lewellin ve Doktor Neville gönderdi.
Vim da parte do Dr. Lewellin e do Dr. Neville.
- Sana avans veririm. - Buna hiç gerek yok. En yavaş araba bu değil.
- Com sorte não será o carro mais lento do século.
- Buna hiç gerek yok.
- Não precisávamos...
Bence bana nazik davranıyorsun, Chris. Buna hiç gerek yok.
Acho que estás a facilitar-me, Chris... de várias formas.
Buna hiç gerek yok. Çünkü senin yaşından önce iki abimin öldürülüşünü ve birini de vebadan ölüşünü gördüm.
Antes ter ter a tua idade já tinha visto dois irmãos serem assassinados e um morrer com a peste.
Buna hiç gerek yok!
Olha só! Que gentileza!
Billy Joe, buna hiç gerek yok.
Billy Joe, isso não é necessário.
Buna hiç gerek yok, benim sevgili Mayam.
Não é necessário, Miss Maya.
Buna hiç gerek yok.
Isso não é necessário.
- Buna hiç gerek yok.
- Não faz sentido.
Ben de geleyim mi? - Yo, yo, buna hiç gerek yok.
Queres que eu vá contigo?
Buna hiç gerek yok.
Deixe-o estar perdido!
- Buna hiç gerek yok.
- Não foi nada.
Buna hiç gerek yok. Ona sataşarak neyi ispat edeceksin?
O que é que provam ao agredir miúdos vietnamitas?
Buna hiç gerek yok Perkins, az önce bir çift pusula gönderip birinde tuvalet çantası, diğerinde de avukatıma haber verilmesini istedim.
Oh, não é necessário, Perkins, Acabei de rabiscar duas notas, uma a pedir um saco de esponja, e outra a solicitar o meu advogado. Oh, o seu advogado, sim.
Buna hiç gerek yok.
- Não te faz nada bem.
Milt! Buna hiç gerek yok.
Mil, não é preciso isto.
- Buna hiç gerek yok.
- Não há necessidade...
- Buna hiç gerek yok...
- Não é preciso...
Buna hiç gerek yok.
Não é preciso, Antonio.
Buna hiç gerek yok, gerçekten.
És demasiado bom para mim. A sério.
Teşekkürler, buna hiç gerek yok.
Obrigado, mas não é necessário!
Şimdiyse, sanıyorum buna hiç gerek yok nasılsa tek yapacağın o sandalyede oturmak olacak.
Mas presumo que não há necessidade se tudo o que vais fazer... é ficares aí sentado nessa cadeira.
Buna hiç gerek yok.
Acho que já chega.
- Buna hiç gerek yok.
- Isto é escusado.
Buna hiç gerek yok.
Não precisam fazer isto.
Buna hiç gerek yok binbaşı. Anladınız mı?
Não preciso destas merdas, Major, fiz-me entender?
- Bence buna hiç gerek yok.
- Não acho que seja preciso.
- Buna hiç gerek yok. - Dur, dur, bundan çok hoşlanır.
Não é necessário.
Esmer Şeker, buna hiç gerek yok. Milletin hayatının doluluğunu göstermek için mektupları sıra sıra diziyorsun.
Flor da Sedução, não é necessário... exibir o correio como num gráfico para expor a nu a vida de cada um.
- Buna hiç gerek yok.
- Estou a trabalhar para vos tirar daqui.
Buna hiç gerek yok.
Um tiro é engano.
Reg, buna hiç gerek yok.
Reg. Não há nada que frustrar.
Dedim ki "Buna hiç gerek yok." O da bana " Gerek var.
Disse-lhe : "Não é preciso."
- Buna hiç gerek yok.
Vou no seu caminho.
Buna hiç gerek yok.
Não há necessidade.
Buna hiç gerek yok.
Não é preciso.
Buna hiç gerek yok.
Não há necessidade disto.
Sınava girmek, başarmaya çalışmak. Buna gerçekten hiç gerek yok Lister.
Não há necessidade de estudares para passar o exame, Lister.
- Buna gerçekten hiç gerek yok.
- Não é mesmo necessário.
Buna hiç gerek yok.
Chega.
Ama buna hiç gerek yok.
Não tem porque estar nervoso.
Buna hiç gerek yok...
Não precisa disso...
- Buna hiç gerek yok.
- Não tens de fazer isso.
buna hiç gerek yoktu 17
buna hiç şüphem yok 17
buna hiç şüphe yok 40
buna hiç şaşırmadım 16
hiç gerek yok 97
hiç gerek yoktu 44
gerek yok 917
gerek yoktu 39
buna bayıldım 84
buna sevindim 125
buna hiç şüphem yok 17
buna hiç şüphe yok 40
buna hiç şaşırmadım 16
hiç gerek yok 97
hiç gerek yoktu 44
gerek yok 917
gerek yoktu 39
buna bayıldım 84
buna sevindim 125
buna inanamıyorum 1067
buna bak 71
buna ihtiyacım var 46
buna gerek yok 406
buna ne dersin 495
buna değer 39
buna dayanamam 103
buna ne demeli 38
buna bayılıyorum 48
buna ihtiyacım yok 72
buna bak 71
buna ihtiyacım var 46
buna gerek yok 406
buna ne dersin 495
buna değer 39
buna dayanamam 103
buna ne demeli 38
buna bayılıyorum 48
buna ihtiyacım yok 72